ADD ve Eğitim-İş'ten Eskişehir'deki 'hafızlık' toplantısına, Isparta'daki 'icazet töreni'ne tepki

Cumhuriyet, Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün ilkokul 4. sınıf öğretmenlerini mesai saatleri içerisinde Eskişehir İl Müftülüğü'nde ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ toplantısına çağırdığını ve Isparta'daki 167 öğrenci için hafızlık icazet töreninde tevhit çağrısı yapıldığını gündeme getirmişti.

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt ve Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, Eskişehir'deki 'hafızlık' toplantısına, Isparta'daki 'icazet töreni'ne tepki gösterdi. 

Cumhuriyet.com.tr'ye konuşan Hüsnü Bozkurt, "Çare Yeniden Atatürk Cumhuriyeti’dir" dedi. Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay da, "Milli Eğitim Bakanlığı Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkmalıdır" ifadelerine yer verdi. 

"ÇARE YENİDEN ATATÜRK CUMHURİYETİ'DİR"

"Milletimizin kahir ekseriyetinin Laik Cumhuriyet’e, Atatürk ilke ve devrimlerine gönülden bağlı oldukları, çocuklarının dünya çocukları ile yarışabilecekleri bilimsel bilgilerle donatılmalarını, çağının çağdaşı, 'fikri hür irfanı hür vicdanı hür' bireyler olarak yetiştirilmelerini istedikleri bilinmektedir" diyen Bozkurt, sözlerine şöyle devam etti: 

"Hal bu iken; on yıllardır sürdürülen eğitim sisteminin dinselleştirilmesi çabaları, son yıllarda iyice artmış, 3-4 yaşında bebelerin, ilkokul çağındaki çocuklarımızın pedagoji bilimi ile bağdaştırıması olanaksız örgün eğitim dışı dogmatik süreçlere zorlanmaları teşvik edilir olmuştur. 

Son örnekleri Eskişehir ve Isparta’da görülen, 'hafızlık icazet töreni' adı altında sokaklara taşırılan sarıklı cübbeli çocuk görüntülerinin, merdiven altı izbelerde faaliyet gösteren Sıbyan Mektepleri’nin bilimsel gelişmelerin ışık hızına ulaştığı, yapay zekanın, akıllı robotların konuşulduğu 21. yüzyıl dünyasında ülkemizin geleceğine güç katmayacağı bilinmelidir.

Her yıl yayınlanan Lisa değerlendirmelerinde matematikten fen bilimlerine ve Türkçe okuduğunu anlamaya kadar çocuklarımızın ne durumda olduğu hepimizin ve elbette en başta yöneticilerimizin üzerinde önemle durması gereken acı gerçeğimizdir.

Cumhuriyetimiz’in Laik Milli Eğitim Sistemi’nin dünya çapında bilim insanları olan Hulusi Behçet’leri, Sara Akdik’leri, Gazi Yaşargil’leri, İhsan Ketin’leri, Olcay Neyzi’leri, Aziz Sancar’ları yetiştirdiği unutulmamalıdır. Çare Yeniden Atatürk Cumhuriyeti’dir."

"MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI'NIN GÖREVİ DİN GÖREVLİSİ YETİŞTİRMEK DEĞİLDİR"

Kadem Özbay ise "Milli Eğitim Bakanlığı her geçen gün şiddetini ve dozunu arttırarak laik eğitimle mücadele eden,dini referans kabul ederek bilimi rafa kaldıran ama en acısı da kendi varlığını reddeden bir  bakanlık görüntüsü çizmeye başladı. Laik eğitimin gerici kıskaç altında olduğu ve derin yaralar aldığı bu günlerde ardı arkası kesilmeyen haberlere Eskişehir ve Isparta’da yaşanan olaylar eklenmiştir. Şeriye ve Evkaf Vekaleti kapatılıp Milli Eğitim Bakanlığı açılalı neredeyse yüz yıl oldu.Hala birileri orta çağ eğitim sistemini uygulamaya çalışıyorsa çok derin bir yanılgı içindedir" diye konuştu. 

Özbay, açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:

• Bin yıl öncesinin çağ dışı öğretilerini ezberlemeyi eğitim saymak, laik demokratik ve bilimsel eğitimin temeline çağdışı patlayıcıları yerleştirmek demektir. Bir kez daha uyarıyoruz, Milli Eğitim Bakanlığı’nın görevi din görevlisi yetiştirmek değil; ülkemize Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkan, çağdaş ve özgür bireyler kazandırmaktır.