İKSV’nin koordine ettiği Venedik Mimarlık Bienali’nde bu yıl sergilenecek proje tanıtıldı

“İstanbul’da böyle yerler de mi varmış” dedirten, daha önce vatandaşların yaklaşamadığı, 2019 öncesi AKP’li belediye başkanlarının her birinin gönüllerince kullandığı, Florya’da Atatürk’ün kurduğu ormanın içinde, günümüzün İstanbul Planlama Ajansı (İPA) kampusunda geçen haftalarda bir basın toplantısı yapıldı. Artık halkın kullanımına açık bu alanın havuz bölümünü konferans alanına dönüştüren mimarlar Sevince Bayrak ve Oral Göktaş, Venedik Mimarlık Bienali’nde sergilenecek projelerini anlattı.

Orhun Atmış

Günümüzün en önemli mimarlık etkinliklerinden biri olarak kabul edilen Venedik Bienali Uluslararası Mimarlık Sergisi’nin 18’incisi, 20 Mayıs’ta açılıyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) koordinasyonunu üstlendiği Venedik Mimarlık Bienali Türkiye Pavyonu’nda sergilenmek üzere bu yıl, küratörlüğünü Bayrak ve Göktaş’ın üstlendiği “Hayalet Hikâyeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi” adlı proje seçildi.

İLHAM LE GUİN’DEN...

İlhamını Ursula K. Le Guin’den alan “Hayalet Hikâyeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi”, binalarla ilgili kanıksanmış imgeleri ve yaklaşımları sorgulayarak, daha gösterişli, başarılı örneklere odaklanmak yerine terk edilmiş binaların hikâyelerini dinlemeyi ve anlamayı öneriyor. Proje, mimarların kullandığı özel tekniklerle “geleceğin laboratuvarı” olarak ele alınabilecek bu yapıları yıkmak ya da kaderine terk etmek yerine nasıl dönüştürülebileceğine ilişkin araştırmalarla geleceğe dair umut verecek önerileri ortaya çıkarmayı amaçlıyor.

‘UMUT DOLU BİR SERGİ YAPMAK ZOR’

Küratörler Sevince Bayrak ve Oral Göktaş’ın projeyle ilgili görüşleri şöyle: “Çıkış noktası, kullanılmayan yapıları açığa çıkarmak ve yenilerini inşa etmek yerine bu yapıları canlandırmak için gerekenleri tartışmaktı. Ancak biz sergiyi hazırlarken 6 Şubat günü başlayan yıkıcı depremler, ne yazık ki çok daha kritik bir senaryoyu açığa çıkardı. Kasım ayında projemizi ilk kez duyururken Hayalet Hikâyeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi ile her şeye rağmen griler arasından umut dolu bir sergi çıkarmak için çabalayacağımızı söylemiştik. Bugün, neredeyse her şey ne yazık ki rengini yitirmişken umut dolu bir sergi yapmak çok daha zor ama bir o kadar da gerekli.” (Ayrıntılı bilgi: turkiyepavyonu23.iksv.org)