Tutuklu ETHA editörü İsminaz Temel: Gerçekler karanlıkta kalmaz
Etkin Haber Ajansı (ETHA) editörü İsminaz Temel tutuklu bulunduğu Bakırköy Cezaevi’nden gazetemize mektup gönderdi.
Seyhan AvşarEtkin Haber Ajansı (ETHA) editörü İsminaz Temel tutuklu bulunduğu Bakırköy Cezaevi’nden gazetemize mektup gönderdi. Temel, “Tutuklu gazeteciler listesine 26 Ekim’de eklendim. Bu hukuksuz tutuklama bir kez daha asıl hedefin muhalif basın olduğunu ve toplumun haber alma hakkının hedef alındığını ortaya koyuyor” dedi.
2006 yılından beri gazetecilik yapan Temel, mektubunda takip ettiği haberleri şu sözlerle anlattı: “ETHA’da çalışmaya başladığım günden beri, Cumartesi Anneleri’nin Galatasaray Meydanı’nda yükselttiği mücadeleye, Suruç katliamında Amara Kültür Merkezi ve Gaziantep Devlet Hastanesi morgunun önünde canlarından can koparılanların acısına, Soma’da 301 madencinin diri diri ölüme gönderildiği katliama tanıklık ettim. Soma’da haber yapmak için ses kayıt cihazımı uzattığım yurttaşlardan, ihmallerle ölümün nasıl kader haline nasıl getirildiğini dinledim. Bir kadın gazeteci olarak, katledilen her kadının acısını hissettim. Yaptığım haberlerle katliamlara, şiddete, cinsel taciz ve tecavüze isyanımı yükselttim.”
Tutuklanmasına gerekçe olarak gösterilen etkinlik ve eylemlere gazeteci olduğu için katıldığını aktaran Temel, “IŞİD’e karşı savaşıp yaşamını yitirenlerin cenaze ve anma törenlerini, evlerine yapılan operasyonda öldürülen Şirin Öter ve Yeliz Erbay’ın cenaze törenini, Gazi katliamının yıldönümünde ailelerin de katılımı ile yapılan anmayı ve Sosyalist Kadın Meclisi’nin (SKM) 14 Şubat Sevgililer Günü’nde düzenlediği, ‘Öldüren sevgi istemiyoruz’ eylemini takip etmem tutuklanmama gerekçe olarak gösterildi” dedi.
Takip ettiği tüm haberlerde boynunda fotoğraf makinesinin elinde ise kalem ve kağıdının olduğunu aktaran Temel mektubunu şu cümlelerle sonlandırdı: “Aslında bu deliller benim gazetecilik yaptığımı kanıtlıyor. Ama hukuk yok ki. Toplumun haber alma hakkına, basın özgürlüğüne sahip çıkacağız. Tarih gösterdi ki hiçbir güç gerçeklerin karanlıkta kalmasını sağlayamamıştır. Şimdi her zamankinden daha gür çıkmalı sesimiz, dayanışmamız daha da büyümeli.”