Nesilden nesile...Saltanat kabinesi gibi

Erdoğan, bürokrasiye ya kendi ya da yakınlarının ailesinden atamalar yapmaya devam ediyor. Her kararname ile bürokraside ‘kan bağı’ kriteri güçleniyor.

Sinan Tartanoğlu

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan damadı, danışmanı, danışmanının damadı, eski bakanların çocuklarından belirlediği kabinesindeki bakanların yardımcılarını da ailelerden ve en yakınlardan seçti. Kuzenini, danışmanının kuzenini, eski bakanının gelinini, genel sekreter yardımcısını; sadece kendisine sorumlu bakanların yardımcısı olarak atadı. Son alarak; Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı Bakan Yardımcılığına; eski bakan Zeki Ergezen’in gelini Ayşe Ergezen’i atayan Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un yardımcılığı için de kuzeni, Danıştay üyesi İbrahim Er’i seçti. Erdoğan “tek imza” ile yaptığı atamaları “Her an her şey olabilir, atanmış olan da tekrar görevden alınabilir. Çünkü biz burada başarıyı öne alıyoruz. Çünkü başarılı olmaya mahkumuz” sözleri ile açıkladı.

Erdoğan’ın, Başkanlık sistemine uygun olarak yeniden şekillendirdiği devlet sisteminde üst düzey bürokratik koltuklara “tek imza” ile yaptığı atamalarda “yakınlık” kriterini kullanması dikkat çekti. Bakanlar Kurulu’nun kaldırılması ile 16 üyeden oluşturduğu Cumhurbaşkanlığı kabinesindeki isimlerdeki “kan bağı” tartışma konusu oldu.

Danışmanlar ve damatlar


Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Erdoğan’ın damadı olarak parlamenter sistemin son Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı oldu. Siyasete Refah Partisi’nde giren, AKP’nin YSK temsilciliğini yürüten, daha sonra Erdoğan’ın başdanışmanlarından biri olan Şeref Malkoç’un damadı Abdülhamit Gül’ü de Adalet Bakanlığı için tercih etti. Yeni Cumhurbaşkanlığı kabinesinin sürpriz isimlerinden biri de uzun yıllar Erdoğan’ın A Takımı’nda Başdanışman olarak yer alan Mustafa Varank oldu. Uzun yıllar Erdoğan’ın en yakın ekibinde yer alan Varank, Sanayi ve Teknoloji Bakanı oldu.

Nesilden nesile

Cumhurbaşkanlığı kabinesinde artık siyasetten ayrılan eski bakanların çocuklarına da yer verilmesi de dikkat çekti. AKP hükümetlerinin eski Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’un kızı Zehra Zümrüt Selçuk; Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı oldu. Selçuk, Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın yöneticisi olduğu KADEM’in Ankara temsilciliğini yürütüyordu. Mesut Yılmaz’ın Başbakan Yardımcılığı görevini yürüten, ekonomiden sorumlu Devlet Bakanlığı, Maliye ve Gümrük Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı görevlerini yürüten Ekrem Pakdemirli’nin oğlu Bekir Pakdemirli, Tarım ve Orman Bakanlığı’na atandı.

Yardımcılar da aileden


Erdoğan; yeni sistemde sadece kendisine karşı sorumlu olan bakanların yardımcıları için yaptığı atamaların bazılarında da aynı kriteri kullandı. Eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın kardeşi Ömer Fethi Sayan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na bakan yardımcısı olarak atandı. Başdanışmanlığından bakanlığına getirdiği Mustafa Varank’ın kuzeni Fatma Varank Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bakan yardımcısı oldu. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Nadir Alparslan ise Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı oldu. 

Erdoğan, dün de bir dizi atama kararnamesi yayımladı. Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı yardımcılığını, Çalışma Bakanlığı eski müsteşarı Ahmet Erdem’in yanı sıra, Ayşe Ergezen de bakan yardımcısı olarak atandı. AKP’nin Abdullah Gül Başbakanlığı’ndaki ilk hükümetinde Bayındırlık Bakanı olarak görev yapan AKP’nin kurucularından Zeki Ergezen’in gelini olan Ayşe Ergezen, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın müsteşarılığı görevinin yanı sıra Sümeyye Erdoğan ile birlikte KADEM’in yönetiminde, Erdoğan’ın diğer kızı  Esra Albayrak ile birlikte de oğlu Bilal Erdoğan’ın kurucusu olduğu TÜRGEV’in yönetiminde yer aldı. 

Erdoğan’ın kuzeni MEB’de


Erdoğan, Milli Eğitim Bakan yardımcılığına da Danıştay üyesi olan teyzesinin oğlu İbrahim Er’i atadı. AKP’nin kur

ucularından ve eski milletvekillerinden Reha Denemeç de Milli Eğitim Bakan yardımcısı oldu.
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’na parlamenter sistemin son Maliye Bakanı Naci Ağbal atandı. TRT’den, BYEGM’den, Anadolu Ajansı’ndan ve Basın İlan Kurumu’ndan sorumlu Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na ise AKP’ye yakın düşünce kuruluşlarından Fahrettin Altun getirildi.

Turkuvaz’dan Saray’a

İsmi Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı için geçen Fecir Alptekin ise Cumhurbaşkanlığı başdanışmanlarından biri oldu. Alptekin, Cumhuriyet ve Yeni Binyıl gazetelerinde muhabir ve editör olarak çalıştıktan sonra Novartis Pharma, TUSİAD, Türk Reklam Ajansları Derneği ve Memorial Sağlık Grubu’nda çeşitli görevlerde bulundu. 2006 yılından bu yana çalıştığı Turkuvaz Medya Grubu’nda Kurumsal İletişim Grubu Başkanlığı görevini yürütüyordu. AKP’nin eski Gençlik Kolları Başkanı Zafer Çubukçu da başdanışmanlığa atandı.

 

‘Atanmış olan tekrar görevden alınabilir’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10. Brezilya-Rusya-Hindistan-Çin-Güney Afrika (BRICS) Zirvesi için Güney Afrika Cumhuriyeti’ne hareketi öncesi Esenboğa Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında, Saray’da yeni sisteme göre kurulan kurul ve ofislere yapılan atamalarla ilgili soruya, “Bütün kurum kuruluşlar, ofisler, bunların üzerinde, kimleri nereye atayalım ve bununla ilgili de birçok arkadaşın ismi üzerinde görüş birliğine vardığımız gibi kendileriyle görüşmek suretiyle de ‘Şu arkadaşımız şuraya’ diyebileceğimiz isimler olacaktır. Fazla uzun sürmez, öyle zannediyorum ki 10-15 gün içerisinde inşallah bu yapılanmayı tamamlarız. Bir de tabii bu işin bu sistemde nihai noktası yoktur. Her an her şey olabilir, atanmış olan da tekrar görevden alınabilir. Çünkü biz burada başarıyı öncelikli olarak öne alıyoruz. Çünkü başarılı olmaya mahkumuz. Başarısızlık bu sistemde bizim kitabımızda yer almıyor. Başarılı olacağız, işin olmazsa olmazı bu” yanıtını verdi.


Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le Güney Afrika Cumhuriyeti’nde yapacağı görüşmede Suriye konusundaki gelişmeleri A’dan Z’ye ele alacaklarını belirterek, “Suriye’deki gelişmeler, gerek Tel Rıfat gerek Münbiç olsun, istenilen istikamette henüz gelişmiyor. Bunları A’dan Z’ye tekrar ele alacağız. Dara konusu en en sıkıntılı olaylardan bir tanesi. İdlib konusu tekrar ele alacağız” dedi. ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarına karşı Türkiye’nin tavrının ne olacağına ilişkin soruyu ise Erdoğan, “Amerika nasıl stratejik ortağımız ise, nasıl model ortağımız ise bizim dünyada diğer stratejik ortaklarımızla olan ilişkilerimizde de onlarla olan ilişkiyi kesmek bir defa bizim ülkeler arasındaki bağımsızlık anlayışımıza ters düşer” diye konuştu.