"İş yerinde hakkımı aradığım için elebaşı ilan edildim"
SGK çalışanı Hüseyin Yüksel, işyerinde hakkını aradığı için terörist ilan edildi, azarlandı, haklarını kullanması engellendi.
Leyla KılıçSosyal Güvenlik Kurumu’nda (SGK) işçi kadrosunda çalışan büro memuru Hüseyin Yüksel, iş yerinde Tez-Koop-İş’e bağlı sendikal faaliyetler yürüttüğü, personele verilen yemekte dışkı çıkmasını protesto eden işçileri organize ettiği, çalışanların öğle yemeği molasının kaldırılmasına tepki gösterdiği için yönetim ve iş arkadaşları tarafından mobbinge maruz kaldığını söyledi.
Hüseyin Yüksel 1997’den beri SGK’de çalışıyor. SGK yönetiminin ‘dikkatini’ ise 2005 yılında çekti. O yıl bazı çalışanlar kurumda verilen yemekten zehirlendi. Çalışanlar, açılışını Çalışma Bakanı Murat Başesgioğlu’nun yaptığı “Yüksel Yemek Firması”yla kurumun sözleşmesinin iptalini istedi. Hüseyin Yüksel ve arkadaşları, dilekçelerinde yemeklerin içinden dışkı çıktığını belirtti. Dilekçelerine yanıt alamayınca da durumu SGK İl Başkanlığı’na iletti. Yüksel ve arkadaşlarının girişimleri üzerine firmanın sözleşmesi feshedildi.
‘Elebaşı ilan edildim’
“Personeli örgütlediğim gerekçesiyle yönetim beni hedefine almaya başladı. Ele başı ilan edildim. Bunun bana geri dönüşü servisimin değiştirilmesi oldu” diyen Yüksel, Sirkeci Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi’ne gönderildiğini anlattı. Çalıştığı süre boyunca hakkında 16 kez soruşturma açılan Yüksel, 4 disiplin cezası aldı. Cezaların iptali için 2009’da Ankara 11. İş Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme, verilen 3 cezada Yüksel’i haklı buldu ve kararı iptal etti. Diğer cezaya ilişkin dava ise sonuçlanmadı.
Noterle işe gitti
Her ay kadrolulara ödenen Mali Sorumluluk Tazminatı’nın diğer çalışanlara ödenmemesine itiraz eden Yüksel, Beyoğlu 2. İş Mahkemesi’ne dava açtı. Bunun üzerine görev yaptığı birim yeniden değiştirildi. Cibali Sağlık Merkezi Halkla İlişkiler Servisi’nde görevlendirildi. Sirkeci Sağlık Sosyal Merkezi’ne gitmeye devam eden Yüksel’in fatura ödeme sistemi iptal edildi, masa ve bilgisayarı alındı, imza föyü kaldırıldı ve hakkında görevine başlamadığına dair her gün tutanak tutuldu. Bunun üzerine Yüksel, 106 gün boyunca iş yerine noterle geldi. Yine de görevine başlamadığı gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldı ve merkez disiplin kuruluna sevk edildi. Yürütülen soruşturma neticesinde de haklı bulundu ve görevine geri dönmesini sağladı.
17 bin lira ödedi
Fatura Ödeme birimindeki işine geri dönmek için açtığı davayı kazanan Yüksel, “Hem maddi hem manevi sıkıntılar yaşadım. İşe gittiğimi kanıtlamak için iş yerime noter huzurunda giriş yapmak zorunda kaldım. Notere kendi cebimden yaklaşık 17 bin lira ödedim. Senelik izinlerimi kullanmama engel olundu. Cibali Sağlık Merkez Müdürü beni her sabah yanına çağırarak azarlıyordu. Müdürler ve yöneticiler bana terörist diyordu. Cuma günleri ‘Sen namaz kılıyor musun? Bugün Cumaya gitmiyor musun?’ diyerek taciz edildim. Psikolojik tedavi görüyorum. İş yerinde arkadaşlarımın benimle konuşmaları yasaklanmıştı. Benimle konuşan ya da odalarına davet eden arkadaşlarıma yaptırımlar uyguluyorlardı” dedi.
Yüzde 52’den 0’a
Mobbing sonucunda Yüksel’e major depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu tanısı konuldu. Mobbing neticesinde oluşan rahatsızlıklar sonucu kalp krizi geçirdi. Psikolojik ve bedensel zararların meslek hastalığı ve iş kazası olarak kabul edilmesi için yüzde 52 engelli raporu alan Yüskel’in raporu kurum tarafından yenilenmek istendi. Yüksel, “Kurum raporu pratisyen hekimlerine yaptırdı ve bana yüzde 52 olarak verilen raporu onlar yüzde sıfıra çekti” dedi. Yüksel, bu rapora da itiraz edeceğini söyledi.