İBB'de partizanlık gizlenmiyor... HDP'ye sempati işten atılma nedeni

İstanbul Belediyesi 8 yıllık çalışanını ağustos ayında hiçbir gerekçe göstermeden görevinden uzaklaştırdı. İşe iade davasında belediye skandal bir savunma yaptı.

Seyhan Avşar

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde (İBB), 8 yıllık memur M.A., 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, ağustos ayında, hiçbir gerekçe bildirilmeden, görevinden uzaklaştırıldı. Bir çocuk babası olan M.A’nın işe iade davası sürüyor. İBB, İstanbul 6. İdare Mahkemesi’nde süren davada, skandal bir savunmaya imza attı. İBB’nin dilekçesinde, “Davacı sosyal paylaşım sitesinde yaptığı paylaşımlarda ve çalışma arkadaşlarıyla yaşadığı tartışmalarda HDP lehine ifadeler kullanmıştır” denildi.

‘Durumu şaibeli'

İBB Hukuk Müşavirliği’nce dosyaya sunulan dilekçede, 15 Temmuz’daki FETÖ darbe girişimi anlatıldı. OHAL’le birlikte terör örgütünün tüm unsurlarının kamu kurumlarından temizlenmesinin amaçlandığı ifade edilerek, “davacının durumunun şaibeli olduğu” iddia edildi. M.A’nın Facebook’taki paylaşımları ve çalışma arkadaşlarıyla yaşadığı tartışmalarda HDP lehine ifadeler kullandığı öne sürülerek, “Şu an tutuklu bulunan HDP milletvekili Selahattin Demirtaş’ın sözlerini Facebook hesabından paylaşmıştır. PKK bağlantılı bir parti olduğu bilinen HDP sempatisi olan ilgilinin, görevinin başında kalmasında sakınca bulunması ihtimaline binaen, 15 Temmuz’da yaşadığımız acı olaylarla, milletimizin bir daha muhatap olmaması adına, OHAL tedbirlerinin hassas süreçle birlikte değerlendirilmesi sonucunda, davacı hakkında, görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanmasına karar verilmiştir” denildi.

Delil iki paylaşım

M.A., sosyal medyada, iç güvenlik yasa tasarısına ilişkin, “Allah yardımcımız olsun” şeklindeki yorumu ve Selahattin Demirtaş’ın, “Seni başkan yaptırmayacağız” sözlerini paylaşması, mahkemeye delil olarak sunuldu.

İBB’den 10 kriter

Mahkemeye, ‘örgüt üyelerini’ değerlendirme konusunda ‘yol’ gösteren İBB, on tane de kriter sıraladı:

“1- PKK’nin sendikaları ve derneklerinde yönetici olmak.

2- ByLock ve benzeri yazışmaları kullanmak.

3- Emniyet, MİT ve MASAK raporlarının olması.

4- Kapsamlı sosyal medya taraması.

5- Örgütün sivil toplum kurulu adı altındaki toplantılarına katılmak.

6- Doğal akışı dışında, kısa sürede terfi etmiş olmak.

7- Güvenilir ihbarlar, ifade ve itiraflar olması.

8- Takip ettikleri sitelerin incelenmesinden elde edilen sonuçlar.

9- İşyerinde diğer çalışanlardan, tanıyan kişilerden elde edilen bilgiler.

10- Örgütün gazete, dergi aboneliğinin bulunması.” M.A.’nın durumunun bu kriterlere göre değerlendirilmesi istendi. Örgütlerle bağlantısı olan kişilerin tespit edilmesinde zorluklarla karşılaşıldığı belirtilen dilekçede, “Devletin birçok istihbari makamlarıyla yazışma yapılmakta olup, tarafımızca henüz cevap alınamamıştır” denildi.