Eski Büyükelçi Faruk Loğoğlu, Erdoğan-Biden görüşmesini değerlendirdi

ABD ile görüşmeler sonucunda Türkiye’nin Kâbil Havaalanı’nın güvenliğine gönüllü olmasını “Suriye’deki hatanın daha vahimi” diye yorumlayan Loğoğlu, Biden’ın 24 Nisan açıklamasına yanıt vermeyen Erdoğan’ın “hamdolsun” sözü için de “Anlaşılır gibi değil” dedi.

Hüseyin Hayatsever

Brüksel’de yapılan NATO Liderler Zirvesi kapsamında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden arasındaki ilk yüz yüze görüşmeyi değerlendiren Türkiye’nin eski Washington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu, “Bu görüşmenin Türk-Amerikan ilişkilerinde somut bir gelişmeye yol açmayacağı açık” dedi. Prof. Dr. Mustafa Türkeş de Türkiye’nin ABD ile ortak nokta yakalama çabasıyla Afganistan konusunu öne çıkarttığına dikkat çekerek “ciddi sorunlar yaşanabilir” değerlendirmesini yaptı.

‘YENİ BİR SAYFA DEĞİL’

Emekli Büyükelçi Loğoğlu, “S-400, F-35, YPG gibi ikili ve bölgesel sorunların hiçbirinde bir çözüm ihtimali göremiyorum. Yeni bir sayfadan, yeni bir dönemden söz etmek mümkün değil. Amerikan yönetiminin, Türkiye’nin Rusya ve Çin’e doğru kayışını durdurduğu değerlendirmesini yaptığını düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde sorunların devam ettiği göreceli bir sükûnet dönemine girilecektir. Fakat sorunlar bütün gerçekliğiyle devam edecektir” dedi.

Türkiye’nin daha önce açıkladığı ve Erdoğan’ın NATO zirvesinde de gündeme getirdiği ABD ve NATO güçlerinin çekilmesinin ardından Türkiye’nin Kâbil Hamid Karzai Havaalanı’nın güvenliğini sağlaması teklifiyle ilgili de Loğoğlu şu görüşlerini dile getirdi: “Mevcut sorunların hiçbirinde bir çözüm ihtimali ortaya çıkmadığı gibi yeni sorunlara yol açacak bir Afganistan meselesi Türkiye tarafından ortaya atıldı. Türkiye’nin, Afganistan’da Türk askerlerinin muharip görevler üstlenmesini öngören teklifle ortaya çıkması, Afganistan hükümetiyle Taliban arasındaki çatışmaya Türkiye’nin taraf olarak Suriye’de yapılan hatanın daha vahim sonuçlara yol açacak şekilde tekrarlanması anlamına gelecektir.”

‘HAMDOLSUN DEMENİN ANLAŞILIR YANI YOK’

Erdoğan’ın, daha önce Biden’ın 24 Nisan’da yaptığı “Ermeni soykırımı” açıklamasını görüşmede gündeme getireceğini açıklamasına karşın basın toplantısında soru üzerine “Hamdolsun bu konu gündeme gelmedi” demesine ilişkin de Loğoğlu şu ifadeleri kullandı: “Bunun gündeme getirilmemesinin anlaşılır bir yanı yok. Gündeme getirmemek, Biden’ın bu sözlerine verilecek bir cevabın olmadığı şeklinde anlaşılır. Bu görüşmede değil ne zaman gündeme getirecekti? Neye, kime, niçin hamdediyor? Bu tutum, Ermeni diyasporasını ve onların iddialarına sahip çıkanları Türkiye’ye karşı daha da cesaretlendirecektir. ‘Demek ki Ankara’daki iktidar bundan çok rahatsız değil’ sonucunu çıkaracaklardır.”

ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Türkeş ise Brüksel’deki NATO zirvesi ve öncesinde G-7 zirvesinde odak noktasının Çin’in Avrupa’dan uzak tutulması ve Rusya’nın çevrelenmesi olduğunu, Türkiye’nin de bunlara paralel olarak Afganistan, Suriye ve Karadeniz konularında ABD ile ortak nokta yakalama çabasının ön plana çıktığını belirtti.

‘RUSYA İLE GERİLİM OLABİLİR’

Zirve sonrası Erdoğan’ın yaptığı “Akdeniz’den Karadeniz’e, Avrupa’dan Asya’ya kadar NATO’nun sağladığı güvenlik şemsiyesine ihtiyaç duyulan her yerde ittifak aktif rol üstlenmelidir” sözlerine dikkat çeken Türkeş, “Özellikle Gürcistan ve Ukrayna’yı NATO üyeliğine götürmeyi amaçlayan ‘eylem planı’ süreçleri, NATO’yu Karadeniz bölgesinde daha etkin hale getirecek. Bunun sonucu ise Karadeniz bölgesinde gerilimin artması olacak. Türkiye, bu konuyu etraflıca düşünüp değerlendirmeliydi fakat bu gelişmeye itirazının olmadığını gösterdi. Bu durum da Türkiye ve Rusya arasında gerilim yaratma potansiyeli taşıyor” dedi.

Erdoğan’ın, Rusya’dan alınan S-400 sistemiyle ilgili Türkiye ve ABD arasında bakanlar düzeyinde görüşmelerin yapılacağını açıkladığını anımsatan Türkeş, “S-400’ler meselesinin ötelendiği anlaşılıyor. Esasında burada Erdoğan’ın kendisini dışarıda tutma çabasını görüyoruz”  diye konuştu. Afganistan konusunda ABD’den bir talep gelmemesine karşın Türkiye’nin havaalanının güvenliğini sağlama teklifinde bulunduğunu söyleyen Türkeş, “Muhtemeldir ki Türkiye, Orta Asya’da da bir varlık göstermek ve bunun üzerinden ABD ile yeni bir alan açmak istiyor. Fakat bu çok riskli bir durumu ortaya çıkartıyor. Taliban, hiçbir yabancı gücü istemediğini açıkladı. Türkiye, mevcut koşullarda Afganistan’da askeri güç bulundurma niyetiyle büyük bir risk alıyor” ifadesini kullandı.