Dolmabahçe anlaşması

Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi’nde bir araya gelen hükümet ve HDP heyeti, kameraların önünde Öcalan’ın PKK’ye silah bırakmak için bahar aylarında olağanüstü kongre toplama çağrısını okudu. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, “Silahların devre dışı kalması, demokratik gelişime hız katacaktır” dedi.

Cumhuriyet/İstanbul Haber Servisi

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala, HDP grup başkanvekilleri Pervin Buldan, İdris Baluken, HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile dün Dolmabahçe’deki Başbakanlık Ofisi’nde tarihi bir buluşma gerçekleştirdi. Toplantıya AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı Muhammed Dervişoğlu da katıldı. Buluşmanın sonunda Sırrı Süreyya Önder, Abdullah Öcalan’ın PKK’ye baharda silah bırakma çağrısını aktardı.

Görüşmenin ardından açıklamayı yapan Önder, Kürt meselesinin çözümüyle ilgili yürütülen çözüm süreci çalışmalarında tarihi bir karar sürecinin eşiğinde bulunulduğunu söyleyerek konuşmasına başladı. Bugüne kadarki egemen devlet zihniyetinin bu meseleyi salt iktidarlaşma aracı olarak düşündüğünü ve kör şiddetin kurbanı haline getirmekten çekinmediğini vurgulayan Önder, şunları kaydetti: “Dolayısıyla çözümün barış ve evrensel demokrasiyle bağı sağlıklı kurulmadıkça kurmaya çalıştığımız demokratik barışın devlet ve toplum yapısında haktan, adaletten ve eşitlikten yana bir dönüşüm sağlaması düşünülemez.

Bu itibarla süreç Cumhuriyet tarihi boyunca varlıkları yadsınan ve dışlanan tüm unsurların özgür ve eşitçe tanınması ve yeni norm sisteminde kendileri olarak yer almalarıyla gelişmek durumundadır. Tarihin bize yüklediği büyük sorumluluk, çözümün de çözümsüzlüğün de salt bizim toplumlarımızla ilgili olmayıp, tüm bölgeyi hatta dünyayı etkileyen bir muhtevası olmasıdır.”

 

Silahların yerine siyaset

Muhtevası gereği sürece de dinamik bir yaklaşım gerektiğini dile getiren Önder, şu açıklamayı yaptı: “Bütün bu belirlemelerin ışığında zaman zaman aksamalar ve kırılmalarla yürütülen diyalog süreci resmi, ciddi ve sorumlu bir aşamaya gelmiş bulunmaktadır. Süreçte gelinen aşamaya ilişkin Öcalan’ın temel belirlemesi de şudur: ‘Bu 30 yıllık çatışma sürecini kalıcı barışa götürürken demokratik bir çözüme ulaşmak temel hedefimizdir. Asgari müştereğin sağlandığı ilkelerde silahlı mücadeleyi bırakma temelinde stratejik ve tarihi kararı vermek için PKK’yi bahar aylarında olağanüstü kongreyi toplamaya davet ediyorum. Bu davet silahlı mücadelenin yerini demokratik siyasetin almasına yönelik tarihi bir niyet beyanıdır’.”

 

Önemli görüyoruz

Hükümet kanadı adına açıklamayı yapan Akdoğan, çözüm sürecinde önemli bir aşamaya geldiklerini belirterek, HDP heyetinin önceki gün İmralı’ya gittiğini aktardı. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığında Çözüm Süreci Kurulu’nda, gelinen aşamayı tüm boyutlarıyla ele aldıklarını ifade eden Akdoğan, “Silahların bırakılmasına yönelik çalışmaların hız kazanması, tam anlamıyla bir eylemsizliğin hayata geçmesi ve demokratik siyasetin bir yöntem olarak öne çıkartılması konusundaki açıklamayı önemli görüyoruz” dedi.

Yeni anayasa fırsat

Akdoğan, demokrasinin, sorunları konuşabilecek, tartışabilecek, çözüm yoluna koyabilecek imkân ve kabiliyete ulaştığına dikkati çekerek “Yeni anayasayı birçok köklü ve kronik sorunun çözümünde önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, uygulama önem taşımaktadır. Sürecin ete kemiğe bürünmesi, somut gelişmelerin yaşanması önemlidir. Bu çerçevede iyi niyetli, samimi, kararlı bir şekilde sürece sahip çıkılması, tüm kesimlerin katkıda bulunmak için taşın altına elini koyması, zorlukları kolaylaştıracaktır” dedi.

Akdoğan, çözüm sürecinin zor, meşakkatli, “akşamdan sabaha” bitmeyecek bir süreç olduğunu bildiklerini söyledi.

 

TOPLANTININ ŞİFRESİ

'Sayın Öcalan' denmedi bayraklara vurgu yapıldı

- Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan tarafından önceki gün Twitter’dan duyurulan tarihi toplantı saat 11.00’de Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde başladı.

- Basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantı yaklaşık yarım saat sürdü.

- Görüşmenin ardından yapılan açıklama HDP İstanbul Milletvikili Sırrı Süreyya Önder tarafından yapıldı. Önder’in yazılı metinden okuduğu açıklama 6 dakika sürdü.

- Açıklamada adı bir kez geçen Abdullah Öcalan için “sayın” ifadesinin kullanılmaması dikkat çekti.

- Sadece TRT ve haber ajanslarının alındığı açıklamaya ilişkin servis edilen görüntülerde “Öcalan’ın çağrısı”nın aktarıldığı sırada kameralar Sırrı Süreyya Önder yerine masadaki Türk bayraklarını zorladı.

- AA’nın internet sitesindeki videolar bölümünde sadece Yalçın Akdoğan’ın konuştuğu bölüm yer aldı, Sırrı Süreyya Önder’in açıklamaları görüntülü olarak verilmedi.

SARAY ŞİFRESİ

Dolmabahçe siyasetin merkezinde

Dolmabahçe Sarayı 200 yıllık geçmişinde yüzlerce olaya tanıklık etti, birçok kritik buluşmanın adresi oldu.

- Padişahlığı sırasında Yıldız Sarayı’nda yaşamayı tercih eden Vahdettin, ülkeyi Dolmabahçe Sarayı’ndan terk etti.

- Atatürk, Cumhurbaşkanı olarak 1 Temmuz 1927’de İstanbul’a geldiğinde Dolmabahçe Sarayı’na indi ve 1927-1938 yılları arasında İstanbul’daki çalışmalarında sarayı kullandı.

- 10 Kasım 1938’de Atatürk, sarayın 71 numaralı odasında hayatını kaybetti.

- Dolmabahçe Sarayı 2004 yılından itibaren tekrar siyasetin merkezi oldu.

- Sarayın Muhasiban Dairesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kullanımına tahsis edildi ve çalışma ofisi olarak kullanılmaya başlandı.

- Türkiye’nin en çok konuşulan ve merak edilen görüşmelerinden biri de burada gerçekleşti. Erdoğan ve dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, 27 Nisan muhtırasından bir hafta sonra 5 Mayıs 2007’de buluştu. 135 dakika süren toplantının içeriği 8 yıldır hâlâ sır. Ortaya toplantının içeriğine dair birçok iddia atıldı. Twitter fenomeni Fuat Avni, Erdoğan’ın kendisiyle ilgili topladığı dosyaya karşılık Büyükanıt’ın da bir dosya ortaya koyduğunu iddia etti.

Fuat Avni’ye göre, derin devlet tarafından toplanan bu dosyada Erdoğan’ın soy kütüğü, gençliğinde radikal örgütlerle kurduğu bağlantı ve dahası belediye başkanlığı döneminde oluşturduğu rüşvet havuzu yer alıyordu. Fuat Avni, bunun üzerine iki ismin “mezara gidecek” sözler verdiğini ve derin devletin dosyalarının devam ettirildiğini öne sürmüştü.

- 2008 yılında Dolmabahçe’de Erdoğan Alevi hareketinin kanaat önderleri ile bir araya geldi.

- 2010 yılında da bir biri ardına “Demokratik açılım” toplantıları gerçekleştirildi. 2014 yılında da Akil İnsanlar heyeti ile toplantılar yapıldı.