Yabancı bankalardan Türkiye için 2025 ekonomi tahminleri: 'Enflasyon beklenenin üstünde çıkabilir'

Uluslararası bankalar TCMB'nin faiz kararı ve Türkiye ekonomisine ilişkin 2025 tahminlerini paylaştı.

cumhuriyet.com.tr

Uluslararası yatırım bankaları ve varlık yönetim şirketlerinin ekonomistleri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bu ayki faiz kararı, enflasyon ve büyüme tahminleri ile 2025'e ilişkin Türkiye ekonomisine dair beklentilerini paylaştı. Bank of America (BofA), Deutsche Bank ve ABD merkezli varlık yönetim şirketi Neuberger Berman'ın öngörüleri dikkat çekti.

DEZENFLASYON SÜRECİ YUMUŞAK İNİŞLE UYUMLU

Uluslararası kuruluşların ekonomistlerine göre, Türkiye'de dezenflasyon süreci 2025'te de devam edecek. Ekonomide hedeflenen yumuşak inişle uyumlu bir süreç yaşandığı ifade ediliyor. 2024'te sıkı para politikasının sürdürüldüğü ve ortodoks politikaların uygulandığı bir yılın ardından, TCMB'nin yıl sonundaki faiz kararları ve 2025'e ilişkin mesajları yakından takip ediliyor.

ENFLASYON TAHMİNİ YÜKSELDİ

Bank of America (BofA) Türkiye Ekonomisti Zümrüt İmamoğlu, son aylarda gıda fiyatlarındaki artış nedeniyle yıl sonu enflasyon tahminlerini yüzde 42'den yüzde 44-45 aralığına revize ettiklerini açıkladı. Bu değişikliğin büyük bir revizyon olmadığını vurgulayan İmamoğlu, Türkiye'de yumuşak iniş hedefinin sürdüğünü belirtti.

İmamoğlu, "Enflasyonla mücadele programı sadece para politikasından ibaret değil. Maliye politikası ve gelir politikaları da bu sürecin bir parçası. Bu bileşenlerle birlikte, ekonomiyi bir şoka sokmadan sıkılaştırma döngüsü izlendi" dedi. Büyüme rakamlarına dair değerlendirmesinde ise, "Teknik olarak resesyon dense de aslında yatay bir seyir var. Ciddi bir kriz veya resesyon yaşamıyoruz" ifadesini kullandı.

FAİZ İNDİRİMİ BEKLENTİSİ

İmamoğlu, TCMB'nin bu ay 250 baz puanlık bir faiz indirimi yapmasını beklediklerini belirtti. Ancak, indirimin daha küçük bir adımla da gelebileceğini söyledi. "Her ay indirim yapılması şart değil. Veriler bu süreçte belirleyici olacak. Piyasa aktörleri de bu tür bir adımı makul buluyor" dedi.

'TEMKİNLİ DURUŞ SÜREBİLİR'

Deutsche Bank Türkiye Ekonomisti Yiğit Onay, TCMB'nin bu ay 250 baz puanlık bir faiz indirimi yapmasını beklediklerini açıkladı. Ancak kasımdaki enflasyon verileri ve asgari ücret görüşmelerinin sonucuna bağlı olarak, TCMB'nin daha temkinli bir adım atabileceğini vurguladı.

Onay, TCMB'nin geçen yıldan bu yana önemli ölçüde kredibilite kazandığını ve yerli yatırımcıların Türk lirasına bakışının değiştiğini söyledi. "Para politikası duruşundaki sıkılık, ekonomide yeniden dolarizasyonu önlemek için sürdürülecek. TCMB'nin, verilere bağlı bir politika izleyerek temkinli olmasını bekliyoruz" dedi.

BÜYÜME VE ENFLASYON DENGESİ

Onay, 2025 ortasında politika faizini yüzde 37,5, yıl sonunda ise yüzde 30 seviyesinde beklediklerini ifade etti. 2025'te enflasyonun yüzde 25-26 seviyelerinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Yumuşak iniş senaryosu çerçevesinde, enflasyondaki düşüşün sürdürülebilir olduğu belirtiliyor. Ancak ekonomik aktivite ve istihdamın, sıkı para politikasının baskılarıyla karşılaşabileceği uyarısı yapıldı.

ENFLASYON BEKLENENİN ÜSTÜNDE ÇIKABİLİR

ABD merkezli varlık yönetim şirketi Neuberger Berman Gelişen Ülkeler Direktörü Kaan Nazlı, Türkiye'de dezenflasyon sürecinin hızlanacağını öngördüklerini belirtti. Yıl sonu enflasyonun, TCMB'nin yüzde 44 hedefinin üzerine çıkabileceğini söyledi.

Nazlı, TCMB'nin bu ay 150-250 baz puan aralığında bir faiz indirimi yapmasını beklediklerini, ancak Merkez Bankası'nın ilk aylarda temkinli olacağını ifade etti. Bu yıl 20 puan faiz indirimi yapılacağı yönündeki piyasa fiyatlamasını ise "fazla iyimser" bulduklarını belirtti.

YATIRIMCI İLGİSİ BANKACILIK VE OTOMOTİVDE

Nazlı, Türkiye'ye bu yıl 16 milyar doları doğrudan alım olmak üzere 23 milyar dolar sermaye girişi olduğunu açıkladı. Bu girişlerin genellikle kısa vadeli yatırım araçlarına yöneldiğini belirten Nazlı, "Enflasyondaki düşüş kalıcı hale geldiğinde yatırımların daha uzun vadeli araçlara kaymasını bekleyebiliriz" dedi.

Bankacılık ve otomotiv sektörlerine yatırımcı ilgisinin yüksek olduğunu belirten Nazlı, hisse senetlerinden bu yıl 2-3 milyar dolarlık çıkış yaşandığını söyledi. Ancak makroekonomik iyileşme ve kur risklerinin azalmasının, uzun vadeli sermaye girişlerine olanak sağlayacağını ifade etti.