Ekonomik modelin yarattığı belirsizliğin seçim ekonomisi ile artması bekleniyor
İş dünyasında, uygulanan ekonomik modelin yarattığı belirsizlik artarken şimdi de seçim ekonomisinin yaratacağı sorunların korkusu başladı.
Ali Can PolatSanayici ve ihracatçı, bir yandan hükümetin para arzını arttırarak kredi musluklarını açması ve yüksek ücret artışları diğer yandan ateşi bir türlü düşmeyen döviz kuru ve kış aylarında yaşanması muhtemel enerji krizi nedeniyle ekonomide zor günler bekliyor.
Plastik Sanayicileri Federasyonu Başkanı Ömer Karadeniz, mevcut konjonktürde sanayicinin önünü göremediğini belirtti. Seçim dönemlerinde harcamaların artmasının normal olduğunu ancak varolan sorunlar nedeniyle endişelerin olmasının da normal olduğunu anlatan Karadeniz, şunları söyledi:
“Özellikle sanayicimizin rekabet gücünü olumsuz etkileyecek ücret ve girdi maliyeti artışları endişe yaratırken olası sert artışların enflasyonun artışına etkileri de göz ardı edilmemeli. Son yıllarda alım gücü hızla düşen vatandaşımız sert ücret artışları ile kısa bir süre için nefes alsa da bu etkinin kısa sürdüğünü de politika yapıcıların göz önünde bulundurması gerekiyor. Öte yandan kış döneminin başlaması ve ülkemizin doğalgaz tüketiminin artması ile birlikte karşılaşılabilecek olası ekonomik sorunlar da sanayicimizi tedirgin ediyor.”
Sanayicileirn daha öngörülebilir bir ekonomi yönetimi beklediğini belirten Karadeniz, aksi halde bugünden yarına değişen politikalarla yatırımların yavaşlamasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
DENGELİ POLİTİKA OLMALI
Yeterli para kaynağının olmadığı durumlarda, seçim öncesi yatırım ve harcamaları teşvik etmeye yönelik uygulamaların enflasyon ve dış borç yükünü artıracağını söyleyen Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Ülkü Karakuş ise şu yorumları yaptı: “Piyasaya daha fazla sıcak para sürülmesinin etkilerini pandemi sonrasında fiyat artışları olarak yaşadık. Özellikle ithalata bağlı sektörümüzdeki artışlar, hayvancılığı olumsuz etkiledi ve gıda enflasyonuna katkıda bulundu. Tüm bunlar göz önüne alınarak seçim döneminde de olsa dengeli ekonomi, para ve maliye politikalarının izlenmesi, ani fiyat artışlarını engelleyerek üretimde sürdürülebilirliğin sağlanmasına katkı sağlayacaktır.”
“ENFLASYON 2 YIL DAHA SÜRER”
Seçim ekonomisine ilişkin beklentiler ve endişeler İstanbul Sanayi Odası’nın meclis ayı toplantılarına da yansıyor. Geçtiğimiz hafta yapılan meclis ayı toplantısında da bu konu tartışıldı. Sanayicilerin “Şu anki para politikası bizi seçime kadar götürür mü? Bankalar yüzde 13 ile Merkez’den para alıyor bize yüzde 35’le bile vermiyor” gibi sorulara ekonomistlerin yanıtları şöyle oldu: Ekonomist Özlem Derici Şengül, “Bankacılıkta müthiş kârlılığın yanında müthiş riskler var” diyerek, “Resesyon tehlikesini gören bankalar, şirketlerin riskini üstlenmek istemiyor ve kredi vermede gönülsüz davranıyor. 2023’ün ikinci yarısında önemli bir yavaşlama geliyor. Kredi Garanti Fonu devreye girebilir ama adil dağıtım olması gerekiyor. Seçim ekonomisinin etkileri enflasyon olacak. Çok iyi bir yönetim bile gelse en az iki sene daha enflasyonla uğraşacağız, buna alışın. Normalleşmenin acısız yolu yok” dedi. Mevcut para politikalarının devam etmeyeceğini hükümetin de bildiğini söyleyen Prof. Dr. Ege Yazgan ise “Seçime kadar iktidarın hedeflerini bozabilecek tek şey döviz kurudur. Bu ekonomide dış açığı kapatacak dövizi nereden bulacağız bunun cevabı yok” dedi.