Kerkük’ün demografik yapısına müdahale: Bir evden 97 kişi çıktı

Irak’ta 27 yıl sonra yapılan genel nüfus sayımında usulsüzlük iddiaları gündeme geldi. İddiaya göre, yapılan sayımda başta Kerkük olmak üzere Türk nüfusun yoğun olduğu diğer kentlere başka ülkelerden kişiler getirilerek, şehirlerin nüfusunun fazla gösterildiği ve demografik yapının sistematik olarak değiştirilmek istendiği belirtildi.

İHA

Irak Türkleri Derneği Genel Başkanı Eyüp Kerem, Irak’ta 27 yıl sonra yapılan genel nüfus sayımında usulsüzlük yapıldığını belirterek, "Uzun yıllardır Kerkük’ün demografik yapısına yönelik gerçekleştirilen sistematik değişim, yapılan sayım ile ortaya çıkmıştır. Yapılan son nüfus sayımı vesilesiyle Kerkük’teki nüfus dengesini bozmak amacıyla organize şekilde gerçekleştirilen insan hareketliliği, bölgemizde çıkacak ileriye dönük sorunların habercisidir. Sayımın yapıldığı ilk gün olan 20 Kasım 2024’te Kerkük’ün Feylak bölgesindeki tek bir hanede 97, bir başka hanede ise 94 kişinin yaşadığı yönünde şüpheli kayıtlar tespit edilmiştir" dedi.

"SİSTEMATİK DEĞİŞİM SAYIM İLE ORTAYA ÇIKTI"

Irak’ta 27 yıl sonra gerçekleşen genel nüfus sayımının, Türkmeneli’de ve özellikle Kerkük’te ciddi endişelere yol açtığını belirten Kerem, "Uzun yıllardır Kerkük’ün demografik yapısına yönelik gerçekleştirilen sistematik değişim, yapılan sayım ile ortaya çıkmıştır. Yapılan son nüfus sayımı vesilesiyle Kerkük’teki nüfus dengesini bozmak amacıyla organize şekilde gerçekleştirilen insan hareketliliği, bölgemizde çıkacak ileriye dönük sorunların habercisidir" dedi.

Kerem, sözlerine şöyle devam etti:

"Elimizdeki bilgiler, Erbil, Süleymaniye ve Duhok şehirlerinin yanı sıra, terörist PKK’lıların tutulduğu Mahmur kampından ve hatta Suriye, Türkiye ve İran’dan binlerce kişinin Kerkük’e taşındığı noktasında ve demografik yapıyı değiştirmek amacıyla yerleşik nüfusa dahil edildiklerini göstermektedir. Nüfus sayımından bir gün önce, Kerkük şehir merkezine büyük konvoylar halinde getirilen yabancı bir nüfus, Irak Türklerinin tarihi haklarına yönelik ciddi bir ihlal teşkil etmektedir."

Bu girişim, yalnızca şehrin yönetiminde daha fazla söz sahibi olmak için yapılan bir siyasi manevra değil aynı zamanda Irak Türklerinin binlerce yıldır yaşadığı toprakları Türksüzleştirme politikalarının bir parçasıdır. Kerkük ve Türkmeneli’nin Türk kimliğine yönelik bu tehditler, hem bölgemizin tarihi gerçeklerine hem de Irak’ın ulusal birliğine zarar vermektedir."