İsrail'de kahve boykotu: Türk bayrağı yerine İsrail bayrağı

İsrailli kahve üreticisi Strauss'un CEO'su, Türk kahvesi paketindeki "Türk" kelimesinin çıkarıldığını ve yerine vatansever sloganlar ile İsrail bayrağının koyulduğunu duyurdu.

Dış Haberler Servisi

İsrailli kahve üreticisi Strauss, İsrail'e karşı savaşan Hamas'a verdiği destek nedeniyle kamuoyunda Türkiye'ye karşı hoşnutsuzluk oluştuğunu ve en bilinen ürünlerinden biri olan Türk kahvesi için ambalajda değişikliğe gittiklerini duyurdu.

Times of Israel'de yer alan habere göre, yeni ambalajda Türk bayrağının olduğu bölümde İsrail bayrağı ve "vatansever" sloganlar yer aldı.

Şirket tarafından yapılan açıklamada, yeni geçici ambalajın bilindik görünümünü koruduğunu ve İsrail bayrağının yanı sıra "Başka ülkemiz yok", "Zafer zamanı", "Birlikte güçlüyüz" ve "Am Yisrael Chai" ("İsrail Halkı Yaşıyor") gibi yazıların eklendiğini duyurdu.

TALEP ÇOK YÜKSEK

Şirketin CEO'su Avi Laufer, ambalaj değişikliğinin "Gazze'de savaşan İsrail askerlerinin moralini yükseltmeyi amaçladığını" söyledi. 

Laufer sözlerini şöyle sürdürdü:

"Savaşın başlangıcından bu yana kahveye olan talep çok yüksek. Boykot çağrılarının ardından Türkiye'den kahvenin adının 'İsrail kahvesi' olarak değiştirilmesini isteyen mesajlar geldi. Türk kahvemiz ile Türkiye arasında hiçbir bağlantı yoktur. Bu kahve Türkiye'den gelmiyor. Bu kahve çekirdekleri Brezilya, Vietnam ve Etiyopya'da üretilmektedir. Kahvenin öğütülme şekli Türkiye ve Yunanistan'daki ile aynıdır"

ERDOĞAN'IN "GAZZE KASABI" AÇIKLAMASI HATIRLATILDI

İsrail, ambalaj değişikliğinin "memnuniyet verici" olduğunu söylerken, Times of Israel Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarını hatırlattı.

Erdoğan, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun "savaş suçu işlediğini" söylemiş ve Netanyahu'yu birkaç kez "Gazze kasabı" olarak nitelendirmişti.

Erdoğan Kasım ayında yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:

"Gazze'de son yüzyılın en büyük zulümlerinden birini işleyen Netanyahu, adını tarihe 'Gazze kasabı' olarak çoktan yazdırmıştır. Bu sadece Netanyahu'nun değil, onu kayıtsız şartsız destekleyen herkesin alnında kara bir lekedir. Bu utanç lekesi asla silinmeyecektir. Ne Gazze'de işlenen insanlık suçlarını ve savaş suçlarını ne de bir iki istisna dışında Batılı ülkelerin tepkisizliğini asla unutmayacağız"