Avrupalı kadın bakanlardan Gazze'deki kadınlara mesaj: 'Yanınızdayız'

Belçika'nın üç kadın bakanı, Gazze'deki hemcinsleriyle dayanışmalarını ifade ederek, ateşkes ve insani yardıma erişimin sağlanması gerektiği mesajını paylaştı.

Belçika'da federal hükümetin kabinesinde yedi kadın bakan bulunuyor. Bunlardan üçü, Belçika'nın Avrupa Birliği (AB) dönem başkanlığını üstlenmesi vesilesiyle son dönemde Gazze konusunda ortak inisiyatifler alıyor.

Belçika'nın Gazze'ye havadan yardım indirme operasyonu nedeniyle bir araya gelen Kalkınma İşbirliği Bakanı Caroline Gennez, Savunma Bakanı Ludivine Dedonder ve Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla açıklama yaptı.

Daha önce Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail hakkında savaş suçu soruşturması açmasını istediği, Belçika'nın Filistin devletini tanımayı düşündüğünü ilk kez dillendirdiği açıklamalarıyla dikkati çeken Gennez, çok fazla sayıda kadın ve çocuğun yaralandığına ve yaşamını yitirdiğini belirterek, "Gazze'de olanlar, her zaman en savunmasızları etkiliyor" dedi.

Gennez, "Önemli olan Gazzeli kadınlara 'hayata sıkı bağlanın' mesajı vermek. Onurunuza sahip çıkmaya devam edin. Çocuklarınızı yaşatın. Dünya sizinle gurur duyuyor" diye konuştu.

İNSANI ERİŞİM VE ATEŞKES MESAJI

Savunma Bakanı Ludivine Dedonder de "Filistinli kadınlara ve çocuklara onları desteklediğimiz, onların yanında olduğumuz mesajını vermek istiyorum" ifadesini kullandı.

Dedonder, Savunma Bakanlığı olarak Ürdün'le işbirliği yaparak Gazze'ye havadan indirilmek üzere insani yardım gönderdiklerini anımsatarak, "Onlara kara yoluyla sınır kapılarından geçerek kamyonlarla yardım götürebilmeyi diliyoruz" dedi.

Dışişleri Bakanı Lahbib de bugün için tek mesajının kesinlikle acilen ateşkes sağlanması olduğunu kaydetti.

GAZZE'DE KADINLARIN DURUMU

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 8 bin 900 kadın öldü.

BM verilerine göre, yaklaşık 1 milyon kadın ve kız çocuğu yerinden edildi. 3 binden fazla kadın eşini kaybetti ve ailesinin sorumluluğunu üstlenmek zorunda kaldı.

BM raportörleri, hamilelerin giderek artan sayıda düşük yaptığını, ağrı kesici ve anestezi olmadan sezaryenle doğurmak zorunda kaldığını, annelerin açlık ve susuzluk nedeniyle bebeklerini emziremediğine işaret ediyor.