İstanbul’un temiz hava ve su kaynağı olan Kuzey Ormanlarında rant projeleri devam ediyor

Maden, mega projeler ve kentleşme pençesi altındaki ormanda milyonlarca ağaç kesildi. Büyük kıyımın yaşandığı alanda her geçen gün artan madenler talanı daha da büyüttü. Yaşam savunucuları, “Suyumuz, nefesimiz yok oldu” tepkisini gösterdi.

Şeyda Öztürk

AKP iktidarı tarafından yapılan “mega projelerle” birlikte ağır hasar alan, İstanbul’un temiz hava ve su kaynağı olan Kuzey Ormanları, rant pençesi altında. İstanbul’un en önemli su havzalarını da içerisinde barındıran orman, sermayeye peşkeş çekiliyor. Kuzey Marmara Otoyolu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve İstanbul Havalimanı projeleriyle birlikte kent, ormana doğru genişlemeye başladı. Kentleşmenin yarattığı tahribatın yanında orman içerisinde maden ocakları da açıldı. En büyük sorunlardan biri de bölgedeki taş ocakları. Bölgede faaliyet gösteren şirketler, gün geçtikçe daha büyük alanlara genişlemek istiyor. “Yeşil perde”nin arkasında grileşmiş ve çukurlaşmış maden sahaları bulunuyor. 

KUZEY DELİK DEŞİK

Cumhuriyet, Kuzey Ormanları’nda faaliyet gösteren madenleri Kuzey Ormanları Savunması’ndan Banu Uzpeder’le gezdi. Kuzey Ormanlarının son 12 yıldan beri yağma altında olduğunu belirten Uzpeder, “Rant projeleriyle başlayan çalışmalar gelişti. Ulaşım projeleri olarak adlandırıldı ancak bu bizce İstanbul’u kuzeye doğru büyütecek projeleriydi. Bununla beraber sanayileşme ve yapılaşma da arttı. Kuzey’i delik deşik ettiler. Sadece havalimanıyla birlikte 13 milyon ağaç katledildi” dedi.

KAPASİTE ARTIŞI İSTENİYOR

Özellikle Sarıyer ve Kemerburgaz bölgesinde birçok maden ocağı bulunduğunu söyleyen Uzpeder, “Var olan maden ocakları da kapasite artışı istiyor. Kilometrelerce alana maden açılmış durumda. Bütün bölge bu çalışmalardan dolayı toz altında kalıyor. Bölgedeki yurttaşlar da artık bu projeleri istemiyor” diye konuştu. Ormanın 250 milyon ağacıyla birlikte direndiğini aktaran Uzpeder, “Belgrad Ormanı’nın örtüsü yok edildi. Çalılık, bitki veya ufacık yeşillik göremezsiniz” ifadelerini kullandı.

DIŞARIDAN KARŞILANIYOR

Uzpeder, “İstanbul yüzyıllardır su sorunu olan bir şehir. İstanbul’un baraj doluluk oranına bakıldığında su bitmiyor. Çünkü İstanbul’un kendi suyu değil. Çevre illerden su çekiyoruz. Belgrad Ormanı’nın altındaki su, şirketler tarafından şişelenip satılıyor. Kentin su ihtiyacı için Melen’den Trakya’dan başka doğal varlıkların suyu çekiliyor” dedi. 

OKUL YOLLARI DEĞİŞTİRİLDİ

Yapılaşma tehdidi hakkında da konuşan Uzpeder, “Ormanlık alanlar siteler için kurban edildi. Bunun yanında yapılaşmaya taş sağlanması için madenler kuruldu. Sadece hafriyat kamyonlarını düşündüğümüzde bile alan tahrip oluyor. Köylerin içerisinden sürekli bu kamyonlar geçiyor. Çocukların okullarının yolları bile kamyondan korumak için değiştirildi” diye konuştu.

MİLYONLARCA AĞAÇ KATLEDİLDİ

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından hazırlanan Koru İstanbul: İstanbul Doğal ve Kırsal Alanları Strateji Belgesi’nin verilerine göre, Kuzey Ormanlarından İstanbul’un su ihtiyacının yüzde 60’ı karşılanıyor. Yine aynı verilere göre, İstanbul’un doğal ve kırsal alanlarının 87 bin 445 hektarı tahrip edildi. Bir hektarlık alanda ortalama 270-330 ağaç dikilebildiği göz önünde bulundurulduğunda, İstanbul’un doğal alanlarında yapılan tahribat 26 milyon ağacın kesiminden bile daha yüksek.

NE KADAR TAHRİP ETTİ?

Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu: 685 hektarlık ormanı tahrip etti. 22 bin 245 hektarlık ormanı da tehdit ediyor.

İstanbul Havalimanı: 4 bin 380 hektarlık orman, 166 hektarlık tarım ve 379 hektarlık mera alanını tahrip etti.

Madencilik faaliyetleri: 7 bin 664 hektarlık orman, 1003 hektarlık tarım ve 1391 hektarlık merayı tahrip etti. 93 bin 718 hektarlık orman alanını da tehdit ediyor. 

Hafriyat sahaları ve katı atık döküm sahaları: 1159 hektarlık orman alanını tahrip etti. 12 bin 310 hektarlık orman, 1856 hektarlık tarım ve 2 bin 104 hektarlık mera alanını da tehdit ediyor.