Ergin Yıldızoğlu
Ergin Yıldızoğlu ergin.yildizoglu@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Trump ateşle oynuyor

04 Mayıs 2020 Pazartesi

Trump, ikinci kez seçilebilmek için çekinmeden ateşle oynuyor. Bush’un, 11 Eylül’den sonra metin yazarı David Frum, bu tutumu, “Çaresizlikten, başkalarını feda ederek seçim kazanma çabası” olarak niteliyor.

Trump’ı, kamuoyu araştırmalarından gelen işaretler korkutuyor. Örneğin, Washington Post’ta Nebry Olsen’ın yorumuna göre, “Bütün kamuoyu yoklamalarının verileri aynı yönde birleşmeye başladı, Trump (Bidene göre) geride ve desteği düşüyor”. Muhafazakâr Parti’nin Senato seçimlerine katılacak adayları için hazırladığı 57 sayfalık raporundaki “Trump’ı savunmayın, Çin’e saldırın” tavsiyesi de bu verilerin yarattığı kaygıları, Trump’la özdeşleşmeme arzusunu yansıtıyor.

Trump’ın korkusunun arkasında iki gelişme: ABD’de ekonomik depresyon derinleşiyor. Trump’ın koronavirüs salgınına karşı izlediği politikalar tam bir beceriksizlik, hatta sorumsuzluk sergiliyor. Birinci gelişmeye karşı Trump acilen, toplumsal mesafe ve eve kapanma yasaklarını kaldırarak ekonomiyi, insanların canı pahasına yeniden canlandırmak istiyor. İkinci gelişmeye karşı da giderek sertleşen bir tonda Çin’i suçlayarak sorumluluktan kurtulmak istiyor.

Derin depresyon, rekor düzeyde ölümler

ABD’de, borsalarda daha önce görülmemiş sertlikte dalgalanmalar yaşanırken, I. Üç Aylık Dönemde (Q1) işsizlik yardımı almak için başvuranların sayısı 60 milyona, işsizlik oranı yüzde 12.4’e ulaştı. Beyaz Saray Ekonomi Danışmanı Kevin Hassest’e göre, “işsizliğin, Q2’de yüzde 20’ye ulaşması bekleniyor”. Bunların arkasında büyük bir ekonomik daralma var. ABD ekonomisi Q1’de yüzde 4.8 daraldı. Kongre Bütçe Ofisi bu oranın Q2’de yüzde 40 düzeyine ulaşmasını bekliyor.

Trump’ın Covid-19 salgınıyla mücadele karnesi de bir maddi ve manevi sefalet sergiliyor. Geçen hafta New York’ta bir kamyon içinde bulunan terk edilmiş, kokuşmaya başlamış 60 ceset gibi rezaletler bir yana, Trump’ın politikalarının sonuçlarına iki açıdan yaklaşabiliriz. Birincisi, önce “yalan haber” diye başlayan, “bir iki ayda yok olup gider” diye devam eden ve nihayet geçen hafta “vücuda Lizol (dezenfekte edici sıvı) enjekte etmeye” kadar varan saçmalık ötesi demeçler, her söylediğini daha sonra yalanlama çabaları, gazetecileri azarlamalar, hiçbir sorumluluk üstlenmeme eğilimi vb., insanın kanını donduruyor.

Çünkü, ABD, Covid-19 vakalarında ölü sayısında dünyada 1. sırada. 1.3 milyar nüfuslu Çin’de 2 Mayıs itibarıyla toplam Covid-19 vaka sayısı 84 bin 373, ölü sayısı 4 bin 643 iken, 330 milyon nüfuslu ABD’de bu sayılar sırasıyla 1.1 milyon ve 64 bin 460. Vaka sayısının ikiye katlanma süresi ve 2 Mayıs itibarıyla yeni ölüm sayılarının da sırasıyla Çin için 71 gün ve “0” ABD için 16 gün ve 2 bin 62 olduğu görülüyor.

İki taktik

Birincisi, Trump bir an evvel sosyal mesafe ve eve kapanma uygulamalarını kaldırmaları için eyaletleri, “benim iktidarım mutlaktır uymanız gerekir” iddiasıyla zorlamayı denedi. Bu totaliter refleks muhafazakârları bile dehşete düşürünce, “öyleyse sorumluluk yerel yönetimlerindir” deyip geri adım attı. Ancak bu “geri adımın” hemen ardından ülkenin her yerinde, eve kapatma önlemlerine karşı çeşitli boyutlarda (hemen hepsine, tepeden tırnağına silahlı sivil milisler katılıyor) patlak vermeye başlayan protesto gösterileri, Trump’ın seçim kampanyası ekibinin boş durmadığını gösteriyor. Cuma günü, bir gösteride Nazilerin ünlü “Çalışma özgürleştirir” (Auschwitz) sloganının ortaya çıkması, “Çin’de virüsü üreten laboratuvarı Yahudiler kontrol ediyor” söylentileri, bu protestoların Yeni Faşizme verimli bir platformu sunduğunu gösteriyor; Trump da bu silahlı adamları “iyi insanlar” olarak tanımlıyor.

İkincisi, Trump, Covid-19 krizinde sorumluluktan kurtulmak için, giderek artan oranda Çin’i suçluyor. Virüsü Çin’in ürettiğini, dünyaya yaydığını, ikinci kez seçilmesini engellemeyi amaçladığını iddia ediyor; Çin’den tazminat isteyeceğini söylüyor. Beyaz Saray’ın, istihbarat örgütlerine kanıt bulmaları için baskı yaptığı bildiriliyor. Çin de cevap olarak dilini, Çin Denizi’ndeki ABD savaş gemilerine karşı tavrını sertleştiriyor.

Trump, ikinci kez seçilebilmek için ülkede Yeni Faşizmi destekliyor, dünyada Çin ile sıcak çatışma riskini göze almış görünüyor. Trump ateşle oynuyor! Ya bir kez daha seçilirse?..



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump! Nasıl yani? (2) 14 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları