Yarbay Gökhan Ünyeli’nin kaybı zorluklara işaret ediyor

Kumpaslarla tasfiye edilmek istenen Atatürkçü ve yurtsever subaylara önerilerde bulunan Yarbay Ünyeli’yi intihara sürükleyen nedenlerin sorgulanması istendi.

Yarbay Gökhan Ünyeli’nin kaybı zorluklara işaret ediyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.04.2024 - 04:00

Türk Silahlı Kuvvetleri’nde(TSK) 15 yıl arayla ikinci bir yarbay intiharı yaşandı. 12 yıl önce ankesörlü bir numaradan arandığı için hakkında soruşturma başlatılan Yarbay Gökhan Ünyeli, açığa alınma kararının kendisine tebliğ edilmesi üzerine evinin yakınındaki koruluğa giderek intihar etti. Yarbay Ünyeli’nin intiharı ve arkasında bıraktığı mektubun içeriği, akıllara kumpas davalarda hedef olan ve benzer biçimde yaşama veda eden Yarbay Ali Tatar’ı getirdi. Ünyeli’nin ablası Hande Ünyeli ve Yarbay Tatar’ın ağabeyi Ahmet Tatar Cumhuriyet’e konuştu. “Gökhan, kuşaklar boyu Atatürkçü ve devletine bağlı bir ailenin aynı hassasiyetlere sahip bir üyesiydi” diyen Ünyeli, “Onu tanıyan kimse ona tek toz zerresi kadar kötülük konduramazdı, devletin tek kuruşunu bile çarçur etmezdi” dedi.

"TATAR’DAN FARKI YOK"

Kardeşinin girişken, aktif, etrafı tarafından çok sevilen ve neşeli bir yapısı olduğuna değinen Hande Ünyeli, “İçerlediği tek şey Atatürk ilke ve Devrimlerini savunan komutanların, aydınların ve gazetecilerin hedef alınması, itibarsızlaştırılmasıydı. Özellikle de komutanların kumpas davalarla içeri alınması çok zoruna gidiyordu. Kendisine de benzer bir şey olmasıyla kendince bardak taştı ve buna tepkisini canını ortaya koyarak göstermek istedi” ifadelerini kullandı. Yarbay Tatar’ın intiharına da o dönem çok üzüldüklerini söyleyen Ünyeli, sözlerini “Kardeşimin yaşadığının da Tatar’ın intiharından farkı yok. Mektupta zaten her şeyi açık açık yazmış, başka da diyecek bir söz yok” diyerek tamamladı. 

O SESİ DUYAN OLDU MU?

“27 Mart 2024’de Ankara Oran sırtlarında bir namludan çıkan kurşun sesi yüreğimdeki bu sızıyı bir kez daha harmanladı. Eski bir yara tazelendi” diyen Tatar, yetkililerin sessizliğine “Sahi, Ankara’nın en yüksek noktasında çınlayan bu kurşun sesini; Gökhan Yarbay’ın yaşadığı haksızlıklara, vefasızlıklara karşı isyanını, karşılardan, Beştepe’deki saraydan, aşağılarda TBMM’sinden, Meclis’in karşısındaki Genelkurmay’dan, kuvvet komutanlıklarından duyan olmuş mudur?” sözleriyle tepki gösterdi. Yarbay Ünyeli’nin isyanının, tam da 15 Temmuz kalkışmasından sonra Türk Ordusu ve onun kurumları üzerinde devam edegelen yıpratma ve itibarsızlaştırma sürecine" olduğunun altını çizen Tatar sözlerine şöyle devam etti:

"AMAÇLANAN NEDİR?"

“Gökhan neler neler yaşadıysa artık, genç subay ve astsubaylara; ‘Türk askerinin şerefine yönelik saldırıların daha da artacağı ve benzer süreçlere çekilmeye çalışılacağı gerçeğinden hareketle, ileride kuvvetle muhtemel karşılaşacakları idari ve adli süreçlerden alınlarının akıyla çıkmaları için her hareketlerini kayıt altına almaları ve telefonlarına gelen cevapsız çağrılarla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunmalarını’ tavsiye ediyor.

Böyle bir psikoloji içinde asker nasıl sağlıklı kalabilir? İşine, görevine ‘Yurt savunmasına’ nasıl odaklanabilir? Ordunun içinde bu paranoyayı yaratanların muradı nedir? Türk Ordusu FETÖ artıklarından bu psikolojisi ile mi arınacak? Suçsuz günahsız ve kendisini ‘Tek amacı Türk Milletinin tarihine ve ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün güvenine lâyık olmaya çalışan, Anayasa’ya bağlılıktan ödün vermeyen ve askerlik mesleğinin gerektirdiği tüm vazifeleri yerine getiren biri…” olarak tanımlayan Gökhan Yarbaylara Türk ordusunda rahat, huzur olmayacak mı? Yarbay Ali Tatar’dan 15 yıl sonra yine hayatının baharındaki onurlu bir Türk subayı, Yarbay Gökhan Ünyeli’nin çığlığı, isyanı duyulmayacak, görülmeyecek mi?” 


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler