Dar gelirli, yeterli beslenemiyor, hijyen malzemelerine ulaşmakta zorlanıyor

Derinleşen ekonomik kriz, sağlığı da vurdu. Yoksulluk, sağlıklı bir yaşama ve hsağlık hizmetlerine erişimi engelliyor. Açlık sınırı 19 bin 926 lira iken; asgari ücretliler 17 bin TL, emekliler 10 bin TL alıyor. Engelli aylığı 4 bin 768 lira, 65 yaş aylığı 3 bin 982 TL iken; öğrenci kredisi de yalnızca 2 bin TL. 65 yaş aylığının günlük karşılığının 133 TL, engelli aylığının günlük karşılığının 159 TL olduğunun altını çizen sağlık emekçileri; “Yurttaşın sağlık hizmetine daha fazla ihtiyacı olacağı dönem. Kronikleşen açlık ve yoksulluk hali, sağlık sisteminde sorunların da kronikleşmesine neden oluyor” yorumunu yapıyor. Yoksulluk ve açlığın daha fazla yurttaşın sağlığını olumsuz etkilediğinin, son 7 yılda daha görünür olduğunu kaydeden Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İşyeri Temsilcisi Kubilay Yalçınkaya; “Sağlık hizmetlerinde temel tıkanma sebeplerinden birisi de artan açlık ve yoksulluk sorunu. Açlık ve yoksulluk sorunu, sağlık hizmetlerinin yetmezliğini beraberinde getiriyor” dedi. Yalçınkaya, “10 bin TL emekli maaşı alan 4 kişilik bir ailenin kişi başı günlük geliri 83 TL. Bir bardak günlük sütün 11 TL, bir bardak pet şişe suyun 2 TL olduğu ortamda yurttaş; sağlıklı konut, sağlıklı gıda bir yana sağlıklı suya dahi erişimde sorun yaşıyor” ifadelerini kullandı. 

‘HİJYEN MALZEMELERİNE DAHİ ULAŞAMIYORLAR’

Yoksulluk sınırı üstünde gelirin, sağlık hakkı olduğunu vurgulayan Yalçınkaya, “Beslenmeden barınmaya, sağlıklı kıyafete kadar insalar en temel hijyen malzemelerine dahi ulaşamıyor. En yüksek enflasyonun sudan elektiriğe, sütten hijyen malzemelerine yaşanması; alt gelir grubunu sağlıklı bir yaşamın temel ihtiyaçlarından uzaklaştırıyor. Uyuz vakalarından, kanser vakalarına, kronik hastalıklardan obezite ve oburluğa bir çok sağlık sorununun temeli: yoksulluk hali” ifadelerini kullandı. Yalçınkaya, “Yeni Sağlık Bakanından en önemli talebimiz “sağlıklı bir yaşam için sağlıklı bir gelirin tüm yurttaşların sağlık hakkı olduğunu” dile getirerek, toplumun genelinin geçimine dair söz söylemesi” diye konuştu.