Mahalli için skandal gerekçe: Cumhurbaşkanı’na baskı kurabilir

Gazeteci Hüsnü Mahalli’yi Cumhurbaşkanı ve kamu görevlilerine hakaret suçundan cezaevine gönderen İstanbul 9. Sulh Ceza Hâkimliği yargıcı Mustafa Çakar, tutuklama kararında, Mahalli’nin serbest kalması durumunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve kamu görevlileri üzerinde baskı kurabileceğini savundu.

Çakar, Mahalli’nin Halk TV’de katıldığı programdaki sözleri nedeniyle Cumhurbaşkanı ve hükümet üyelerinin terör örgütlerinin arkasında olduğunu, Suriye’de yaşanan olaylardan Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin sorumlu ve sebep olduğunu iddia ettiğini öne sürdü. “Gerçek durumun bu şekilde olmadığını” savunan yargıç Çakar, Türkiye Cumhuriyeti’nin Suriye’de ya da başkaca bir yerde hiçbir şekilde hiçbir terör örgütüne destek olmadığını, aksine bu örgütlerle mücadele ettiğini savundu. Çakar, Mahalli’nin “Türkiye Cumhuriyeti’ni terör örgütlerine destek olmakla ve Suriye’yi mahvederek orda akan kanda ülkemizi, hükümetimizi ve Cumhurbaşkanımızı sorumlu tutarak dünyaya bu şekilde gerçek olmayan beyanda bulunarak açık bir şekilde iftira, dolayısıyla onur kıracak nitelikte hakaret niteliği taşıyan beyanlarda bulunduğunu” iddia etti.

Mahalli’nin Suriye’de yaşananlardan hükümetin sorumlu olduğunu iddia ettiğini belirten Çakar, “oysa durumun bu şekilde olmadığını” öne sürerek Türkiye Cumhuriyeti’nin 3 milyondan fazla Suriye vatandaşının dil, din, ırk ve mezhep ayrımı gözetmeksizin ülkemizde misafir ettiği ve yaralarını sardığını dile getirdi. Çakar, kararında “Suriye’de yaşanan olaylardan Türkiye Cumhuriyeti yetkililerini sorumlu tutmanın ve Türkiye’ye adeta bir terör devleti olarak anlatmanın akıl ve hukuk ile izah edilecek bir yanı olmadığını” savundu.

Gazetecileri tutukladı

Mahalli, Adalet Bakanlığı iznine tabi olan Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 301. maddesinde düzenlenen “Türk milletini, Cumhuriyetini alenen aşağılama” suçundan gözaltına alınmıştı. Mahalli hakkındaki iddia, Adalet Bakanlığı’ndan izin alınmadığı için, tutuklama kararında değiştirildi. Yargıç Mustafa Çakar FETÖ üyeliği ile yargılanan savcı Murat İnam’ın yürüttüğü soruşturma kapsamında gazetemiz yazar ve yöneticileri hakkında tutuklama kararı vermişti.

Gülen’le çekilen fotoğrafında ceketi ilikli

Doğan Holding Ankara İdari Temsilcisi Barbaros Muratoğlu 15 günlük gözaltı sürecinin ardından önceki gün sevk edildiği İstanbul 9. Sulh Ceza Hâkimli’ğince “silahlı terör örgütüne yardım etme” suçlamasıyla tutuklandı. Yargıç Mustafa Çakar tutuklama kararına gerekçe olarak Muratoğlu’nun 2012’de Fethullah Gülen’le fotoğrafında ceketinin ilikli olmasını gösterdi.

Muratoğlu’nu tutuklayan yargıç Mustafa Çakar kararında, FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu bulunan avukat Ramazan Aykış’ın etkin pişmanlık yasasından faydalanarak verdiği ifadesinde Muratoğlu ile 2012 Nisan-Mayıs aylarında tanıştığını söylediğini ifade etti. Kararda, Aykış’ın Muratoğlu’nun davalarla ilgili kendisi ile çalışmak istediğini, bu durumun 17-25 Aralık sürecinden sonra devam ettiğini söylediği ifade edildi. Kararda, Muratoğlu’nun HTS raporları incelendiğinde ByLock programını kullanan birçok istihbaratçı emniyet görevlisi ve işadamları ile yoğun telefon trafiğinin bulunduğu aktarıldı

Öte yandan Muratoğlu da ifadesinde tutuklamaya delil olarak gösterilen fotoğrafla ilgili olarak, “2012 yılı Ocak ayındaki geziye aslında Hürriyet’in Ankara Temsilcisi Metehan Demir davetliymiş. Amerika’nın Teksas eyaletinde bir gezisi olduğunu, kendisinin başka bir işi olduğunu söyleyerek bana ‘sen gider misin’ dedi. Ben de kiminle gideceğimizi sorduğum zaman İzmirli gazetecilerle gidileceğini söyledi. Önceden tanıdığım Deniz Sipahi’nin ismini de söyleyince kabul ettim. Hatırladığım kadarıyla Hürriyet, Posta, Milliyet, Yeni Asır, Zaman, Akşam ve Sabah gazetesinin İzmir temsilcileri ile gittik. Teksastan New York’a geçildi. Deniz ile pek çok kez gruptan ayrılarak alışveriş yapıyorduk. Bir sabah ‘Pensilvanya’ya gidilecek’ denildi. Ben ve Deniz’in bu durumdan haberimiz yoktu. Türkiye’ye döneceğimizi sanıyorduk ancak ‘Pensilvanya’ya gidilecek’ denilince itiraz etmedik. İtiraz etmenin de bir neticesi olmayacaktı. Nihayetinde bir grup gezisiydi” dedi.

Tutuklamanın ardından Doğan Holding Baş Hukuk Müşaviri Erem Turgut Yücel, “İtirafçı bir avukatın çelişkili ifadelerinin dayanak gösterilmesi, milat kabul edilen 17/25 Aralık’tan çok önce yapılan ziyaret ve o fotoğraftaki Sabah, Akşam, Yeni Asır temsilcileriyle ilgili işlem yapılmamasına rağmen idari temsilcimizin tutuklanması büyük haksızlıktır” dedi.