Hikmet Çetinkaya

Hayırlara Vesile Olur İnşallah!..

02 Temmuz 2014 Çarşamba

Sonunda oldu işte...
Gözyaşları içinde RTE’nin Cumhurbaşkanlığı adaylığı görkemli bir törenle açıklandı...
Belenen de buydu zaten!
Ülkenin ve devletimizin bütünlüğü için o koltuğa RTE’nin oturmasını bekliyorduk.
Emine Hanım’ın gözyaşları, alkışlar...
İçimiz rahatladı “oh” diye bir nefes aldık:
“Hayırlara vesile olur inşallah!”
12 yıllık AKP iktidarı, umutlarımızı çoğaltmış, ileri demokrasiye geçmiş, özgürlükleri çoğaltılmış bir Türkiye yaratmıştı.
Varsıl daha varsıl, yoksul daha yoksul olsa da, huzurumuz vardı bir kez...
Tüm komşularımızla aramızda sıfır sorun, dostluk, savaş yerine barış, toplumun dayanışması, barış, kardeşlik...
Görüyorsunuz yıllar ne çabuk geçiyor...
Medyamız Cumhurbaşkanlığı seçimlerine 40 gün kala, dün sabah olası seçim sonuçlarını yayımladı bile...
RTE ilk turda yüzde 50’yi geçiyor, yüzde 54 falan oluyor...
Olur mu olur!
Televizyonlar dün sabah canlı yayınla başlayıp, üç saate yakın RTE’yi verdi...
Çok mutlu oldum ben!
Yine dün “havuz medyası” vesayetin sonuna ilişkin manşetler attı, 1980 darbesinde Kenan Evren’i yalayan yaşıtlarım, RTE’yi “demokrasi kahramanı” olarak gördüler...
Daldan dala konmasını, her dönemin adamı olmasını çok iyi bilirler.
Ecevit’ten Demirel’e; Turgut Özal’dan Tansu Çiller’e dek uzanır onların öyküleri...
“Kalem satma” erbabıdırlar, bilirim!

***

Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı açıklandıktan sonra yaptığı uzun konuşmayı, yazmama gerek yok...
Televizyonlarda izlediniz, bugün gazetelerde okuyacaksınız...
Beni ilgilendiren Türkiye’nin halleri, sivil vesayet, tehdit, sindirme, topal ördeğe benzeyen demokrasimiz...
Başta Sözcü, Aydınlık, Taraf, Yeniçağ, Birgün, Evrensel, Halk TV, Hayat TV, Ulusal Kanal gibi muhalif yayın kuruluşlarının temsilcilerinin toplantıya çağrılmaması...
Bunun anlamı nedir?
Demokrasiyi ve özgürlükleri içine sindirememek!
2014 Türkiyesi’nde bunlar yaşanırken ne yazık ki bu baskının, kinin, nefretin adresi olan siyasal parti, iktidar tartışılmıyor...
Demokrasinin ve özgürlüklerin AKP iktidarı döneminde zirve yaptığını söyleyenler, yazanlar bu gerçeği görmüyor.
Ortada bir sivil vesayet var mı, yok mu?
Elbet var!
Erdoğan’ın muhalif basına tahammülü yok!
Onlara yaşam hakkı hiç yok!
Muhalif gazeteleri, televizyonları susturmak için her yolu deniyor iktidar partisi.
Yatağan’daki termik santral işçileri, Paşabahçe’deki Kristal-İş’in grevi...
Nerede demokratik hak ve özgürlükler?
Hepsi iç içe girmiş, bir yumağa dönüşmüş...
Soma Soma’dır, Yatağan Yatağan’dır...
Şişecam olsa olsa camdır...
Afyon cephaneliktir cephanelik...
Çoktan unuttuk, parçalanarak şehit düşen genç bedenleri...

***

Bir hayat geçiyor fırtınalı...
Umutlar yitiyor ya!
Sakın yitirmeyin...
Sol böyle bölük pörçük olduğu sürece başımıza daha neler gelecek hep birlikte bekleyelim...
RTE gibi bir seçim logosu hazırlayalım!
Bugün gazetelerde mutlaka vardır göreceksiniz.
RTE’nin Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası için hazırlattığı logo Obama’nın 2008’deki hazırlattığı logoya benziyormuş...
Tıpkısının aynısı ama çalıntı falan değil...
Belki izin alarak yapılmıştır!
Bu işler için yaratıcılık gerekir ama AKP işin kolayına kaçar...
Üstelik Obama’yla RTE kardeştir!
Ben de baktım...
Sahi İngilizcesi neydi?
“Copy paste” galiba...
Olsun!
Yan yana koyun bakın bir daha...
Renkler farklı, kırmızı dışında...
Obama siyah zemin kullanmış, RTE yeşil sanki...
Umudumuz RTE!
Yaşasın Laik Demokratik Sosyal Hukuk Devleti!
RTE’nin Cumhurbaşkanlığı adaylığı hayırlara vesile olur inşallah!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları