Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Büyük başarı, kritik eşik
CHP liderliği, parti örgütü açısından “Adalet Yürüyüşü” ve muhteşem Maltepe mitingi çok büyük bir başarıdır. Kılıçdaroğlu’nu CHP başkanlığından, toplumun AKP hegemonyasını kabul etmeyen, kararlı çoğunluğunun liderliğini üstlenme konumuna taşıyan bu başarı, henüz siyasi dengeleri değiştirmemiştir ama, onu ve toplumsal muhalefeti çok kritik bir tarihsel eşiğe getirmiştir.
Siyasi iktidarların kendilerini tehdit altında hissettikleri böyle tarihsel eşiklerde, eğer eşik açılamazsa, karşı saldırıları çok sert oluyor. Cumhuriyet Mitingleri, “Gezi Olayı” da birer tarihsel eşikti, AKP liderliğindeki siyasal İslamın iktidarında hâlâ aşılamayan travmalar yarattılar. Her iki durumda da AKP iktidarından gelen büyük karşı saldırının ayrıntılarını anımsatmama sanırım gerek yok; AKP iktidarının totaliter karakterinin biraz daha derinleştiğini, yaygınlaştığını; devlet şiddetinin dozunun arttığını da...
O iki olay geldikleri eşiği aşamadılar. “Gezi” Direnişi, kendiliğinden, lidersiz, plansız programsız bir “şey”di, bu özelliklerinden kalkarak felsefi anlamda “Olay” diyebiliyoruz. Adalet Yürüyüşü ve Maltepe mitingi, planlı, programlı, bir liderlik ve örgüt yapısı ile yönlendirilen bir toplumsal hareketlilik oldu. Kılıçdaroğlu’nun konuşması, ortaya koyduğu 10 maddelik manifesto, meydana gelene kadar birleştirici bir “ana (ama boş) gösterge” olarak çalışan “adalet” kavramının içini doldurdu.
Yürüyüş ve miting, AKP’nin, (geçenlerde bir yazımda değindiğim gibi) toplumun yarısından oluşan “duvarı” aşamadığı, “metal yorgunluk yaşadığı”, paranoya düzeyinin yükselmeye, iç bütünlüğünün zayıflamaya başladığı bir dönemde gerçekleşti. CHP liderliğinin, bu yürüyüş ve mitingle geldiği eşiği mutlaka aşması, “korku duvarında” açtığı delikten öbür tarafa geçmesi, olası bir karşı saldırının durdurulması, en azından etkisinin kırılması açısından yaşamsal bir öneme sahiptir.
Manifesto ve anlamı
Kılıçdaroğlu’nun meydanda yaptığı konuşmanın, 10 maddelik “manifestonun” içeriğini doğru değerlendirmek gerekiyor. Eğer 15 yıllık AKP iktidarının devlette ve toplumda gerçekleştirdiği değişiklikleri, totaliter, faşizan, “saray rejimi” gibi kavramlarla tanımlıyorsak, bu 10 maddelik manifestoyu, Komüntern III. Dönemi’nin (1928-34), faşizme geçit veren, “sosyal faşizm” sekterliğini anımsatan bir “sağın zaferi” nitelemesiyle küçümseyemeyiz. Eğer “sol”un (komünizmden farklı olarak) halkın, emekçi sınıfların, farklı kimliklerin yaşam koşullarını kapitalizm içinde kalarak iyileştirmeyi amaçlayan bir akım olduğunu anımsarsak, bu manifestonun sol bir içeriğe sahip olduğunu görebiliriz.
Dahası, dikkatle bakarsak, bu manifestodaki taleplerin, silahlanmaktan, gebertmekten, yok etmekten söz eden siyasal İslamın iktidarının 15 yıldır yeniden şekillendirdiği devlet aygıtı, yargı, medya eğitim kurumlarının egemenliği altında, elde edilemeyeceğini görebiliriz. Öyleyse 10 maddelik manifesto, bütün olarak düşünüldüğünde, aslında, bir rejim değişikliği talebini gündeme getiriyor. Bu rejim değişikliği talebinin yönü, haklar ve özgürlükler anlamında demokrasiye doğrudur. Ancak bu demokrasinin niteliğini (liberal/ sosyal), değişikliğin alacağı biçim, değişiklik sürecinde yer alacak sınıf ve tabakaların talepleri, değişikliği yürütecek siyasi liderliklerin, akımların katkıları belirleyecektir.
Bu nedenle, sosyalist gruplar “biz işimize bakarız”, “buradan devam ederiz” diyemezler. Bu süreçte, emekçi sınıfların çıkarlarının korunabilmesi, sürecin Kürt sorunu ile bağlarının doğru kurulabilmesi için sosyalist hareketin bir an evvel toparlanması, güçlerini çoğulculuğu koruyabilen bir yapılanma içinde birleştirmesi gerekiyor. Böylece, sürece, CHP’yi kâh destekleyerek, kâh sürecin dışına çıkmasını önleyecek yönde eleştirerek ve sosyalist geleneğin sokak deneyimlerini sürecin hizmetine verecek biçimde katılmak mümkün olabilecektir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
İmamoğlu ve İBB’yle ilgili 560 milyar iddiasına yanıt
-
Mustafa Balbay sert eleştirdi
-
Mezhep çatışması değil insanlık suçu
-
Emekliye bayram ikramiyesi ne kadar olacak?
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
En Çok Okunan Haberler
-
Boykot ilk sonucunu verdi: 'Çekiliyoruz'
-
Cemal Enginyurt, o müftüye demediğini bırakmadı!
-
Kılıçdaroğlu'ndan 'Kurultay' sorusuna yanıt
-
İşte dikkat çeken anketin sonuçları
-
Eşinin tabut başındaki sözleri yürek yaktı!
-
Cem Küçük'e canlı yayında sert tepki!
-
Soruşturma başlattılar!
-
Bahçeli'nin ardından, MHP'li başkandan da tehdit!
-
Cem Toker, AKP'ye katılacağını 'açıkladı'
-
Sevda Türküsev'in 'İmamoğlu' paylaşımı dalga konusu oldu