Hikmet Çetinkaya

Fethullah’ın amacı neydi?..

31 Ocak 2017 Salı

Fethullah Gülen’e, şeriat devleti kurmak amacıyla yasadışı örgüt oluşturmak suçundan açılan davaların en önemlisi Ankara DGM’de 1999 yılında açıldı...
DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel, 12 bölüm ve 79 sayfadan oluşan iddianamede,FETÖ’nün sahip olduğu okul, yurt ve dershanelerinde yetiştirdiği iyi eğitilmiş kadrolarla, Atatürk ilkelerini ve laik cumhuriyeti ortadan kaldırarak şeriat esaslarına dayalı bir devlet kurmayı amaçladığını belirtmişti.
Fethullah Gülen hakkında 10 yıla dek ağır hapis istemiyle açılan davada bir sonuca ulaşılamadı.
Çünkü Nuh Mete Yüksel’in canından bezdirdi FETÖ’cüler...
DGM Savcısı Yüksel, Gülen örgütlenmesini şöyle görmüştü elindeki belgelere göre:
Türkiye içinde en güçlü irticai yapılanma...
İddianamede, devletten de ileri olanaklara sahip olan Fethullahçıların, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sessiz ve derinden sızma politikası da ortaya konulmuştu. Bu politikanın hoş görünme, polisi güçlendirme, Emniyet güçlerini TSK’ye karşı kullanma hedefi bulunuyordu.

***

FETÖ’nün amacı, devletin tüm sistemlerinde İslam hükümlerini egemen kılarak teokratik bir İslam diktatörlüğü kurmaktı en kısa sürede.
Ilımlı İslam görüntüsüyle okullarının sayısını artırmak, Gülen’in en büyük hedefiydi.
Aynı zamanda medyayı ele geçirmek, tüm siyasi partilerle iyi geçinmek de.
Papa’yla görüşmesi salt Türkiye’nin değil tüm İslam ülkelerinin lideri olma amacını taşıyordu.
Amacını geliştirmek için eğitimden bankacılık sektörüne, Orta Asya cumhuriyetlerinden Afrika ülkelerine değin, özellikle ABD’de geniş bir eğitim ağıkurmaya başlamıştı FETÖ...
Bünyesinde bulunan vakıf, okul ve dershaneleri kullanarak, dış ülkelerdeki siyasetçileri maaşlı “eleman” haline getirip amacına ulaşmaya çalışıyordu.
Türkiye’de kimse dokunamıyordu FETÖ’ye...
90’lı yıllarda Türkiye’de sağcı-solcu tüm partilerle sıkı ilişkiler kuruyor, medya patronlarını yanına alıp hızlı bir örgütlenme yapıyordu.
İyi eğitilmiş gençlerden bir tabanı bu yolla oluşturmuştu Gülen...

***

2000’li yıllarda yazdığım biryazıda, FETÖ’yü şöyle anlatıyordum:
Örgütün başı Fethullah Gülen, danışman kadrosu, şehir imamları, esnafı organize eden imamlar, ışıkevleri düzeyinde görevli imamlar, semtlerden sorumlu imamlar, öğrencileri denetleyen imamlar, abiler, ablalar, tecrübesiz öğrencileri eğiten imamlar...
Bugünlerde FETÖ iddianamesinde abileri, ablaları, şehir, semt imamlarını görüyoruz...
Bunlar bilinmedik şeyler değil bizim için...
1999 yılında Fethullah Gülen hakkında dava açan DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’e öyle baskı yapıldı ki davayı açtığına deyim yerindeyse neredeyse pişman oldu.
İddianamede bulunan ayrıntılar ilginçti...
İzmir Maltepe Askeri Lisesi’nde okuyan öğrencilerin cumartesi ve pazar günleri kimi evlere gitmesi, orada eğitim görmesi, DGM Savcısı Yüksel’in iddianamesinde uzun uzun yer aldı.
Medyamız bu yaşananlar karşısında savcıyı topa tutup Fethullah Gülen’in safında yer aldı...

***

Gülen’in oluşturduğu örgüt, devletin laik yapısını açık açık yıkmayı amaçlıyordu...
18 yıl önce hazırlanan o iddianameden bir bölüm aktarıyorum:
İstişare kurulu, bölge imamları, şehir imamları, ev imamları gibi illegal yapılanmayla tüm ülkeyi bir ağ gibi sarmıştır.
Yine bu yasadışı yapılanmaya bağlı olarak yurtiçinde ve yurtdışında yasal gibi görünen şirketlere, okullara ve vakıflara sahip bulunmaktadır.
Bu yapılanmayla büyük ve güçlü bir görünüm arz etmektedir. Örgüt halk üzerinde manevi cebir ve baskı yaratmaktadır.
FETÖ, böyle bir bela işte...
Siyasal partilerin ve devletin desteğiyle bugünlere gelindi...
AKP iktidara geldikten sonra neler oldu!
Anlatmaya gerek var mı?.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları