Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Taziyenin ‘İnandırıcılığı’
“Havuz medyası” manşetlerinde “taziyeye” dünya basınının tepkilerini sıralamış.
Washington Post: “Normalleşme için önemli adım”; Guardian: “Erdoğan konunun siyasi rant için kullanılmaması gerektiğini söyledi”, Le Monde: “Erdoğan ilk kez bu kadar açık konuştu”, Repubblica: “Ankara’nın daha önce yaşamadığı tarihi olay” şeklinde başlık atmışlar...
Star ilaveten “Hiçbir Türk lider böyle bir açıklama yapmadı” cümlesini öne çıkarmış!
Şu “algı” yaratılmak isteniyor: “Erdoğan benzersiz tarihi bir adım attı”; giderek hatta “tarih yazdı!”…
Moda deyimle buna “algı operasyonu” deniyor.
Havuz medyasının “taziye” üzerinden -hemen eş başlıklar ve benzer içerikli yorumlarla- işlediği “algı” özetle bu!
Haberi aldığımda İtalya’daydım. İtalyan medyasında karşıma çıkan haberler ve yorumlar Erdoğan’ın geniş otoriterleşme eğilimlerini dengelemek amacıyla girdiği bir “itibar operasyonu” temasını işliyordu.
Önceki sabah gözümü açarken daha, haberi RAI radyosundan duydum: Spiker, haberin sonunda bir Ermeni din adamına bağlandı. “Erdoğan taziye mesajı yayımladı… ama içeride muhaliflere yapmadığını bırakmayan otoriter, baskıcı bir hükümet başkanından gelen böyle bir taziye mesajı sizce ne denli muteberdir” şeklinde bir soru sordu…
Bu mayınlı soruyu başından bariz biçimde defetmeye çalışan Ermeni din adamı; uzun ve girift cümleler içinde özetle; “Erdoğan’ın kötü şöhretini aklaması için iyi ya… bu adım fırsat olur!” mealinde bir yanıt verdi.
Taziye ‘şaibeli’ liderden gelince
Derken bizim havuz medyasının birinci sayfalarında… “tarihi olay” yorumuyla taşınan İtalya’nın Repubblica gazetesine göz gezdirdim: Bahsedilen gazetede bahsedilen haberi göremedim. Kıyıda köşede kaldığı için belki gözümden kaçmış olabilirdi... Ancak aynı gazetenin baş sayfasında buna karşın gayet çarpıcı başka bir değerlendirmeye rastladım; “Erdoğan’dan Xi Jiping’e… İran rejiminden Mısır’a! Putin ve diğerleri!” cümleleriyle başlayan ve internet düşmanı ülkeleri masaya yatıran değerlendirme, içeride iki tam sayfa sürmekteydi…
İç sayfalarda internetten dehşetle korkan ülkeleri gösteren bir de büyük dünya haritası içeren haberde Türkiye; İran, Suudi Arabistan, Özbekistan, Çin, Kuzey Kore, Burma, Vietnam, Malezya ve Rusya ile Ortadoğu ve Asya’nın en despot rejimleriyle birlikte yan yana ele alınmaktaydı…
“Repubblica”yı bırakıp amiral gazete Corriere della Sera’ya geçtim…
Burada da 15. sayfada konuya iki sütunluk bir yorum ayrılmıştı.
Ortadoğu muhabiri Antonio Ferrari’nin kaleme aldığı; “Rakamlara göre yerel seçimleri kazanmış olsa da imajı uluslararası düzeyde hayli bulanıklaşan Erdoğan, siyaseten gitgide zayıflıyor” sözleriyle girizgâh yapan yorum; TC Başbakanı’nın “asırlık bir tabu yıktığını”belirtmekle beraber şu cümlelerle sona ermekteydi:
“Erdoğan’ın Ermenilere hangi güdülerle el uzattığı herkesçe açık. Taziye mesajının hızla (başka dillere) çevrilmesi ve dolaşıma sokulması için, tüm TC elçiliklerine emir verildi. Hedef çok bariz: Çok sayıda skandalın yanı sıra demir parmaklıklar ardındaki gazetecileriyle dünya rekoru kırmakla malul Başbakan’ın imajını düzeltmek! Bilindiği gibi Erdoğan, ağustosta cumhurbaşkanlığı seçimlerine girmeyi hedefliyor!”
İtibar operasyonu ve ‘taviz’…
Türkiye’de yürütülmekte olan derin “algı operasyonları” hilafına, İtalyan basınında -misal!- yaptığım bu çok kısa gezinti Ankara’nın abra kadabra bu çıkışının özetle “tarihi adım”dan çok dış dünya tarafından “‘Batı’ ile girişilen PR hamlesi” olarak izlendiğini ortaya koymakta.
Bizde hani “Söyleyene bakarım adam mı!” diye bir laf vardır ya o hesap…
Böyle “nalına mıhına” cin fikir zamanlamalı bir taziye mesajı yayımlamakla, ne yazık ki “inandırıcılık” kazanılmıyor…
Tersine…
Arkada ancak “inandırıcılık” olduğu takdirde, söylenen sözün; yapılan “taziye”nin kıymeti harbiyesi oluyor.
İçeride ümüğü sıkılan muhaliflerin çilelerini görmezden gelmek gibilerinden bir zımni mutabakat karşılığında… geçmişin çileleri üzerinden sembolik taziye mesajları yayımlamak, inandırıcılığa hizmet etmiyor.
Çalakalem tercümeyle hemen… dostlar alışverişte görsün hesabına yapılan bu gösterişli jestler, “inandırıcı” olmak bir yana, büyük bir insanlık trajedisi üzerinden hatta “araçsal itibar kazanımına” indirgendiğinde, sadece “taviz” olarak algılanıyor.
“Taziye” / “örtülü özür” dünya kamuoyuna bu sebeple yetmeyecektir.
İlk tepkiler ortada.
Sembolik “taviz”le yetinmeyen Erivan’da ilk etapta Türk bayrağı yakıldı.
Ermenilerin hamiliğine soyunan Fransa’da Hollande, anında hemen Türk hükümetinin “taziye girişimini”, “yeterli bulmadığını” söyledi: “Zamanında ne olup bittiğini de söylemek gerekir” dedi: “Hafıza, özgürlük, gerçeği isteyen herkesin beklentisi soykırımın tanınmasıdır”…
Bir kez bu “taviz” verdiğinizde varacağınız yer, “soykırımın tanınması”ndan başka bir şey olmaz.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Mahruki yine yandı
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!