Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Otoriter rejimlerin üniversite rüyası
Her otoriter iktidarın rüyası üniversiteleri tam denetim altına almaktır!
Oysa üniversiteler, bilim, kültür, edebiyat ve sanat merkezleri olarak ancak özgürlük içinde gelişebilirler...
Bu nedenle de herhangi bir siyasal iktidarın veya katı bir ideolojinin emrine girdiklerinde solarlar...
Bu anlamda üniversiteleri siyasal ve ideolojik olarak denetim altına almak olanaklı değildir:
Çünkü siyasal ve ideolojik denetim altına aldığınızda, o kurum artık üniversite olmaktan çıkmıştır!
***
Otoriter iktidarlar üniversitelerden iki şey bekler:
1) Ekonomik ve askeri güçlerini arttırıcı katkılar.
2) Haklılıklarını kanıtlayacak, seçmen desteğini arttıracak, iktidarlarını pekiştirecek yaklaşımlar.
Oysa, özgürlükleri yok edilen üniversiteler, ancak özgür ortamda gelişebilecekleri için, her iki alanda da geri kalırlar...
***
Türkiye’de de üniversiteler, hem toplumu geri bıraktıran, hem de bunu yapan iktidarları da güçsüzleştiren bu ilkel yaklaşımdan çok çekmiştir:
Üniversitelere saldırıların üç kaynağı vardır:
1) Askeri darbeler.
2) Askeri darbelere ortam hazırlamak için kışkırtılan gençlerin şiddet eylemleri.
3) Demokrasiyi sadece kendi seçmenlerinin iradesi zanneden ve üniversiteleri de buna uymaya zorlayan sağcı iktidarlar.
Bir yandan askeri darbe dönemlerinin otoriter yönetimleri, öte yandan, askeri darbelere ortam hazırlamak için kışkırtılan öğrenci/gençlik terörü...
Sanki bunlar yetmiyormuş gibi bir de sağ iktidarların baskı ve müdahaleleri...
Türkiye’de üniversiteleri sürekli olarak yıpratmıştır:
Askeri ve sağ sivil iktidarlar, öğretim üyelerini üniversiteden uzaklaştırırken, siyasal ve ideolojik gruplar, özellikle de sağcılar, işledikleri cinayetlerle en değerli beyinleri katletmişlerdir!
***
Şimdi yeni bir Post Mortem Darbe dönemi yaşıyoruz:
Bu dönemde, artık öğretim üyeleri üniversiteden uzaklaştırılmakla kalmıyor, bildiri imzaladıkları için bile haklarında soruşturma açılıyor, doğrudan hapse de atılıyorlar.
YÖK Başkanı’nın açıkladığına göre, 2016-2017 akademik yılının açılışı, 18 Ekim’de, “Tek Adam Yönetimi”ni simgeleyen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda, bütün rektörlerin, üniversite yöneticilerinin ve başarılı öğrencilerin katılımıyla düzenlenen bir törenle yapılacak ve bu tören bir gelenek haline getirilecekmiş.
Bu kararı verenleri kutlamak gerek:
12 Eylül 1980 askeri darbe döneminde YÖK’ü kuran ve tüm üniversiteleri birbirine eşitleyerek ilkokul derekesine indiren Evren ve Doğramacı bile bunu akıl edememişlerdi!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!