Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Otoriter rejimlerin üniversite rüyası

13 Ekim 2016 Perşembe

Her otoriter iktidarın rüyası üniversiteleri tam denetim altına almaktır!
Oysa üniversiteler, bilim, kültür, edebiyat ve sanat merkezleri olarak ancak özgürlük içinde gelişebilirler...
Bu nedenle de herhangi bir siyasal iktidarın veya katı bir ideolojinin emrine girdiklerinde solarlar...
Bu anlamda üniversiteleri siyasal ve ideolojik olarak denetim altına almak olanaklı değildir:
Çünkü siyasal ve ideolojik denetim altına aldığınızda, o kurum artık üniversite olmaktan çıkmıştır!

***

Otoriter iktidarlar üniversitelerden iki şey bekler:
1) Ekonomik ve askeri güçlerini arttırıcı katkılar.
2) Haklılıklarını kanıtlayacak, seçmen desteğini arttıracak, iktidarlarını pekiştirecek yaklaşımlar.
Oysa, özgürlükleri yok edilen üniversiteler, ancak özgür ortamda gelişebilecekleri için, her iki alanda da geri kalırlar...

***

Türkiye’de de üniversiteler, hem toplumu geri bıraktıran, hem de bunu yapan iktidarları da güçsüzleştiren bu ilkel yaklaşımdan çok çekmiştir:
Üniversitelere saldırıların üç kaynağı vardır:
1) Askeri darbeler.
2) Askeri darbelere ortam hazırlamak için kışkırtılan gençlerin şiddet eylemleri.
3) Demokrasiyi sadece kendi seçmenlerinin iradesi zanneden ve üniversiteleri de buna uymaya zorlayan sağcı iktidarlar.
Bir yandan askeri darbe dönemlerinin otoriter yönetimleri, öte yandan, askeri darbelere ortam hazırlamak için kışkırtılan öğrenci/gençlik terörü...
Sanki bunlar yetmiyormuş gibi bir de sağ iktidarların baskı ve müdahaleleri...
Türkiye’de üniversiteleri sürekli olarak yıpratmıştır:
Askeri ve sağ sivil iktidarlar, öğretim üyelerini üniversiteden uzaklaştırırken, siyasal ve ideolojik gruplar, özellikle de sağcılar, işledikleri cinayetlerle en değerli beyinleri katletmişlerdir!

***

Şimdi yeni bir Post Mortem Darbe dönemi yaşıyoruz:
Bu dönemde, artık öğretim üyeleri üniversiteden uzaklaştırılmakla kalmıyor, bildiri imzaladıkları için bile haklarında soruşturma açılıyor, doğrudan hapse de atılıyorlar.
YÖK Başkanı’nın açıkladığına göre, 2016-2017 akademik yılının açılışı, 18 Ekim’de, “Tek Adam Yönetimi”ni simgeleyen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda, bütün rektörlerin, üniversite yöneticilerinin ve başarılı öğrencilerin katılımıyla düzenlenen bir törenle yapılacak ve bu tören bir gelenek haline getirilecekmiş.
Bu kararı verenleri kutlamak gerek:
12 Eylül 1980 askeri darbe döneminde YÖK’ü kuran ve tüm üniversiteleri birbirine eşitleyerek ilkokul derekesine indiren Evren ve Doğramacı bile bunu akıl edememişlerdi!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları