Ebru Kılıçoğlu

Mesele (21.11.2015)

21 Kasım 2015 Cumartesi

Yıllar önce “Olmak ya da olmamak” diyerek koymuş sorunu önümüze Shakespeare aslında. Gerçekten de söz konusu büyük takımların teknik direktörlüğü olduğunda bütün mesele gerçekten de bu! Fatih Terim’den boşalan “eleman” koltuğu Hamza Hamzaoğlu’na teklif edildiğinde, daha birinci günden, alınan tüm galibiyetlere, kupalara ve göğüse eklenen dördüncü yıldıza rağmen “olmayacağını” biliyorduk aslında. Kimimiz romantik bir temenni ile olmasını istedik, kimimiz ilk günden ortaya koyduğumuz “Olur mu hiç kardeşim, hayatta olmaz” iddiasının kanıtlanmasını bekledik.
Perşembenin gelişinin sinyallerini Hamza Hoca çarşambadan bile önce daha pazartesinden verdi halbuki.
Takıldığım nokta ne Hamza Hamzaoğlu’nun teknik bilgisi, teknik direktörlük tecrübesi, takımla ilişki kurma becerisinin ötesinde bir nokta. Bunların “olması” veya “olmaması” ayrı tartışmaların konusu artık.

Minnet ve tevazu
Mesele, en başta Hamza Hoca’nın bu koltuğu hak ettiğini kendisinin düşünmemesi. Hep kulübe, bu şansı ona verdikleri için “minnettar” olması. Gelirken de giderken de gösterdiği tevazunun altında belki de en başta kendisine “başardım ve aldım” iddiasını teyit edememesi.
Onu camia zaten sorgulayacaktı. Sonuçta, ağır koltuklar, dokunulmazlığı var gibi görünen ama aslında alabildiğine dokunulur mevkiilerdir. Öte yandan yaptığı her basın toplantısında, açıklamada altyazılarda hep o kişisel olarak sorguladı kendini. Belki Hamza Hoca biraz bekleseydi... Akhisar dışında başka takımlarda da kimseye değil ama kendine “rüştünü” ispat etseydi, belki sadece biraz sabretseydi, o zaman Galatasaray’ın ateşten gömleğini yanmadan giyebilir, o zaman “olabilirdi”.
Olmamak kolaydır. İşin zor olanı “olmak”. Çok iyi kalpli, değerli ve belki de Türk futboluna yön verecek insanlardan biri şimdi başka etiketlerle hayatına devam etmek zorunda. Olabilecekken olmamak durumunda! Bu hikâyedeki en acı mesele de bu aslında!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Eksik Galatasaray 24 Kasım 2024
Prens ve kral 20 Kasım 2024
Kimyasal bağ 11 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları