Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Marjinal Ekonomi Teorileri - 2
Sevgili,
Geçen pazar sana, Cahit Kayra’nın eşsiz ekonomi mizah kitabı “Marjinal Ekonomi Teorileri”nden bir bölümünü özetleyerek vereceğimi vaat etmiştim. Şimdi, “Hızlı Kentleşme ve Rant Ekonomisi” bölümüne özetle göz atalım:
“Bilindiği gibi Türkiye’de ciddi bir rant ekonomisi vardır. Burada asıl değerlenen topraktır ve toprak kıttır.
Ama bu konu ülkeyi bilen, bilmesi gereken fikir adamları tarafından eleştiriliyor. ‘Bunun sonu felakettir’ deniyor.
Oysa rant zenginlik alametidir. Nerede rantlar artıyorsa orada zenginlikler kendiliğinden artıyor demektir.
.....
Şimdi bu iş bilmem kaç yıl önce İngiltere’de başladı. Malthus, Ricardo, Adam Smith adlı bilginler çıktı. Bunlar her şeyi bilen insanlar ve zamanın işadamlarına yararlı salıklar veriyorlar. Nüfus artınca emek piyasasındaki rekabeti de biliyorlar. Onlar İngiltere’de madenlere kadınları çoluk çocuk sokup çalıştırınca sermayenin belli ellerde nasıl toplandığını anlatıyorlardı. İngiltere bunların yüzünden yüzyıl boyunca küçük çocukları madenlerde çalıştırıp zengin oldu.
***
Zamanlar değişti, maymunun gözü açıldı, bu tür sömürü yolu kapandı. Fakat Anglosakson dehası hemen çaresini buldu. Amaç nedir? Mali gücü belli ellerde toplamak... Madenlerle olmuyor. İşte o zaman ‘rant ekonomisi’ni icat ettiler. Kentlerde, hatta her yerde rant kaynakları icat edip paraları mıknatıs gibi oraya çektiler, erken davranan malı götürdü.
.....
Rant ekonomisini eleştiren görüşler komünist ve anarşist ruhlu bozguncuların görüşleridir. Rant bir toplumun refah düzeyinin anahtarıdır. Bu yüzden bu teoriyi geliştirmeyi görev bildik.
Osmanlı tarihi konusunda geniş ve ayrıntılı bilgilere sahip bir tanıdığımın görüşleri şöyledir:
‘Osmanlı’nın Batı karşısındaki geri kalmışlığının nedeni Anadolu toprağının verimsizliği, yetersizliğidir.’ Biz de bunu kabul ediyoruz ve teorimizi geliştiriyoruz. Bakın nasıl?
Anadolu toprağı verimsiz. Mademki Türkiye toprakları çok büyük ama verimsiz, bu toprakları değerlendirmenin yolu bulunmalıdır. Bu verimsiz toprak nasıl değerlenir? Yanıt son derecede basit ve anlamlıdır.
Anadolu topraklarında tarım yapmayacaksınız. Başka yöntem kullanacaksınız. Yani Konya ovasındaki toprakları oldukları yerden kaldırıp havaya dikeceksiniz. Bu kadar!
Kentli nüfusun artmasını istemiyor musunuz? Tamam o zaman o köylüyü alıp kente getirelim. Üstelik adam ya da kadın dünyayı görsün, gözü açılsın. O da varsın katılsın rant ekonomisine Gelişmiş olur böylece.
***
Şimdi çiftçiler gitti. Üretim yok. Dert değil ithalat yaparsınız. Amerika’dan buğday, Macaristan’dan şeker pancarı, İran’dan karpuz... Bunları yetiştirmek için o kadar gaileye gerek yok.
Ve elinizde bir hazine var. Uçsuz bucaksız, gerçi verimsiz gibi görünen milyonlarca hektar topraklar. Burada ne kadar çok bina yapılır, düşünebiliyor musunuz?
Sonra bir şey daha var. Şimdi Türkiye taahhüt işlerinde süper. Öyle müteahhitlerimiz var ki, dünyanın her yerinde marketler havaalanları falan yapıyorlar. Bu müteahhitlere bu toprakları ucuz fiyata verebiliriz, hemen ‘rant ekonomisi’ harekete geçer. Bir de bakarsınız ki, Konya ya da Eskişehir’de ellişer katlı binalar yükselmiş.
Yüzde şu kadar faiz, şu kadar yılda taksit maksit ödeme ile... Kelepir ki, insanlar, yerlisi yabancısı üşüşürler. Amerikan Federal Rezerv de sandık sandık dolar göndermez mi? Tabii reklamcılar da gazete sayfalarını televizyon ekranlarını doldururlar havuzlu site resimleriyle. Beri yanda Konya Belediyesi sınırlarını uzatır. Ruhsatlar gelir ki, ihya eder Konya Belediyesi’ni.
Böyle bir uygulamanın pek çok olumlu yan etkileri de olacaktır elbette. Vergi gelirleri artacak bütçe ferahlayacaktır. Ayrıca kentler de ferahlayacak, kentlerde yaşayanların bir bölümü Konya, Kayseri, Merzifon ovalarına akacak. Memleket bir anda göklere yükselecek.
...
Dünyada en kıt ve dolayısıyla en kıymetli şey topraktır. Öyleyse Türkiye bu bakımdan AB devletlerinin hepsinden daha zengindir. Bizde ne topraklar var... Git git bitmez, sat sat bitmez. Kısacası biz bu ‘rant ekonomisi’nin Türkiye’nin hızlı kalkınmasının teminatı olduğunu söylüyoruz. Çünkü kıt olan bu toprakları rant ekonomisi uygulaması ile çoğaltma imkânına sahip bulunuyoruz. Bu nedenle ekonomistlerimizin ‘rant kötüdür, zarardır’ falan filan iddialarını bırakıp, çalışmalarını bu olanaklar üzerinde yoğunlaştırmalarını (mesela daha çok yap-satçı yetiştirilmesi gibi) acizane salık veririm”.
***
Sevgili umarım kısaltırken, metnin bütün ruhunu öldürmemişimdir. Ama kısaca bir fikir vermek istedim. Cahit Kayra’nın “Marjinal Ekonomi Teorileri”nde daha neler var neler? Hem sana, hem herkese hararetle tavsiye ederim.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Albaya verilen ceza belli oldu!
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Teğmenlerin avukatlarından açıklama geldi!
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Özel görüşmenin ayrıntılarını açıkladı!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!