Hikmet Çetinkaya

AKP Hocaefendi’yle Barışır mı?

23 Ocak 2014 Perşembe

Sürekli soruyorlar... Neyi mi? Vallahi her şeyi; kısaca memleketin hallerini, olup bitenleri, TIR’ları, AKPcemaat arasındaki kıyasıya çatışmayı.
Kimi korkarak soruyor, Acaba dinleniyor muyuz diye, kimi korkusuz; “Dinleyen dinlesin istediği kadar, alnımız açık” diyor...
“Abi nasılsın, iyi misin?”
“İyiyim” diyorum. “Sen nasılsın?” Sesini biraz kısıp “Eh memleket gibi” yanıtını verip ekliyor:
“Abi bir şey soracağım...”
“Sor, dinliyorum.”
“Abi sence yakalanan bu TIR’ların içinde ne vardı?”
Gülüyor...
“Abi doğru söylemiyorsun!”
“O zaman sen söyle ne vardı!”
Devlet sırrı!”
İşi dalgaya vuruyor...
Ardından bir soru daha:
“Abi Başbakan Erdoğan’la cemaat barışır mı?”
“Sence barışır mı?”
“Yok abi barışmaz, iş çığırından çıkmış... Cemaat iyice sıkıştı ama pes etmez...”

***

Cemaat elbet pes etmez...
HSYK 1. Dairesi beş gün sonra ikinci kararnameyi çıkardı. 5’i başsavcı, 96 yargıçsavcı başka yerlere atandı. HSYK 16 Ocak’ta 20 savcının görev yerlerini değiştirmişti...
Can sıkıcı, insanın içini acıtıcı bir süreçten geçiyoruz ülke olarak...
Demokrasiyi ve özgürlükleri rafa kaldırdık, barış sürecini unuttuk bile...
Bakıyorum herkes mutsuz...
Soru şu:
Türkiye nereye koşuyor?
Başbakan sürekli komplo”dan söz ediyor, medya patronları canlı yayın araçlarını hazır biçimde tutuyor.
Polis, MİT, jandarma, savcı, durdurulan TIR’ların yanında birbirleriyle hesaplaşıyor...
Bir Casusluk davası var ki İzmir’de görülen, tam bir kara mizah!
Yahu bu kadar casus bir arada nasıl çalışır?

***

Salt cemaatin bankası değil, tüm bankalar şaşkın...
Dolar almış başını gidiyor!
Bu arada Adana’da generale TIR soruşturması açılırken, hemen yafta yapıştırılıyor:
“Bu general cemaatin koruması altındaydı!
Genelkurmay suç duyurusunda bulunuyor gazete ve muhabiri için...
Ortalık toz duman vallahi!
Okur telefonda soruyor:
“Abi CHP yerel seçimlerde ne yapar, İstanbul’u ve Ankara’yı alır mı?
Cemaat CHP
adaylarını destekler mi?” Cemaat 40 yıl boyunca tüm siyasal iktidarların yanındaydı hep...
Demirel, Özal, Ecevit, Çiller, Yılmaz, Bahçeli...
Belki unuttuklarım da var!
Şurası kesin:
“Özal ve Demirel döneminde güçlenen ilişkiler, AKP’yle 2002’de başlayan hükümet ortaklığıyla zirve yaptı...”

***

Ortaklık “van münit”le bitmişti...
17 Aralık 2013’e dek uzatmaları oynadılar.
İhaleye fesat karıştıranların, yolsuzluk yapanların, rüşvet veren ve alanların ülkesi oldu Türkiye...
Tarikatların egemen olduğu bir rejim...
Hukuk devleti sizlere ömür!
Yargı bağımsızlığı, demokrasi, özgürlük, evrensel hukuk!
Çeteler, baronlar, kumpaslar, faili meçhuller, katliamlar...
Yarın Uğur Mumcu’nun 21. ölüm yıldönümü!
Uğur Mumcu, tarikatçı yapılanmayı, çeteleri, mafyayı; cemaatlerin, şeyhlerin, siyasal iktidarlarla ilişkilerini, devletin duyarlı kurumlarında nasıl örgütlendiklerini yazmıştı...
Umudunu tarikatların oylarına bağlayan, kendini “sosyal demokrat” olarak tanımlayan bir parti, emek-sermaye çelişkisini savunmadan ne yerel seçim ne de genel seçimleri kazanabilir...
Yüzde 26’larda kalır!
O yüzden hiç kimse bana şu soruyu sormasın:
“Abi 30 Mart yerel seçimlerinde CHP oyunu artırır mı, büyük kentlerde (İzmir, Antalya, Mersin dışında) oyunu artırır mı” diye...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları