Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Derin Devletten Paralel Devlete...
AKP’nin 3 Kasım 2002 seçimlerinin ardından iktidara gelmesiyle başlayan “devlet” tartışmaları 12 yıldır devam ediyor.
İktidarın ilk aylarında “gizli ajanda” ülke gündemine oturdu. AKP’nin toplumla paylaşmadığı devleti kendince yeniden biçimlendirmeye dönük planlarının olduğu konuşuluyor, hükümet çevreleri bunu ısrarla reddediyordu. O günlerde “AB’ye giriyoruz” söylemleri her adımın anahtarıydı. Özellikle 2005 yılına dek yılda en az iki kez olmak üzere ortalama her mevsim AB’ye girdik
Devletin temel yapısında ciddi değişiklikler yaratabilecek adımlar eleştirildiğinde hükümetten hemen şu karşılık geliyordu:
“Bu yasa AB’ye uyum paketinin en önemli parçasıdır. Yoksa siz AB’ye karşı mısınız?”
Özetle AB şifresi her kapıyı açan bir araç haline gelmişti.
Hükümet siyasal hedefleri açısından AB’nin son kullanma tarihinin dolduğunu düşündüğü 2006’dan sonra tartışmayı başka bir zemine çevirdi. Artık gündemde demokrasiyi ileri götürme, devleti temizleme söylemleri vardı.
***
İleri demokrasinin Türkiye’yi geriye götürdüğü, devleti temizlemenin de neredeyse devleti bitirmeye kadar vardığı son yaşanan olaylarla birlikte biraz daha netlikle ortaya çıktı.
Devletin içinde paralel başka devletlerin olduğu, 2000’li yılların başında bu sütunlarda da sıklıkla dile getirilmişti. Zira hükümet iyi işleyen bir kurumun yönetimini ele geçiremeyince hemen o işlevi yürütecek tamamen kendi kontrolünde başka bir kurum oluşturuyordu. Eski kurum giderek işlevsizleşiyor, deyim yerindeyse “kurum bağlıyordu.” Eğer bu da yapılamazsa mevcut kurumun adında küçük bir değişiklik yapılıyor ve kamuoyuna şu söyleniyordu:
“Biz yeni bir yapı kurduk. Bu yüzden eskisinin hükmü kalmamıştır. Bütün çalışanlar bu kurumdan da çıkarılmıştır.
Acımasızca yapılan bu icraatla birlikte yepyeni kadrolar kuruluyordu.
Kamuoyunun yakından tanıdığı davalarda da “Derin devleti açığa çıkartıyoruz” söylemi birinciliği alıyordu. Hükümet koalisyonunun etrafındaki liberal halka, bu girişimi hükümet üyelerinden daha güçlü ifadelerle destekliyor, “Derin devletin ne kadarı ortaya çıkartılırsa kârdır” diyordu. O günlerde, yapılan operasyonların derin devleti bitirmekle hiç ilgisi olmadığını, tam aksine üzerinin örtüldüğünü söyleyenler de darbeciden çeteciye kadar her türlü suçlamanın hedefi oluyordu.
***
Bugünkü paralel devlet tartışmaları gösteriyor ki, yıllarca mevcut devlet çarkının içinde, etrafında bir dizi paralel devletçikler kurulmuş. Hükümetcemaat ayrımının yanında alt devletçikler de kurulmuş.
İktidar gücünü paylaşmak üzere kurulan koalisyon içindeki çatlağın açığa çıkmasını sağladığı bu yapılanmalar yeni bir barış havasıyla bir araya gelme noktasını aştı. Karşılıklı suçlamaların boyutu insana şunu söyletiyor: Türkiye çıkar amaçlı bir hükümet örgütü tarafından yönetiliyor!
Bu tabloda haklı-haksız, doğru-yanlış ayrımları ikincildir. Önümüzdeki üç seçimin birbirini tamamlayarak yeni bir iktidarın kurulması, aynı zamanda Türkiye’nin yeniden kurulması anlamına gelecektir.
Paralel devlet tartışmalarının önemli bir ayağını oluşturan yolsuzluk soruşturmaları da toplum katında şu sorunun daha yüksek sesle sorulmakta olduğunu göstermektedir:
Bu ülkeyi yönetecek başka bir parti yok mu?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı