Çiğdem Toker

El Kırmayın, Hukuk Devleti Olun

16 Şubat 2015 Pazartesi

Üniversite çağına gelmiş bir genç, neden psikoloji bölümünü seçer...
Herhalde insanlık dertleriyle dertlendiği için.
Yardım etmek istediği için. Sözüyle, dokunuşuyla iyi geleceğini düşündüğü için.
“Başka”, “iyi”, “güzel” bir Özgecan olduğu için.
Gözlerimizin içine içine, adının anlamları gibi bakan Özgecan, bu hayalini gerçekleştireceğini sanacak kadar ümitliydi bu ülkeden.
Ölü çocuklar albümüne eklenmek oldu kaderi.
Kızım olacak yaştaydı.
Yastayım.

***

Yas ile öfkeden boğulacak gibi olan binlerce kadını “ferahlatan” bir gelişme oldu dün.
Başbakan, kadına uzanan elleri kırmaktan söz etti.
Hele Yüce Divan oylamasından birkaç gün önce, caydırıcı bir ses tonu, kararlı yüz ifadesiyle, “Hırsızlık yapanların kolu kesilir” deyişi hafızalarda taptazeyken, etkisi çok daha güçlü oldu.
Ki, o gün bu gündür, cümle hırsızlar, -bir kısmı Başbakan’ın sözünü ikiletmeyen değerli parlamenterler sayesinde- ibreti âlem için, kesik kollarla aramızda dolaşmaktadır...
Özgecan’ın katillerinin elinin kırılacağından çok korkan potansiyel tecavüzcüler ise bir köşede tir tir titremektedir.
“Bir ferahlık şelalesi” ki sormayın...
Memleketin her “erk”inden kadına saygı akıyor, akıyor akıyor...
Gezi’de polis otolarına “çekilen” genç kızları taciz eden Türk polisinin isimleriyle teşhir edilip, görevden el çektirildiği, sonra da ellerinin kırıldığını nasıl unuturuz...
Ne üç yaşında çocuk, yahut engelli demeden uçkur çözen tecavüzcülere kararlar dolusu iyi hal indirimi veren yargıçlar bu ülkede yaşıyor; ne de yargıçların “iyi hal indirimi” verirken baktığı ceza kanunlarını da bu ülkenin erkek parlamentosu, erkek iktidarı, erkek “yürütmesi” çıkarıyor.
Çok tık alsın hesabıyla tecavüz haberlerinin detaylarını ayrı dosyalara dönüştürüp özel linkler oluşturan, tecavüzcünün sorunlarını haberin içine katarak “medikalize” edip meşrulaştıran medya da bizimki değil Allah’tan.

***

Evet “kadına uzanan elleri kırarız” dedi ve bütün kadınların yüreğine su serpti Başbakan.
Son iki yıldan seçilmiş şu dört haber, başka bir ülkenin başka bir iktidarı altında yaşandı çünkü:
-Temmuz 2013: Dikmen’deki Gezi protestolarında gözaltına alınan yüksek lisans öğrencisi E.K. gözaltı sırasında POLİSLER tarafından tacize uğradığını iddia ederek, suç duyurusunda bulundu.
E.K. “Polislerden biri üzerime oturdu, biri göğsümü elledi. Akrep içindeki cinsel taciz ve şiddet 1-1.5 saat sürdü” dedi.
-Mayıs 2014: Esenyurt’ta 3 YAŞINDAKİ küçük kız çocuğuna tecavüz ederken yakalanan S.A’ya, mahkeme üst sınırdan 15 yıl ceza vermesi gerekirken, iyi halden 2 yıl 4 ay ceza verdi.
-Ocak 2015: Alanya’da 15 YAŞINDAKİ Alman öğrenciye masaj salonunda tecavüz ettiği öne sürülen işletmeci B.K’ye, ‘reşit olmayanla cinsel ilişki’ suçundan 3 yıl hapis cezası verildi. Sanığın sabıkasız olmasını ve mahkemedeki iyi halini göz önünde bulunduran mahkeme heyeti, cezayı 2 yıl 6 aya indirdi.
-Şubat 2015: Silvan’da, ZİHİNSEL ENGELLİ S.B’ye tecavüzden yargılanan 2 sanığa 18’er yıl ceza veren mahkeme heyeti, sanıklara iyi hal indirimi yaptı.
Ezcümle Sayın Başbakan, el kırmanızı bekleyen yok sizden.
“Bir şey” yapmak istiyorsanız, tacizci polisleri korumaktan, tecavüzcülere “iyi hal indirimi” garantisini kaldırmaktan başlayabilirsiniz.
Ötesine, ne eliniz, ne de dualarınız yeter...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hoşça kalın 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları