Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Paket: Sivil Sıkıyönetim

12 Şubat 2015 Perşembe

AKP otoriterleşme yolunda, askeri darbe dönemlerinde yapılanlardan daha beter adımlar atıyor...
Son örnek, “İç Güvenlik Paketi
denilen yasa tasarısı...
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Metin Feyzioğlu’nun deyişiyle bir “Sivil Sıkıyönetim Yasası”.

***

Tam genel seçimler öncesi AKP iktidarının, temel hak ve özgürlükleri son derece kısıtlayıcı ve sınırlayıcı bir tasarıyı gündeme getirmesi, muhalif duygu ve düşüncelerin seçimleri etkilemesini önlemek amacını da taşıyor.
Öyle anlaşılıyor ki AKP iktidarı, her türlü barışçı ve demokratik toplumsal muhalefet eylemlerinden çok korkuyor:
En temel hak ve özgürlükler arasında bulunan, hem Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hem de bizim anayasamız tarafından güvence altına alınan “gösteri hakkı” bastırılmak isteniyor...
Bu nedenle de barışçı ve demokratik olan her türlü gösteri bile, adeta “molotofkokteyli” ile özdeşleştirilerek mahkûm ediliyor.

***

“Molotofkokteyli” ve “taşlı sopalı saldırı” konusunda Feyzioğlu şunları söylüyor:
“Mevcut kanunlar, zaten bunların silah olarak değerlendirilmesine izin vermekte ve meşru müdafaa durumunda orantılı güç kullanılması yetkisini tanımaktadır. Dolayısıyla ‘molotofkokteylini silah olarak düzenliyoruz’ gibi cümleler fiili sıkıyönetimi meşrulaştırmayı perdeleme, gizleme cümleleridir.
Çarpıcı gerçek, bu yasa teklifi ile Yargı, yürütme ile birleştirilmektedir...
Bu yasa teklifi ile Magna Carta’nın bile bazı yönleri ile gerisine düşülmektedir.”

***

Feyzioğlu valilere soruşturma yetkilerinin verilmesi konusunda da şöyle diyor:
“Dünyanın hangi demokratik ülkesinde yargının soruşturmaya ilişkin yetkilerinin valiye devredilmesi suretiyle terörle mücadele edilmiştir?
Bizim terörle mücadele için ihtiyacımız olan demokrasidir, insan hak ve özgürlükleridir.
Demokrasiyi askıya alarak terörle mücadele edilmez. Terörün ocağına biraz daha odun atılır.”

***

İşin üzücü yanı, bu yasa ile Türkiye’nin 70 yıllık Çok Partili Düzen birikiminin çöpe atılmasıdır, Feyzioğlu bu konuyu da şöyle dile getirmektedir:
“Bu yasa tasarısı ile Türkiye’nin demokratikleşme yolculuğunun bütün durakları ve bugüne kadar çekilen ıstıraplarla sağlanan gelişmeler hiçe sayılmaktadır.”

***

Atılan adımın en vahim tarafı ise önümüzdeki seçimleri etkilemeye yönelik olmasıdır...
Kılıçdaroğlu bu nedenle “Direnme hakkı”ndan söz eden sert eleştirilerini dile getirmektedir!
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları