Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Erdoğan’ın NATO karnesi
NATO’nun Londra zirvesine dair
iktidar cephesinden yapılan değerlendirmeler çok çarpıcı. Özetini ise AKP Genel
Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş yapmış: “Cumhurbaşkanımız
dünyadaki egemen güçlere karşı meydan okuyor!”
Peki, öyle mi? Erdoğan egemen
güçlere karşı meydan mı okudu?
Londra’da sıfır kazanım!
Türkiye’nin Londra zirvesinde iki
hedefi vardı: 1. Bizzat Erdoğan’ın ifade ettiği
gibi NATO, YPG’yi terör örgütü olarak kabul etmezse, Türkiye NATO’nun
Baltık savunma planını veto etmeyi sürdürecekti! 2. AKP
hükümeti müttefiklerinden Suriye’de güvenli bölge konusunda siyasi ve mali
destek istiyordu.
Meydan okumayı geçtik, zirveden kazanım
elde edilip edilmediğinin somut göstergesi bu iki talep için NATO üyelerinden
bir destek alınıp alınmadığıdır. Bakalım:
NATO Genel Sekreteri Jens
Stoltenberg: “Türkiye Baltık planına yönelik engellemeyi kaldırdı.
YPG’nin terörist olarak tanımlanması konusu zirvede görüşülmedi.”
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar:
“Nihai noktada mutabakat sağlanamadı. Terörle mücadele konusunda yalnız
bırakıldık.”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan:
“İsim vermeyeceğim, sadece bir ülke ‘Size (güvenli bölge
konusunda) gerekli desteği vereceğiz’ dedi.”
Sonuç ortada!
Tersine imza
Aslında Erdoğan’ın toplamda
tüm NATO karnesi bu şekildedir.
Londra’ya giderken “YPG’yi terör örgütü
kabul etmezlerse, Baltık planını veto edeceğiz” deyip, YPG terör örgütü
ilan edilmediği halde Baltık planını kabul etmeleri kimseyi şaşırtmasın.
Daha önce de Danimarka Başbakanı Anders
Fogh Rasmussen’in adaylığına karşı çıkıp ardından NATO genel
sekreterliğini onaylamamışlar mıydı?
Hatta en vahimi, “Ne işi var NATO’nun
Libya’da?” diye tepki gösterdikten kısa bir süre sonra “NATO Libya’nın
Libyalılara ait olduğunu tespit ve tescil etmek için oraya gitmelidir” diye
bir gerekçe üreterek Libya’yı bölen haçlı harekâtına dahil olmamışlar mıydı?
Geçelim ve asıl meseleye gelelim:
NATO nedir?
Genellikle şöyle bilinir: “NATO Sovyet
Rusya tehdidine ve Varşova Paktı’na karşı bir askeri savunma örgütüdür.”
Bu tanım üç kere yanlıştır: 1. NATO
savunma örgütü değil, saldırı örgütüdür. 2. NATO 1949’da,
Varşova Paktı ise 1955’te kurulmuştur. 3. NATO sadece askeri
bir örgüt değildir, ondan daha önce ve önemli olarak siyasi bir örgüttür.
Ve bu özellikleri nedeniyle NATO, ABD’nin
Avrupa’yı denetim altında tutma ve üye ülkelere Amerikan çıkarlarını kabul
ettirme örgütüdür.
İşte Gladyo ve türevi örgütler bu nedenle
NATO ülkelerinde vardı, vardır!
Çok merkezli dünya ve NATO
Fakat NATO, ABD hegemonyasının zayıflaması
ve dünyanın iki kutupluluk halinin çok merkezli bir yapıya dönüşmesi nedeniyle
önemini kaybetmektedir. Avrupa ülkeleri, bu yeni dünyanın gereği olarak, daha
bağımsız hareket etmeye çalışmaktadır.
İşte ABD ile AB arasındaki Avrupa ordusu,
İran’la nükleer anlaşma, savunma harcamalarına ayrılan pay konusu; ABD ile
Almanya-Fransa ikilisi ve Türkiye arasında Rusya’yla ilişkilere bakış farkı
konusu; ABD ile Almanya arasındaki Kuzey Akım-2 projesi konusu; ABD ile Türkiye
arasında S-400 ve Türk Akımı projesi konusu; ABD hegemonyasının zayıflaması ve
beş merkezli yeni bir dünyanın kurulmakta olmasıyla doğrudan ilgilidir.
Dünya egemenliğini kolayca devretmeyecek
ABD için NATO öyle kolayca vazgeçilecek bir örgüt değildir. ABD mümkün
oldukça, bu örgütü “transatlantik” ittifakı sürdürebilmek için
kullanacaktır.
İşte son Londra zirvesi bu nedenle
kritik önemdeydi.
NATO’nun yeni hedefi: Çin
Ve o öneme uygun olarak NATO ilk
kez Çin’i “risk potansiyeli” tanımlayarak ve resmi olarak bir belgesine dahil
ederek, fiilen hedef düşman ilan etti.
Böylece önümüzdeki 30 yılı Çin-Rusya
işbirliğine karşı mücadele dönemi olarak gören ABD, bunu NATO’ya da kabul
ettirmiş oldu.
İşte Ankara’nın NATO’da bir kazanım elde
edip etmediği aslında bu gerçeğe bakılarak incelenmelidir. O halde olan
şudur: Ankara, Suriye’de işbirliği yaptığı Rusya’yı Baltık’lardan
tehdit eden bir planı ve ekonomi çıkarlarının bulunduğu yeni dünyanın öncü
kuvveti Çin’i hedef alan bir belgeyi imzalamıştır!
Önemle belirtelim: ABD’nin Çin-Rusya ittifakına karşı başarı şansı olmadığı koşullarda Amerikan gemisinde kürek sallayan, gemiyle batar!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
Mezhep çatışması değil insanlık suçu
-
Emekliye bayram ikramiyesi ne kadar olacak?
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
-
Trump döneminde ABD ve dünya nereye gidiyor?
-
Yurttaşın Ekonomi Çığlığı:
En Çok Okunan Haberler
-
İmamoğlu ve Candaş Tolga Işık arasında diploma diyaloğu
-
Küçükkaya'dan 'ROK' krizine yeni yorum!
-
Sürücüler dikkat! Beyaz far tarihe karışıyor...
-
'Canından bezdirdiler, istifa etmek zorunda kaldı'
-
Başsavcılığın acelesi var!
-
'Son kabadayı' olarak biliyordu: Koğuşunda ölü bulundu
-
Erdoğan'dan flaş 'DEM Parti' açıklaması
-
Acun Ilıcalı'dan 'İmamoğlu' açıklaması
-
İmamoğlu'na üçüncü 'salon' engeli!
-
Son seçim anketinde büyük fark