Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Top Oyunu
HİÇ hoş olmayan, hatta endişe veren işler oluyor Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde. Futbolcuların ara sıra yabancı takımlarla top oynayabilmeleri ya da oynayamamaları gibi pek ciddi olmayan bir nedenle: Avrupa Birliği ve onun yönünde davranan uluslararası federasyonlar KKTC’nin dış sportif etkinliklerini yasaklayarak gençleri sporculuğun bu yönünden yoksun bırakıyormuş, hatta onlarla top oynayanlara ceza veriyormuş. Bu durumu düzeltmek isteyen KKTC’deki federasyon Güney Kıbrıs Rum Devleti’nin, yani namı diğer Kıbrıs Cumhuriyeti’nin işini kolaylaştırarak o kesimdeki takımların içine girip uluslararası düzeyde top oynamak zevkini tadacakmış.
Bu ne biçim iştir? Devletin Cumhurbaşkanı bu tutumu yanlış bulduğu ve federasyonun kararını geçersiz saymak istediği halde, bir bakıyorsunuz durum değişmiş ve herkes bayram etmekte: Böylece Güney Kıbrıs, Kuzey’in futbolcularını bağrına basarak KKTC’nin bu zamana kadarki tutumunu anlamsız duruma getirmeyi başarmış oluyor. Kıbrıslı Türk futbolcular top oynayacak, federasyonları Cumhurbaşkanı’nın tavrına kafa tutmuş olmakla şişinecek, Avrupa Birliği KKTC’yi Güney Kıbrıs içinde eriterek sonuçta Ada’yı hiç değilse bir ucundan kendi amaçlarına uygun bir duruma getirmiş olmanın başarısını kutlayacak. Demek ki Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı bir zamanlar sergilediği tutumu yeniden uygulamakta ve Kıbrıs konusunu Türkiye Cumhuriyeti’nin geleneksel çizgisine ve Kıbrıs Türklerinin Rum buyruğu altına girmemek iradesine ters düşmektedir.
Olacak iş mi? Kıbrıs politikamızın baştan beri olduğu gibi “anavatan”la “yavru vatan” arasında uyumlu biçimde yürütülmesinden artık vazgeçilmekte midir? Politikayı uyum dışına çıkarıp ikircikli duruma getirmek başkalarının oyunlarına kolayca razı olmak demektir. KKTC’nin tutumunu zayıflatmak ve futbol oynayacak olanların sabırsızlığına alet olmak Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışmaz. Federasyonun özerkliği devletin varlığını tehlikeye atacak biçimde kullanılamaz. Bu yalnız sporda değil, etnik sorunlarda da göz önünde tutulması gereken temel bir ilkedir. Özerklik ancak iyi belirlenmiş konularda geçerli olabilir. Dolayısıyla konunun Ada’daki yerli federasyonla Ada’nın Cumhurbaşkanı arasında yeniden görüşülmesi ve hatadan dönülmesi gerekir.
Kıbrıs davası Başbakan Erdoğan’ın ve yerel futbol federasyoncularının küçük hesaplarına ve top düşkünlüklerine feda edilemez. Rum formasıyla sahaya çıkmazlarsa çatlayacaklar mıydı bu beyler?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı