Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

D-avutoğlu!

28 Ağustos 2014 Perşembe

Başbakan tarafından AKP’nin genel başkanlığına ve başbakanlığa atanan Ahmet Davutoğlu yeni göreve ilk günden ısınmış görünüyordu.
Delegelerin tümü tarafından tek aday olarak gösterilen Davutoğlu, AKP’nin 1. Olağanüstü Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, Erdoğan’la birlikte Türkiye’yi yeni maceralara sürüklemeye aday olduğunu açıkladı.
Erdoğan’ın ne diyeceği daha önce dediklerinden belliydi. Davutoğlu’nun nasıl bir portre çizeceği merak ediliyordu. Sürpriz yok; o da Dışişleri Bakanlığı dönemindeki hayallerini Başbakanlığa taşıyacak.
AKP iktidarının ilk yıllarında AB’ye giriş modaydı. Yılda ortalama iki kez AB’ye giriyorduk. 2002 yılı kasımından 2005 yılına kadar bu girişler devam etti. Atılan her adım AB’ye girişin bir parçası olarak sunuluyordu. AKP’nin o günlerin güç dengeleri içinde dokunmakta zorlandığı her konu, “AB süreci için şart” koduyla gündeme geliyor ve geçiyordu.
Bugünkü moda ise şu:
Yeni Türkiye...
Atılan her adım yeni Türkiye’nin parçası... Dünkü kongre de AKP’nin tam ve yarı resmi yayın organları tarafından, “yeni Türkiye’nin doğumu” olarak sunuldu.

***

Öyle anlaşılıyor ki, görünür gelecekte sürekli doğum yaşanacak.
Bu doğumun nasıl olacağına ilişkin icat edilen sözlerden biri şu:
Restorasyon.
Davutoğlu da 6 temel alanda restorasyon yapılacağını söyledi. Restorasyonun sözcük anlamı şöyle:
“Eski bir yapıda yıkılmış, bozulmuş olan bölümleri aslına uygun bir biçimde onarma.”
Erdoğan-Davutoğlu ikilisinin böyle bir hedefi mi var? Yani devletin içinde eskimiş olan yapıları aslını koruyarak inşa etmek mi istiyorlar?
Hayır, tam tersine her fırsatta mevcut sisteme ait olan ne varsa kötülüyor ve yenisini yapacaklarını söylüyorlar.
Neden böyle bir söyleme sarıldılar?
Çünkü 12 yıllık iktidar dönemlerinde kendi yerlerini sağlamlaştıracak adımlar dışında Türkiye’yi olumlu bir yere getirdiklerine ilişkin söyleyebilecekleri bir şey yok. Son bir haftaya bakarsanız tablo şu:
Geçen hafta genel seçim yapılmış. Cumhurbaşkanı ve Başbakan başka kişilermiş, Erdoğan ve Davutoğlu ilk kez iktidara geliyorlar ve yapacaklarını anlatıyorlar!

***

12 yıl tarihimizin değişik evreleriyle karşılaştırılabilir. Örneğin 1920-1932 yılları arası düşünülürse; Atatürk bu zaman diliminde bir Kurtuluş Savaşı örgütledi, kazandı. Bir Meclis kurdu, kurumlaştırdı. Bir ulus inşa etti, 10’a yakın devrim gerçekleştirdi.
Bunlar ne yaptı?
Atatürk’ün yaptıklarını güçleri yettiğince yıpratmaya, erozyona uğratmaya çalıştılar.
Bir örneği Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ).
Atatürk’ün 1925’te bozkırın ortasında kurduğu bu çiftlik arazisinin ortasına kendilerine göre bir saray yaptırdılar. Üst katta Erdoğan oturacak, alt katta Davutoğlu...
Davutoğlu’nun dünkü konuşmasının dış politikaya ilişkin bölümleri bugüne kadar yaşananlardan ders alınmadığını gösteriyordu. Tüm kardeş ülkeler bizi bekliyor, tüm coğrafyayı kapsam içine alacağız... Bunları özetledikten sonra doğru bir cümle kullandı, şöyle dedi:
“Biz bir rüya görüyoruz...”
Devamındaki cümlelere bakılırsa rüya oldukça pembe ama, gerçekler ortada...
Aralık 2013’te bütçe görüşmelerinde Davutoğlu’nun başındaki “D”yi atsak abartmış olmayız demiştik. Davutoğlu da tepkisini abartmış, bizim soyadımıza da gönderme yapıp kızgınlığını ifade etmişti. Dünkü konuşması bizde yine benzer durumu anımsattı ama, yine de geleneği bozmayalım...
Yeni Başbakan’a 30 günlük kredi açıp, bu koltuktaki görünümünü bir ayın sonunda paylaşalım...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umut ve mücadele! 21 Kasım 2024
Yine yeniden BOP! 20 Kasım 2024
Çekin elinizi! 19 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları