Yazgülü Aldoğan

Sevinmek, gülmek haram bize!

22 Eylül 2018 Cumartesi

Dolar niye çıkıyor söyleyeyim mi? Ülkemde hukuk kalmadı da ondan! Ekonomik krizin asıl gerekçesi ne, onu da söyleyeyim mi? Tek adam ve damat rejiminin sadece yürütmeye değil; yargı, yasama ve medyaya hâkim olmasının getirdiği hukuksuzluk, güvensizlik, korku ve kaostan! Ama en önemlisi yargının teslim alınmış olması. Vicdanlı bir hâkim hukuki bir karar verip Saray’ın kızdığı birilerini serbest bırakırsa anında tenzili rütbeyle sürülüyor, son örnek serbest kalan avukatların birkaç saat sonra tekrar tutuklanması!

***

Aynı şey Enis Berberoğlu’nun da başına gelebilir! Casusluk iddiasıyla bir yılı aşkın süredir cezaevinde tecritte tutulan CHP milletvekili, gazeteci Enis Berberoğlu’nun perşembe gecesi Yargıtay’dan gelen tahliye kararı ilk başta hepimizi sevince boğduysa da hukukçular kararın bir hukuk skandalı olduğunu görmekte gecikmedi. Avukat Hareketi’nin İstanbul Barosu Başkan adayı Başar Yaltı, mütalaasında bu tehlikeye dikkat çekti: Yargıtay’ın Berberoğlu’na verilen cezayı onadığına, ancak onun milletvekili olduğunu hatırlayıp salıverilme kararı verdiğine işaret eden avukat Yaltı, “Genel Kurul’da milletvekilliği düşürülürse tekrar hapse girer” derken, “Milletvekili olduğunu niye şimdi hatırlıyor, 14 ay 6 gün boşu boşuna, üstelik suçlu bile olsa açık cezaevinde yatması gereken süreyi tecritte yatırarak ikinci bir ceza veriyor” diye sordu.

***

Şimdi ne olacak? Mahkeme kararı Meclis’te okunduğu an Berberoğlu’nun milletvekilliği düşecek! Berberoğlu daha yemin etmedi, salı günü Meclis’e gidip yemin edebilir, ya ardından karar okunursa? Meclis Başkanı Yıldırım’ın Berberoğlu’nu arayıp geçmiş olsun demesine en güzel yorum Av. Aslı Kazan’dan geldi: “Kurtla beraber parçalayıp kuzuyla beraber ağlamak!”
Mahkeme kararı Meclis’e daha geç gelirmiş, hatta okunmayabilirmiş? O arada Berberoğlu bir iki ay milletvekilliği yapabilirmiş; ya da.. Ya da Meclis Başkanlığı kararı okutmayabilir, Demokles’in kılıcı gibi, tepesinde sallandırabilirmiş! Uslu dur yoksa karar okunur! Bu koşullarda ne dolar düşer, ne ekonomi düzelir, çünkü demokrasi ve hukuk her şeydir!

***

Beni internetten okuyamıyor, kâğıtta yazmam lazım dediğim, 20 yaşında saçına ak düşmüş 259 HHO öğrencisi tutuklum meğer cezaevinde de okuyamayacakmış beni; çünkü Cumhuriyet gazetesi almalarına izin yokmuş. En son müzik dinledikleri transistörlü radyolarını almışlardı ellerinden ve bitmedi, Açık Öğretim’e yaptırdıkları kayıtlarını sildirmişler! Atatürk’lü bayrak astıkları için yedikleri dayak da cabası!
Yazacak o kadar çok şey var ki, tahtakuruları ve uçakla ilgili yazım pek ironikti ama sıra gelmedi, oysa burada kara mizahtan vazgeçmeyecektim, ne ki mizahı kalıyor, hep kara düşüyor kısmetimize. Sahi Berberoğlu’nun tahliyesi, uçak hikâyesini unutturmak için miydi?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları