Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

24 Haziran’ın getirdikleri

29 Haziran 2018 Cuma

Bugün derinliğine özel analizlere devam etmeden önce hızlı bir envanter yapmak istiyorum.
1) “Bu kez kazanacağız” umuduna kapılan seçmende büyük bir düş kırıklığı.
2) CHP ve İnce tarafından yarı yolda bırakıldığı düşüncesi ile, demokrat seçmende CHP liderliğine ve Muharrem İnce’ye karşı bir öfke.
3) Sandıklara ve oylara yeterince sahip çıkılamadığı, sonuçların gerçekleri yansıtmadığı konusunda bir düş kırıklığı.
4) AKP’nin hem Anayasa’nın eşitlik ilkesine hem de şeffaf ve adil bir seçim ilkesine aykırı olan yeni Seçim Yasası ile ve Olağanüstü Hal koşullarında, baskı altında, Parti Devleti haline gelmiş olan Devlet denetiminde yapılan seçimlerden dolayı, Demokratik Rejime ve seçimlere karşı olan güvenin sarsılması.
5) AKP’nin oy kaybettiğini görerek, MHP ile yaptığı ittifak sonucunda, Meclis’te bu ittifak aracılığıyla, zaten ona hep koltuk değneği olmuş olan MHP ile birlikte çoğunluk kazanması; yani yüzde on seçim barajını arkadan dolanan ve Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olan seçim yasasının izin verdiği “ittifak” manevrasının başarıya ulaşması.
6) AKP/Erdoğan-MHP/Bahçeli ittifakının, İYİ Parti’nin kuruluşunu ve seçime katılmasını önleme stratejisinin, CHP ve Demokrat Milliyetçi taban tarafından engellenmesi, böylece iktidarın en önemli stratejilerinden birinin iflası.
7) Akşener’in Türkiye’deki siyasette yeni bir lider olarak ortaya çıkması.
8) İYİ Parti/Akşener aracılığıyla Milliyetçi siyasal çizginin önemli bir bölümünün, Demokrat nitelik kazanması.
9) İYİ Parti’nin Milliyetçi siyaset ile, Orta Sağ arasında bir köprü niteliği kazanması ve AKP’den taban kazanması.
10) AKP/Erdoğan-MHP/Bahçeli ittifakının, HDP’yi baraja takarak, havadan 70-80 kadar sandalye kazanma stratejisinin iflası.
11) Kürt kökenli siyasal çizginin temsilcisi olan HDP’nin, teröre karşı olan ve Türkiye’nin genel sorunlarına eğilen bir parti kimliği ile yeniden tanımlanması.
12) Demirtaş’ın HDP’yi PKK teröründen ayrıştıran ve sol siyasetin temsilcisi yapan liderliği ve bu liderliğin “Hapisten” yaptığı kampanyadaki başarısı.
13) Batılı seçmenin HDP’ye destek vererek bu partiyi, etnik bağnazlıktan öte bir yaklaşımla, ülke sorunlarının geneline yönelik bir strateji izlemeye yöneltmesi.
14) Saadet Partisi’nin, din çizgisinde siyaset yapan bir partinin de Demokrat değerlere katılabileceği konusunda, (AKP/Erdoğan iktidarının kötü örneğine karşın) bir örnek vermesi.
15) CHP’nin ve CHP’li seçmenin sadece kendi partisi için değil, tüm ülkedeki demokrasi adına İYİ Parti ve HDP’ye de gerekli desteği vermesi, böylece partinin Demokrat kimliğini pekiştirmesi.
16) Muharrem İnce’nin yeni bir siyasal lider olarak parlaması ve seçmene umut vermesi.
17) AKP/Erdoğan iktidarının tek başına Meclis’teki çoğunluğunu kaybetmesi ve tabandaki erimenin seçim sonuçlarına yansıması.
18) AKP/Erdoğan iktidarının MHP/ Bahçeli çizgisine mahkûm olması.
19) Erdoğan’ın bütün baskılara ve adaletsiz yarışa karşın ancak ilan edilebilen yüzde 2.5 puan ile seçilebilmiş görünmesi.
20) Ve bence en önemli sonuç: Ülkenin neredeyse yarısının, müthiş bir Demokrasi Bilinci geliştirerek sandıklara sahip çıkması.

***

DİREN DEMOKRASİ!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları