DİHA ve JİNHA çaşışanları kararlı... ‘Gerçeği yazma aşkımız ölmez’

DİHA İstanbul Bürosu Haber Şefi Zuhal Atlan, 2 yıl kadar çalıştığı ana akım medyanın Roboski Katliamı’nı vermemesi üzerine DİHA’da çalışmaya başladığını söyledi. Atlan, şöyle devam etti: “Ben gazeteciliği ana akım medyada öğrenmedim, DİHA’da öğrendim. DİHA’da haber yapmayı öğrenmenin yanında, dayanışmayı öğreniyor insan. Bürolarımızda mutfağımız var. Yemeğimizi, çayımızı kendimiz yapıyoruz. Tüm işler hep beraber yapılıyor. Dayanışma duygusu ise her zaman ön planda.”

Kapatılma kararının ardından Taksim’de bulunan bürolarında buluştuklarını anlatan Atlan, “Kaygılı bekleyişten ziyade işimizi nasıl yapmaya çalışacağımızı konuştuk. İşlerin aksamamasını konuştuk. Gerçekleri yazma aşkımızı öldüremeyeceklerini konuştuk. Gazeteciler bugün kapatılma kararlarına karşı susarlarsa, yarın onların başına da geleceğini bilmelidirler. Sahip çıkılmazsa, bu ateş onları da yakacak” dedi.

‘Umudumuzu yitirmedik’

Ajansta muhabir olarak 5. yılını tamamlayan Yasin Kobulan ise DİHA’nın bir yaşam alanı, mücadele alanı olduğunu söyledi. Kobulan, “Zaman zaman arkadaşlarımızla, ‘Ana akım medyaya gidersek nasıl haber yapacağız’ diye konuşuyoruz. Bizler ana akım medyada yapamayız. Egemenlerinin dilini kullanamayız” dedi. Çalıştığı ajansın kapatılmasının üzücü olduğunu vurgulayan Kobulan, umudunun yok olmadığını da kaydetti. Ajansın mekanının, isminin değişebileceğini ama yapacakları işin değişmeyeceğini söyleyen Kobulan, işsiz kalmasının kendisinde ekonomik bir kaygı yaratmadığı dile getirdi ve ekledi: “Baktığımızda her gün bir yoksulluk ve işsizlik oranı açıklanıyor. İnsanlar çöplerden yiyecek topluyor. Böyle bir ortamda ekonomik bir kaygı yaşamak bana basit bir düşünce gibi geliyor.”