Her zaman genç, her zaman sakıncalı
Rock müziğinin en önemli isimlerinden Cem Karaca, ölümünün 14. yılında birçok etkinlikle anılacak. Cem Karaca’nın güçlü sesi, benzersiz yorumculuğu ve yol gösteren müziği, onun hakkındaki karalamaların anlamını yitirdiği yerdir.
Benden birkaç yaş büyük bir abimiz vardı mahalleden, solcuydu, bize kitap tavsiye eder, ne zaman sıkılsak dertlerimizi dinlerdi. Bir de Cem Karaca dinlerdi. Askeri darbe olduktan sonra kütüphanesinden bazı “sakıncalı” kitaplarla beraber Cem Karaca plaklarını da “ıslak ıslak” gözlerle kırıp yakmıştı. Anladık ki, aynı Marks, Stalin, Nazım Hikmet ve Mahir Çayan kitapları gibi tehlikeliymiş, Cem Karaca plakları da!
Zaten bir süre sonra da Karaca’nın 12 Eylül generalleri tarafından vatandaşlıktan çıkarıldığını gazetelerden okumuş, arada bir Almanya’daki haymatlos hayatından ufak tefek haberler alır olmuştuk.
Yabancı Rock’n Roll şarkılarını taklit ederek başlayan sahne sürecinde, Apaşlar ve Ferdy Klein Orkestrası ile devam ederken Türkçe sözlü bestelere ve türkülere geçiş yapmıştı Karaca. Kardaşlar ve Moğollar deneyimi sonrasında gelen 1974 ile 1977 arasındaki Dervişan dönemi, hem müzikal açıdan has bir progresif rock örneği olarak, hem de politik sözleri ve sağlam içeriği babından en yiğit zamanıydı. Karaca’nın feodal toplumdan kalma dertleri dile getiren şarkılarının içeriği, yerini işçi sınıfı odaklı sorunlara bırakıyordu.
12 Eylül’ün gelişi...
Yine yükselen sınıf mücadelelerinin etkisindeki kısa ömürlü Edirdahan’dan sonra Uğur Dikmen ve Selda ile çalışırken 12 Eylül’ün gelişi, Karaca’nın hayatında bir defteri kapamış, bir başkasını açmıştı.
Karaca yedi buçuk yıllık sürgün hayatının ardından şov amaçlı bir afla -bu geçmişi silinmiş ülkeye- döndükten sonra, kendiyle özdeşleşen koca gözlükleri ve ondan daha da kocaman şapkası ile hayata tutunmaya çalışırken eski şarkılarının günübirlik yaşatılan bir toplumun gözünde mührü zamana uğradığının acaba ne derece farkındaydı?
Liberalizmin kuvvetli estiği zamanlarda, ülkesine döndükten sonra maruz kaldığı muamelede, kendinden ziyade değişen, değiştikçe tuhaflaşan yeni bir düzenin ve o düzenin insanlarının rolü vardı. Sadece para ödülü nedeniyle, “Yiyin Efendiler” albümünde yer alan “Kâhya Yahya” şarkısı ile Altın Güvercin Şarkı Yarışması’na katılmak mecburiyetinde kalışı bile trajedinin ta kendisiydi. Ama her şeye rağmen içindeki ateşin sönmediğinin en büyük kanıtlarından birincisi, genç rakçıları bir araya getirerek düzenlediği Gülhane Parkı 1. Altın Çınar Müzik Yarışması, ikincisi ise Engin Ardıç’ın 1990 tarihli metali ve metalcileri hedef alan sığ yazısına bir müzik dergisinde yanıt vermiş olmasıydı.
Bakırköy’de doğdu, Bakırköy’de öldü, üryan geldi, üryan gitti. 2004 yılında vefat ettiğinde sadece 59 yaşındaydı. Son konserini vefatından birkaç hafta evvel Babylon ve Kadıköy Shaft’ta vermişti.
Zalim medya yaşarken iyi davranmamıştı Karaca’ya, tıpkı ölümünden sonra olduğu üzere. Benzer işi yapan çağdaşlarının cenazesine gösterdiği ilginin çeyreğini bile göstermedi ona. Zaten ilgi gösterdiği anlarda hep önce komünistti, anarşistti, aykırı fikirleri vardı, saçı ve sakalıyla papaza benziyordu, çok içiyordu, sonra da “dönek” idi vs...
‘Her zaman genç kalanlar’
Zaman bazı gerçekleri teyit, bazı hakları da geç teslim ediyor; gençliğinde kaç kişinin Cem Karaca plağı kırdığını bilmiyorum, ama 14 yıldan beri onun “her zaman genç kalanlar”ın gönlünde yaşadığını iyi biliyorum.
Şurası gerçek ki; Cem Karaca’nın güçlü sesi, benzersiz yorumculuğu ve yol gösteren müziği, onun hakkındaki iddia, karalama ve -o bitmek tükenmek bilmeyen- tartışmaların anlamını yitirdiği yerdir. Zira şarkılarındaki dünyanın kıyameti halen gerçektir. (muratbeser@ muratbeser. com)
Cem Karaca ‘Merhaba Gençler 14 yıl önce kaybettiğimiz Türk rock müziğinin usta yorumcularından Cem Karaca albümü için ünlü isimler bir araya geldi. DMC etiketiyle yayımlanan ‘Merhaba Gençler 2018’ adlı albüm için, Sıla, Teoman, Haluk Levent, Halil Sezai, Sansar Salvo, Mehmet Erdem, Kolpa, Can Bonomo, Yüksek Sadakat, Cemil Demirbakan, Gökcan Sanlıman, Kök gibi önemli sanatçı ve gruplar dışında Fırat Tanış, Şevket Çoruh ve Ayşen Gruda gibi oyuncular da seçtikleri Cem Karaca şarkılarını kendi tarzlarında yeniden seslendirdi. |
En Çok Okunan Haberler
- Narin Güran davasında ikinci gün sona erdi!
- 'Önümüzdeki 72 saat önemli, bir baba olarak...'
- Milyarlık vurgun iddiası!
- Hâkimin itirafı
- Erdoğan'dan 'sürpriz' 10 Kasım kararı
- 'Kurultay haktır, Genel Başkan padişah değildir'
- Erdoğan'dan kayyum için ilk açıklama
- CHP'den Oğuz Kaan Salıcı'ya sert yanıt
- Açıklayacağına söz verdiği 'gizli dosyalar' neler?
- '22 yılın yükünü sırtıma almam'