‘Ilımlı İslam’ çağrısı
18 yıldan sonra Ankara’da ağırlanan ilk İran Cumhurbaşkanı, radikal unsurlara karşı işbirliği istedi.
İran’ın yeni ve reformcu lideri Hasan Ruhani Ankara’da tarihi tersine döndürdü ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e “Bölgede ılımlı islamın hakim olması için birlikte çalışalım”önerisinde bulundu. Ruhani’nin Suriye, Irak başta olmak üzere bölgeye dair endişelerini dile getirirken, radikal unsurlarla da birlikte çalışmayı önerdi. Ruhani’nin başta Suriye olmak üzere ‘işbirliği’önerisine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “istişareler sürsün” diyerek yanıt verdi. 18 yıl sonra Ankara’da resmi olarak ağırlanan ilk İran Cumhurbaşkanı Ruhani için başta Anıtkabir olmak üzere Türkiye’nin klasik protokolü değiştirildi.
Ruhani, beraberinde 7 bakan ve iki uçakla Ankara’ya geldi. Ruhani ilk olarak Çankaya Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından resmi törenle karşılandı. Başbaşa görüşmelerin ardından düzenlenen basın toplantısında Ruhani Mısır ve Suriye konusunda şu mesajları verdi:
“Bugün müzakereler sırasında hem aşırılık ve terörizmle mücadele konusunda hem de bölge ülkeleriyle ilgili görüştük. Suriye ve Mısır’la ilgili de görüştük. Bizim için önemli olan, iki ülkenin istikrar ve güvenliği için bu ülkelerde anlaşmaya varılması, bu ülkelerin idaresiyle ilgili halkın oylarının belirleyici olması ve ayrıca bütün bölgede akan kanın durmasıdır. Biz eskiden de bu alanda çok ortak bir bakış açısına sahiptik. ”
İstişareye ‘evet’
Edinilen bilgiye göre görüşmede, Ruhani’nin Suriye konusundaki işbirliği önerisine, Gül ‘istişareler devam etsin’ diyerek kapı araladı. Cumhurbaşkanı Gül ayrıca, Orta Doğu’nun yaşadığı çalkantılar bittikten sonra bölgede yeni bir mekanizma kurulmasını önerdi. Ruhani, Suriye ve Mısır’daki seçimler için de Ankara’da “halkların oyları belirleyici olmalı” dedi. Gül ise ortak basın toplantısında“Bölgesel konularda hepimiz bölgede çekilen acıların yıkımların bitmesini istiyoruz. Yanan ve yıkılan her evi sanki kendi evimiz gibi hissediyoruz, bunun acısını gerçekten görüyoruz. Bu acının dindirilmesiyle ilgili de irademiz gayet güçlüdür. O bakımdan Türkiye ve İran’ın ortak çabaları inanıyorum ki acıların bitmesinde çok büyük katkı sağlayacaktır” dedi.
Ruhani’nin, görüşmelerde ayrıca BM’ye İran’ın sunduğu ve şiddet ve aşırıcılıkla mücadele edilmesini öngören tasarıyı gündeme getirdiği öğrenildi. Ruhani, bu çerçevede, Türkiye ile yakın işbirliği yapmak istediğini ve dünyada ılımlı İslamın gelişmesi, İslamın radikal unsurlardan ayrılması için birlikte çalışmayı önerdi. Kaynaklar, Ruhani’nin bu önerisine BM’de de destek verildiğini belirterek, Gül’ün de olumsuz yaklaşmadığı bilgisini verdi. İran, hem PKK-PJAK gibi terörist unsurlara karşı, hem de Suriye’deki radikal unsurlara karşı da Türkiye ile işbirliği yapmak istediği de iletildi.
Dünyaya birlikte açılalım mesajı
İran ile Batı arasındaki nükleer görüşmelerin Cenevre’de yeni bir boyuta taşındığı gün Ankara’ya Gelen Ruhani’ye, Gül, Türk ve İran özel sektörünün birarada çalışmasını önerdi. Cumhurbaşkanı Gül, iki ülke ilişkilerinde ‘yeni bir dönem başladığını’ söyledi ve Türkiye ile İran’ın Fransa ve Almanya gibi birbirine benzer iki ülke olduğunu ve aynı şekilde ticaret ve yatırım yapılabileceğini söyledi.
İmza değil, uygulama önemli
Gül, iki ülke arasında imzalanan tercihli ticaret anlaşmasının biran önce onaylanmasını isterken, Karma Ekonomik Komisyon’da alınan kararların da uygulanmasını istedi. Gül şöyle konuştu:
“Yaptığımız anlaşmaları uygulamak çok önemli. Bu anlamda da bu ziyaretin bir dönüm noktası olacağına inanıyorum. Genellikle daha önce çok iyi niyetli bir çok beyanlarımızın uygulamaya geçmesinde biraz karşılıklı sıkıntılarımız olmuştu ama bu sefer görüyorum ki bütün niyetlerimizin, imzalanan anlaşmaların, karşılıklı verdiğimiz sözlerin meyvelerini karşılıklı olarak hep beraber alacağız”
Gül, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 30 milyar dolara çıkartılmasının hedeflendiğini de belirtirken, Ruhani’nin liderliğine övgüde bulundu:
“İran’ın takip ettiği yeni politikalar, İran’ın ekonomisini daha da açmakta, özel sektöre Sayın Ruhani'nin önem vermesi dolayısıyla, inanıyorum, karşılıklı özel sektörlerimiz arasında daha çok yatırım, ticaret söz konusu olacaktır. ”
Cumhurbaşkanı Gül, “Bölgemizde hiçbir ülkenin nükleer silaha sahip olmasını istemiyoruz. Kitle imha silahlarından arındırılmış bir Ortadoğu vizyonumuzu koruyoruz” derken, Ruhani ise farklı bir uyarıda buluarak, “Bölgemizin sadece nükleer değil, konvansiyonel silahlardan da arındırılması ve barışçıl teknolojiler konusunda kendi haklarını elde etmesi gerekiyor” diye konuştu.
7 Bakan, 10 anlaşma
Türkiye’ye beraberinde bir Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve 7 Bakan ile gelen Ruhani’nin ziyareti sırasında Köşk’te 10 anlaşmaya imza atıldı. Bu anlaşmalar arasında Esendere ve Sero Kara Hudut kapılarının ortak kullanımı, Kapıköy ve Razi sınır kapılarının kullanımı, nüfus işleri alanında işbirliği, ortak film yapımı, Kültürel alanda değişim programı, Tarihi ve Kültürel Miras İşbirliği Uygulama Programı ve Turizm alanında işbirliği, Devlet taşınmazlarının yönetimi, Ulaştırma ve Haberleşme alanında işbirliği ve Türk ve İran Standart Enstütüleri arasında işbirliği yer aldı.
‘Merhaba asker’
Hasan Ruhani Anıtkabir’e gitmezken, Çankaya Köşkü’nde törenle karşıladı. Ruhani’yi taşıyan araca tören alanına kadar Türkiye ve İran bayrakları ile tarihteki 16 Türk devletini temsil eden bayrakları taşıyan atlılar eşlik etti. 21 pare top atışı atıldı ve iki ülke milli marşları okundu. Ruhani, tören kıtasını ‘Merhaba asker’ diyerek selamladı. Gül ve Ruhani, törenin ardından Büyük Şeref Kapısı’nda basın mensuplarına poz verdi. Karşılama töreninin ardından Gül ve Ruhani bir süre Çankaya Köşkü’nün balkonundan Ankara’yı seyretti. Törene Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı Erkan Ala, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın yanı sıra bir süre İran’da utbol takımı çalıştıran teknik direktör Mustafa Denizli de katıldı.
18 yıl sonra ilk
İran’da geçtiğimiz Ağustos ayında göreve başlayan Ruhani, o tarihten bu yana Türkiye’den ziyaret için davet alıyordu. Ruhani’nin 3 defa ertelenen ziyareti için Başbakan Edoğan da Ocak ayında Tahran’a gitmişti. İran’dan Türkiye’ye Cumhurbaşkanı düzeyinde son resmi ziyaret 1996’da Rafsancani ile gerçekleşmişti. Ahmedinecad ise Ankara yerine çalışma ziyareti kapsamında İstanbul’da ağırlanmıştı.
Nakliyeciler’den Ruhani ilanı
İran için ‘mütekabiliyet’ çağrısı
Uluslararası Nakliyeciler Derneği Türkçe ve Farsça olarak gazetelere verdiği ilanda İran’ın, “Sizin ülkenizde yakıt pahalı” diyerek her sefer için için tek yönde ortalama 750 dolar fiyat farkı aldığını duyurdu. Tam sayfalık ilanda, son 6 ay içerisinde 3 defa görüşme yapıldığı ancak sorunun çözülemediği belirtilerek, “Transit geçişte her iki ülkenin de aynı uygulamayı yapması, İran’da Türk taşımacılardan alınan yakıt fiyat farkının kaldırılması ve İran’dan Türk taşımacıların yük almasını zorlaştıran İran’daki yasanın kaldırılması” istendi.
İlanda, “Bunlar sağlanamıyorsa en kısa süre içinde İran araçlarına mütekabiliyet uygulanması konusunda gereğini takdirlerinize arz ediyoruz” denilerek aradaki eşitsizliğin giderilememesi halinde Türkiye’nin de ‘mütekabiliyet’ uygulaması çağrısına yer verildi.
En Çok Okunan Haberler
- 'Evlatlar dışarıda olamaz'
- Erdoğan ‘Silkeleyin’ dedi, hesaplar bloke edildi
- Ünlü iş insanı evinde ölü bulundu!
- Üç isme ihraç yolu
- CHP'den istifa eden 12 kişi AKP’ye geçti
- ‘Eski bakan istiyor, tahliye edin’
- ‘Bunun sonu tek başına iktidardır’
- 'Bu girişim, Türkiye'nin güvenlik kaygılarını...'
- MHP'den 'Kürtçe' izni
- Trump övüyor mu? Yoksa...