‘Benim Adım Kırmızı’ya 21. yaşında büyük ilgi
Orhan Pamuk “Benim Adım Kırmızı” romanını yazışının 21. yılında, okurlarıyla buluştu. Yaklaşık iki saat süren söyleşiye gelen okurların çoğu Yapı Kredi Loca’ya sığamadığı için söyleşiyi dışarıdan dinledi.
Etkinlikte “Benim Adım Kırmızı Üzerine Yazılar” kitabını yayına hazırlayan Erkan Irmak ve roman üzerine iki makale yazmış olan Feride Çiçekoğlu da yazara eşlik etti.
HÜSREV VE ŞİRİN’DEN ESİNLE
“Benim Adım Kırmızı” romanını nasıl yazdığını anlatan Orhan Pamuk, söyleşi boyunca Nizami’nin yazdığı “Hüsrev ile Şirin” mesnevisinden görselleri de ekrana yansıttı. Romanı resimlere bakarak yazdığını söyleyen Pamuk şunları kaydetti: “Bu hikâyede Şirin, Hüsrev’in resmine bakarak ona âşık olur ve bu sahne onu resimde gösterir. Bu resim bana önemli geliyor. Resme bakarak hikâye anlatmak, bir resmin, bir hikâyenin başlangıcı olması önemli. Benimkinde bir romanın başlangıcıdır ama daha devam ediyoruz. Burada resmini gördüğünüz hikâye nedir? Bir kadın Şirin, bir erkeğin resmini görüyor. O kadar güzel ve yakışıklı ki ona âşık oluyor. Sonra gerçek adamla karşılaşınca da aşk başlıyor.”
Romanı, 15. ve 16. yüzyıl İslam mesnevilerindeki hikâyelerden etkilenerek yazdığını söyleyen yazar; etkilendiği şeyin hikâyelerin metinlerinden ziyade, resimleri olduğunu dile getirdi. Eski hikâyelerden yararlanan bir çağdaş roman yazdığını ifade eden Pamuk, romanı yazmasının dört yıldan uzun sürdüğünü ve romanın adının ilk yıl “İlk Bakışta Aşk” olduğunu aktardı: “Bakıyor ve âşık oluyor, niye 3 kere baksın? Adam çok yakışıklı ve güzelse 3 kereye ihtiyaç yok. Halbuki ben ilk seferde âşık olunacak bir adamın hikâyesini anlatmak istiyordum. Ama daha önemlisi bu küçük eski masallardan etkileniyorum, ama onların o kadar başka bir çağa ait özellikleri var ki tam da etkilenemiyorum.”
21. YILA ÖZEL 21 YAZI
“Benim Adım Kırmızı Üzerine Yazılar” kitabını yayına hazırlayan Erkan Irmak, çalışmasının kitap üzerine yazılan yazıları bir araya getirdiğini söyledi. Irmak kitapla ilgili “Buna aslında, ‘eleştirmenin gözüyle hepimizin hikâyesi’ diye de düşünebilirsiniz. Farklı farklı metinlerle karşılaşmış yazarlar bunları nasıl yorumluyorlar? Biraz bunu anlatmaya çalıştık” dedi.
Romanın yayımlanmasının 21. yılı vesilesiyle okurla buluşan kitapta, romanla ilgili 21 yazının yanı sıra Orhan Pamuk ile yapılan bir söyleşi de yer alıyor. Senarist ve yazar Feride Çiçekoğlu ise kitapta yer alan makalelerinin ortaya çıkışında Orhan Pamuk’un desteğinin etkisinden bahsetti. Pamuk’un kendisine kütüphanesinde yer alan kitapları verdiğini söyleyen Çiçekoğlu, “Rönesans’ın görme biçimlerine ve Rönesans’ın bir mit olarak, kurgu olarak sonradan oraya atfediliş görme biçimlerine dair sohbetlerimiz bana söz ve imge dersi için ilham oldu” dedi.
En Çok Okunan Haberler
- Kılıçdaroğlu'na 'Meral Akşener' yanıtı
- Afyonkarahisar'da feci kaza
- 'Hadi gelin kapatın!'
- Ulaşım durma noktasına geldi!
- Yeni dönem başlıyor: Taksi, otobüs, dolmuş...
- Bir sonraki ve en büyük ekonomik patlama...
- İl başkanı hayatını kaybetti!
- Yıkımda son perde
- Dünya çapındaki sıralama: Türkiye'den 4 üniversite
- Niğde'deki korkunç cinayetin arkasından yasak aşk çıktı!