Ekonomist Oğuz Oyan'dan OVP tepkisi: "Henüz yoksullukla tanışmayanlar yoksullaşacak"

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Eylül'de Türkiye ekonomisine ilişkin 'hedef ve politikaların' yer aldığı Orta Vadeli Program'ı açıklamıştı.

"Türkiye, son 20 yılda dünya ortalamasından yüzde 2 fazla büyüdü" iddiasında bulunan Erdoğan, ekonomide yine 'pembe tablo' çizerek, "Bu yıl sonu için enflasyon tahminimiz yüzde 65. Ancak bu bir geçiş dönemidir. 2026'da enflasyonda yüzde 8,5'lik bir oranla tek haneli enflasyonu hedefliyoruz" demişti.

"PLAN YOK PROGRAM VAR"

Konuya İlişkin Cumhuriyet TV yayınında açıklamalarda bulunan Ekonomist Oğuz Oyan, “Her yıl eylülün ilk haftasında orta vadeli program açıklanır. Ancak bu yıl bir değişiklik var. Normalde 5 yıllık kalkınma planı açıklanır, orta vadeli program da ardından açıklanır. Plan çıkmış değil. Ortada bir plan yok ama program var” dedi.

"ENFLASYON KASITLI OLARAK DÜŞÜK TUTULUYOR"

Programın öngördüğü vergi artışlarını açıklayan Oyan, enflasyon tahmini nedeniyle ortaya çıkan tutarsızlıklara dikkat çekti.

Oyan, “Toplam vergi yükü 2024’te milli gelire oranla 1,6 puan artacak. Bu önemli bir artış. 2024 yılında vergi geliri artışı yüze 73,4 artacak deniliyor. Eğer bu programın verileri doğru ve tutarlıysa enflasyon yüzde 33 artacak. Ancak enflasyon yüzde 33 artarken vergi geliri yüzde 73,4 aratacaksa bu çok ciddi bir artış anlamına gelir. Bu milli gelire oranla söylenen yüzde 1,2’lik artışı çok fazla aşar. Tutarsızlık var ve bu enflasyon tahmininden kaynaklanıyor. Enflasyon kasıtlı olarak düşük tutuluyor” diye konuştu.

EMEKÇİLERE KÖTÜ HABER!

“Enflasyonu düşük tutmalarının sebebi psikolojik etki" diyen Oyan şöyle devam etti:

"Çok sıkı bir politika uygulayacaklarını belirtiyorlar. Dışarıya mesaj veriliyor ama herkes bu tutarsızlığı görür. İktisatçılar bunu anında fark eder. Bir diğer sebep ise ücretleri baskılamak. 20 yıldır yaptıkları şey bu. Gerçekleşmiş enflasyona göre değil de kendilerinin hedeflediği enflasyona göre emekçi kesimlerin ücretlerini arttırıyorlar.”

Muhalefetin de iktidara gelmesi halinde aynı politikayı uygulayacağını iddia eden Oyan, “AKP’nin korkmaması için nedenler var. Seçimler bunu gösterdi. Bu kadar kötü ekonomik bir tablo varken seçimleri kazandı. Neden korksun ki karşısında böyle bir muhalefet varken? Zaten muhalefet de bundan çok farklı bir ekonomi politikası önermiyordu. Sadece ‘Ben makinisti değiştireceğim’ diyordu. Ama rayları değiştirmek gerek” ifadelerini kullandı.

"FAİZ YÜZDE 35'E ÇIKACAK"

İktidarın uygulayacağı faiz politikasına ilişkin tahminde bulunan Oyan, şunları kaydetti:

“OVP’de enflasyon hedeflemesi yapılacağından söz ediyor. Bu IMF’nin çok sevdiği bir tabirdir ve şu anlama gelir: Nominal faizleri enflasyonun önüne geçirilmesi. Enflasyon ile politika faizi arasındaki makas açılmışken bunu yapamazlar ancak enflasyonu baz etkisi ile yüzde 40’lara indirebilirlerse faizi de yüzde 40’ın üzerine çıkaracak. Zaten yerel seçimlere kadar yüzde 35 seviyelerine çekeceklerdir.

İhtiyaç kredilerindeki faizleri arttırmışlardı şimdi de kredi kartlarına yöneldiler. Bir süre önce kredi kartı faizlerini de arttırmışlardı ama yetmedi. Çünkü millet ay sonunu getiremiyor ve mecbur kullanıyorlar. Seçimden sonra da kredi kartı limitlerini aşağı çekecekler ve muhtemelen asgari tutar ödemelerinin miktarı da arttırılacak. Yoksulluktan açlığa geçişi ve henüz yoksullukla tanışmamış kesimlerin yoksullaştığını göreceğiz.”

"ERDOĞAN'IN HİÇ YÜZÜ KIZARMADI"

Krediler ve kredi kartlarına getirilen düzenlemeler ile halkın ekonomik olarak zorlanacağını ve sahip olduğu birikmiş ve taşınmazlarını satacağını ifade eden Oyan, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“OVP’de fiyat istikrarıiçin belirlenen ikinci politika aracı ise gelirler politikası. Bunu duyunca üç adım geri zıplayın. Hem talebi hem gelirleri yönetecekler. Yani reel gelirlerini kısacaklar. Gelirleri kısılacak kesimler ise emekçiler, emekliler gibi zaten zor durumda olan kesimler. Varlıkları olanların yastık altı ya da köydeki tarla fark etmez, satmasını istiyorlar. Servet eriterek tüketim sağlanacak.

Erdoğan orta vadeli programı açıklarken ‘Parasal sıkılaştırma yaparak enflasyonu azaltacağız’ dedi. Parasal sıkılaştırma dediği faiz yükseltmek. Bunu söylerken hiç yüzü kızarmadı. Üç ay önce ‘Faiz sebep enflasyon sonuç’ diyordu. Bunu da yüzüne vuran yok.”