Mümtaz Soysal

Ölümsüz Çözümler

14 Kasım 2012 Çarşamba

İDAM tartışmalarının bunca yıldan sonra Türkiyede de yeniden gündeme gelmiş olması, hem üzücü hem de utanç vericidir. Oysa, bir zamanlar demokratik ve yasal yöntemlerle ölüm cezasını kaldırmış olmamız ne denli sevindirici ve gurur verici olmuştu. Genellikle çok etkili sayılan ama aslında hiç de öyle olmayan böyle bir cezayı, hayli büyük kalabalıkların baskısına karşın kaldırabilmiş olmak, yabana atılmaması gereken önemli ve anlamlı bir adımdır.

\n

Hele, şiddet ve zulümseverliği iddia edilerek küçük düşürülmek istenen, uygarlık düşmanı olduğu ileri sürülüp çağdışılığı yüzyıllar boyunca ilan edilerek insanlıktan nasibini almadığı söylenen bizimki gibi bir kavmin şimdiki insanları için. Gerçi bütün o suçlamalar, iddialar ve bazen uydurulan korkunç hikâyeler hep bir ezikliğin, hiç dinmeyen bir ürkekliğin, hatta kursakta kalmış bir hıncın ürünüdür ama yine de canını sıkar insanın.

\n

Öyle olduğu için ona buna dil döküp hakkımızdaki önyargıları düzeltmek uğruna büyük paralar harcadığımız da yadsınamaz bir gerçektir. O bakımdan, idamı, hangi nedenle olursa olsun, bir çırpıda kaldırıverip bütün o saçmalıklara son vererek bir yeni imgeyle başkalarına biraz tepeden bakabilir duruma gelmek çok hoş bir adım olmuştu. Konunun canlandırılmasını üzücü ve utandırıcı yapan, bu hoşluktan sonraki geriye gidiş görüntüsüdür.

\n

Sayın Başbakanın böyle bir görüntüye ilk perde açan kişi olması şaşırtıcı değil mi? O Başbakan ki, hep her güçlüğü yenebileceğini göstermek istemiş ve çaresizlik aczine düşmekten hep kaçınmıştır, onun idamı geri getirmeye öncülük eder görünmesi tuhaf sayılmaz mı? İdam; en iğrenç bir suç için de olsa, yeterince cezalandıramamış olmanın, toplumun tiksintisini dindiremeyişin çaresizliğinden doğan bir ceza değil mi? Bir anda olupbitmesiyle, anlamlı bir ceza mı acaba? Kimi, neyi, nasıl düzeltecek? Ünlü fıkrada olduğu gibi ders olsundense bile, kime ders ve ne zaman? İnsanların düzelmesi için ölümsüz çözümlerden ne haber?

\n

Belki, bir iki kişiyi sallandırın, bakın nasıl düzelir her şeydiyenlerin kızgınlığını ancak idamların giderdiği hep söylenir ama firavunlarla başlayıp Fransız İhtilal-i Kebirinin giyotininden geçerek bugünlere kadar gelen milyonlarca idam sayesinde pek düzelmişe benziyor mu insanlık?

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları