Hikmet Çetinkaya

Tuzak, Hayat ve Ölüm...

23 Ekim 2012 Salı
\n\n\n

Barış, kardeşlik, demokrasi...

\n

Adalette eşitlik, hak ve hukuk.

\n

Yaşam hakkı!

\n

Din, dil, ırk, mezhep ayrımcılığı yapmamak.

\n

Akan kanın durması.

\n

Düşünceyi ifade özgürlüğü.

\n

Hep bunları söylemişsiniz, yaşam hakkı demişsiniz, Haburda çadır mahkemeleri kurdurmuşsunuz, Osloda toplanmışsınız, Gerekirse İmralıya gider görüşürüz diye haykırmışsınız bir hafta önce.

\n

Sonra?

\n

Sonrasında şöyle dediniz:

\n

Teröristlerle kucaklaşanlarla bizim konuşacak bir şeyimiz yok!

\n

Kim onlar?

\n

Bağımsız seçilen, ardından BDPye giren, grup kuran, Mecliste bulunan milletvekilleri.

\n

Halk seçmiş!

\n

Yani milli irade...

\n

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankayada onlarla görüştü.

\n

Biliyorsunuz...

\n

***

\n

Bu kucaklaşma Haburda da olmuş, üstelik çadır mahkemeleri kurulmuş oraya.

\n

Gelenler, Kandildendi!

\n

O gösteriyi unutmadık.

\n

Toplumun büyük bölümü size destek verdi, akan kanın durması için gösterdiğiniz çabaya.

\n

AdıKürt açılımıydı.

\n

Kürtlere kucak açmıştınız, ileri demokrasi sözü vermiştiniz.

\n

Bir yıl önce yüzde 50yle sandıktan çıktınız.

\n

Devlet terörü durdurmak için her yolu dener. Amaç toplumun mutluluğu içindir.

\n

Terör durmadı, durmaz da...

\n

İç ve dış güçlerin desteği!

\n

Bir başka deyişle emperyalist devletlerin desteği.

\n

Bunu biliyorsunuz...

\n

Şehit haberleri, bayrağımıza sarılı tabutlar.

\n

Polis, asker, güvenlik güçleri görevini yapıyor ama Güneydoğudaki terör büyük kentlere iniyor...

\n

Güneydoğudan Kürt seçmenin oyunu AKP ve BDPnin bağımsızları alıyor.

\n

Yerel yönetimler onlarda hemen hemen...

\n

O zaman ne yapılması gerekir?

\n

Demokrasi ve özgürlüklerin üniter devlet yapısı içinde genişletilmesi.

\n

İş, aş ve ekmek...

\n

***

\n

Biz toplum olarak neresindeyiz yaşamın? Ne zaman kan gölünde yaşamaktan bıkacağız?

\n

İnsan olmanın bedelini, faturasını ödeyen biziz...

\n

Ben kendi adıma artık yeter diyorum.

\n

Poşu takan gençleri, parasız eğitim isteyen üniversiteli gençleri, çevrecileri, bilim insanlarını, gazetecileri, seçilmiş sekiz milletvekilini, Güneydoğuda belediye, il ve ilçe başkanlarını zindanlarda çürütüyorsunuz.

\n

Bugünlerde TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu üyesi milletvekilleri, işkencecilerin ağababalarını dinliyor.

\n

Hepsi sütten çıkmış ak kaşık...

\n

Cezaevlerinde yine açlık grevleri var 40 gündür...

\n

Bunun sonu ölüm oruçlarına gider.

\n

Açlık grevlerine insani boyutta bakalım, ölümlere göz yummayalım.

\n

Bunun acısını yaşadık yıllar önce...

\n

Ölümler gördük Hayata Dönüş operasyonu diye...

\n

Kan gölünde boğulduk, askeri darbeler gördük, işkencelerden geçtik.

\n

***

\n

Çocuklarımızı terör tuzaklarına, terör örgütlerine teslim etmememin yolu açıktır:

\n

Eğitim!”

\n

Onun için okul basıyor, yakıyor, öğretmen kaçırıyor PKK...

\n

Bu tuzağa devletin düşmemesi gerekir!

\n

Açık açık soruyorum:

\n

Şehitler ölmez vatan bölünmez demekten bıkmadık mı?”

\n

Yurtsever olmanın, akılcı olmanın tam zamanıdır...

\n

Daha çok demokrasi, daha çok özgürlük!

\n

İnsanı insan yapan zaten budur!

\n

***

\n

Okurlara not: Yarından sonra bir hafta yokum. Şimdiden herkese iyi bayramlar...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları