Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bela Aramanın Sonu
SURİYE konusu gündemde kaldıkça, sorunlar ve dolayısıyla sorulacak sorular da çoğalıyor.\n
\nBaşlangıçta sorun basitti: Batılı büyük devletlerin Ortadoğu’daki çıkarları ve niyetleri açısından dolaylı dolaysız başlattıkları ve kısaca “Arap Baharı” diye adlandırılan sözde “devrim”ler ve rejim değişiklikleri yapılmış, sıra güneyimizdeki komşuya gelmişti. Türkiye’deki iktidar, olayları serinkanlılıkla uzaktan seyretmek yerine, Batılılarla birlikte bölgeye yeni düzen vermeye kalkıştı. Oysa, Suriyeli lider Beşşar Esad, bu tür girişimleri babasından devraldığı devletin düzenine ve bağımsızlığına aykırı bulmakta ve değişiklik isteyen muhalifleri Batılıların yardakçıları saymaktaydı. Ankara, “bize ne, nemize gerek” diyerek Suriye’nin bu iç işinde taraf tutmaktan uzak durabilir ve olsa olsa eleştirmekle ya da yenileşmeye yardımcı olmakla yetinebilirdi. Yetinmedi ve bela ararcasına, muhaliflerle yönetim arasına sıkıştı.\n
\nOlayların dramatikliği, sığınmacılara ve Türkiye’ye, özellikle de ülkemizin ekonomisine etkisi hep biliniyor.\n
\nŞimdi, Ankara’nın denetim altında tutamadığı bir yığın olay yüzünden gereksiz yere Ankara-Moskova ilişkilerini bile tehlikeye atan ve bölgede büyük bir kıyametin kopacağını düşündürmeye kadar varan bir aşamaya gelmiş durumdayız. Öyle ki, Malatya’daki “Füze Kalkanı”nın etkinleştirilip Suriye’ye karşı çalıştırılmaya hazır duruma getirilmesini NATO’dan isteyeceğimizden söz eden haberler ortalıkta dolaşmaya başladı. Savaş kokusu alanlar artmakta.\n
\nSanki, “bize ne” sorusunun yanıtı “meğer Ankara belasını arıyormuş” dedirtecek kadar acıklı bir noktaya gelmiş ve hem belamızı hem de Mevlamızı bulmuş gibi hissetmekteyiz kendimizi.\n
\nArtık, “stratejik derinlik” sözü boş bir palavraya dönüşmüş, Türkiye eski Şam Vilayeti’nin saldırı olasılığına karşı “kalkan” isteyen bir devlet durumuna düşmüştür. “F-16 uçurup Suriye uçağını Esenboğa’da aradık” şişinmesi kimseyi etkilemiyor. Tam tersine, vaktiyle dünyanın en seçkin diplomasilerinden birine sahip diye bilinen yetmiş beş milyonluk koca ülke, her şeyi yüzüne gözüne bulaştıran bir dış politikanın faili sayılıyor Batı medyasında. \n
\nAyıp değil mi? Gensoru girişiminin hemen ardından, bu utanç verici süreci sona erdirecek akılcı yollar mutlaka bulunmalıdır. \n
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı