Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Cumhuriyet Değerleri Bitti
“Türkiye Değerler Araştırması” çalışmalarıyla fark yaratan Prof. Yılmaz Esmer, göz önünde cereyan etmekte olan olgunun adını sonunda koydu ve “Cumhuriyet değerleri bitti” dedi. \n
\nHafta başında üst üste iki gün Vatan’da yayımlanan tam sayfa söyleşisinde Prof. Esmer, Mine Şenocaklı’nın “Peki yerine ne geldi” sorusuna şu karşılığı veriyor: \n
\n“Bakın etrafa, söylemleri, nutukları dinleyin, neyin geldiğini görürsünüz. Neydi Cumhuriyetin değerleri? Tek ulus değil mi? O pek yok… Ulusun da üzerine etnisite, din, mezhep çıkabilir… Laiklik ve dinin vicdani bir mesele olması ve onun ötesinde topluma, devlete, özellikle siyasete, ekonomiye karışmaması Cumhuriyetin üzerinde durduğu sütunlardan biriydi. Orada da önemli değişimler var.”\n
\n“Biten Cumhuriyet değerlerinin yerine ne geldi” sorusu yaşamsal bir soru. Nedense uzun boylu tartışılmıyor. \n
\nCumhuriyet değerlerinin günden güne tükenişini izliyoruz. Ama o değerlerin yerini neyin aldığını konuşmuyoruz… \n
\nŞeriat yerine ‘İslam demokrasisi’ \n
\nİnternet forumlarında bazıları “biten değerleri” kastederek, “Yıllarca insanlar Türkiye İran olacak, Malezya olacak diye korkutuldu. On yıllık AKP iktidarına bakın gördünüz mü? Türkiye’yi ne İran yaptı, ne Malezya… Şeriat falan da gelmedi. Demek ki korkular yersizmiş” destanları döşeniyor… \n
\nAncak yeni “araf”ın ne olduğu tanımlanmıyor. \n
\nSoru bana yöneltilse yaşadığımız yeni düzenin adını “İslam demokrasisi” diye tarif ederim. \n
\nMalezya ya da İran tarzı şeriata halihazırda geçmedik ama artık “ucu açık bir İslam demokrasisinde” yaşıyoruz. \n
\nEpeydir Obama başta olmak üzere pek çok Batılı lider, Türkiye’deki sistemi zaten bu etiketle adlandırıyor. \n
\nBaşbakan Erdoğan’ın nam salan baskın otoriter eğilimleri ve Çin, İran gibi ülkeleri bile sollayan hapisteki gazeteciler nedeniyle eskisi denli artık sık telaffuz edilmese de, “Arap baharı ülkelerine model” gösterilen Türkiye’den söz edilirken her seferinde “Müslüman demokrasi” ifadesi kullanılıyor. \n
\nŞeriat gelmedi. Ama İslam demokrasisi dendiğinde de bir demokrasiden farklı olarak uçurum kertesinde yaşanan “cinsiyet eşitsizliği değerlerinin” örneğin doğal karşılanması hiç yadırganmıyor… \n
\nBaşbakan’ın “Kadın-erkek eşitliğine inanmıyorum” dediği ülkede, Yılmaz Esmer araştırmasına göre; kadınlar yüzde 71 çoğunlukla “Aile reisi erkek olmalı” diyor. Yüzde 59, “Kadın her dem kocaya itaat etmeli, sözünden çıkmamalı” fetvası veriyor. “İşe almada erkeğe öncelik verilmeli” diyenlerin oranı yüzde 60’a dek çıkabiliyor. \n
\nEvde, işte… her yerde “kadını ikinci sınıf yurttaş konumuna indirgeyen” uygulamalar, artık böyle serbest atış ölçülerinde hoş karşılanıyor… \n
\nNormal bir demokraside isyan çıkaracak, yer yerinden oynatacak “kadın-erkek ayrımcılığı”; “made in Türkiye” “İslam demokrasisinde”, “muhafazakârlık” kontenjanından devamlı kendini yineleyip sürdürüyor...\n
\nCumhuriyet ideolojisinde, hiç olmazsa söylem bağlamında “kadını” öne çıkaran ve “eşitlik modelini vurgulayan” pozitif bir rol vardı. Bugün o modelin yerinde yeller esiyor… \n
\nVarsa yoksa muhafazakârlık… \n
\nÖzgürlük denince…\n
\nYılmaz Esmer’in bu yılki “Değerler Atlası”, birkaç gün arayla Açık Toplum Vakfı ve Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Hakan Yılmaz tarafından sunulan bir başka değerler araştırması ile çakıştı… \n
\nMuhafazakâr Türkiye’ye öteden beri “modernlik payesi” biçmeye hevesli olan medyada her iki araştırma gürültü patırtıyla önce; “Muhafazakârlığımız ılımlılaştı”, “Muhafazakârlığımız yumuşuyor”… gibi abartılı yorumlarla sunuldu. \n
\nEfendim neymiş? \n
\n“Alkollü içki içenlerden rahatsız olanların oranında” düşüş olmuşmuş. \n
\nAlkollü içki içilen yer mi kaldı ki, içenden rahatsız olup/olmamak kriter oluştursun… \n
\n“En önemli değer özgürlük” diyenlerin oranı aynı çerçevede “eşitlik” diyenleri geride bırakmış… \n
\nAma gelin görün ki “dünyanın en dindar toplumları” arasında yer alan Türkiye’de “özgürlükten ne anlaşıldığı” deneklere sorulmamış… \n
\nKadın konusunda “özgürlük” dendiğinde sadece “başörtüsünün” anlaşıldığı bir yer burası… \n
\nÖzgürlük dendiğinde siyasi iktidarların da bol miktarda atıp tuttuğu şekilde sade “dini özgürlükler” anlaşılıyor bizde… \n
\nSöz edilen araştırma -Hakan Yılmaz araştırması!- kapsamında nitekim, “aile yapısı, sosyal yapı, siyasal rejim alanlarında” değişim talebinde hiçbir ilerleme kaydedilmediği, tersine bu alanda gerileme olduğu görülüyor. \n
\n“Özgürlük” talebi artan halk nedense “değişime” damardan karşı çıkıyor… \n
\n“Sağcı” ve “dindar”, “güçlü lider sever” profil sergileyen bu verileri “Muhafazakârlık ılımlaşıyor” temennileriyle karşılayan yorumlar sonucu Yılmaz Esmer nihayet konuştu. \n
\nVe Mine Şenocaklı’nın sorularına verdiği yanıtlarda özetle “Ilımlılaşmadan eser yok!” anlamına gelen sözlerle; “22 yıl önce Türkiye ne kadar muhafazakârsa, bugün de o kadar muhafazakâr. 22 yılda benim en çok dikkatimi çeken, Türkiye’de değerler açısından çok az şeyin değişmesi!” dedi. \n
\nBuradan devam. \t
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- İlk kez tek bir fotonun nasıl göründüğü gösterildi
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!