Mümtaz Soysal

Geri Pas

10 Eylül 2012 Pazartesi
\n

EN ilginç sportif oyunun futbol olduğunu söylemek pek yanlış olmaz. Yenme ve yenilmede hep bilinen olumlu olumsuz nedenleri yanında özellikle gol atma açısından şansın ve rastlantının oynadığı rol konusunda gerçek yaşama çok benzeyen bir yanı var futbolun. Sportif oyunları seyreden herkes bilir ki yalnız futbolda değil, bütün oyunlarda kazanmak mutlaka ve her zaman çalışma, disiplin ve kazanma hırsı gibi olumlu bilinen nedenler sonucunda gelmeyebilir. Statların dışındaki yaşam da böyle değil midir? Hep en çok çalışan mı en çok kazanıyor, en öne geçiyor ve en yükseğe çıkıyor?

\n

Geniş halk yığınlarınca benimsenmiş bir oyun olması futbolun bu yanına, yani gerçek yaşama benzemesine yol açan başlıca nedendir herhalde. Doksan dakika boyunca kaleden kaleye koşup kan ter içinde kalmış bir futbolcunun sahadan yenik çıkarken Top bugün bizi sevmedidemesi, ne kadar mantıksız sayılırsa sayılsın, insan yaşamında da sık rastlanan şanssızlıklara karşı “efendiceifade edilmiş şirin bir isyandır. Böyle olduğu içindir ki kahrolup yaşama küserek keşişliğe çekilmek yerine feleği sonraki maçta bütün insanlık adına göğüsleme azmiyle de çıkılabilir sahadan.

\n

Acaba maç seyrederken bunları düşünmek futbolun afyonuyla uyutulmaya başlamak mıdır? Maç, yine yaşama ilişkin olarak, uyutucu niteliğiyle değil de uyarıcı ve öğretici niteliğiyle seyredilemez mi?

\n

Örneğin, geçen hafta 2-0 yenildiğimiz Hollanda maçını alalım.

\n

Futbol üslubumuzun özelliklerinden biri olan geri pas bolluğu, biraz yaratıcı biçimde de olsa, o maçta yine nüksetmiş gibi gelmedi mi size? Yenilik, geçmişte çoğu zaman yapıldığı gibi geri pasların rakibi oyalayıp zaman kazanmak için değil, tam tersine hücum amaçlı ve topu rakip sahaya aktarmak için kullanılmasıydı: Kendisine geri pas yöneltilen oyuncu hızla gelen topu kuvvetle ileri vurarak karşı taraf savunmasının gerisine aktaracak ve forvetimizin rakip kaleye sarkmasını kolaylaştıracaktı.

\n

Güzel. İyi ve yaratıcı. Ama taktiğin başarılı olabilmesi, karşı sahaya böyle hızla ve beklenmedik biçimde aktarılacak topun tam nereye ve kime gönderileceği konusunda önceden çok iyi çalışılmış olmasını gerektirmekteydi. Bu taktik, iyi işlenerek neredeyse içgüdüsel duruma getirilmedikçe, geriden rasgele şutlanmış topların çoğu zaman rakip oyuncuların ayaklarına geçmesine yol açmaktaydı.

\n

Demek ki böyle bir maçı seyrederken yaka silktirici geri pas alışkanlığının bile çağdaş çalışmayla pekâlâ sonuç getirici bir atılım kaynağı durumuna getirilebileceğini düşünmek insanın ufkunu genişletiyor olmalı. Şimdi yapılanlar yanlış geri paslarla ulusal eğitimi geriletse de, o gerileşme noktasından çıkışta nereye, nasıl sıçranılacağını şimdiden düşünmek ve buna göre çalışmak gerekir.

\n

Cumhuriyetçi eğitimciler için asıl devrimcilik sınavı şimdi başlıyor.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları