Orhan Bursalı
Orhan Bursalı obursali@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

2023: Türkiye Nasıl?

24 Temmuz 2012 Salı
\n

Reel durumu dinliyorum: Esad gidecek! O zaman iktidar da güncel davranmak zorundadır, yarınki geleceğe yatırım yapıyoruz, dış politikanın gereğini yapmazsanız yarın orada yoksunuz, kaybedersiniz. Esadın yerine kurulacak yeni rejimi ve yönetimle ilişkiler önemli.. Yoksa yıkılacak Esad değil...

\n

RTE - Davutoğlunun Suriye politikasının özü budur. ABD-FR-İNG-İTAL, yani Hıristiyan Batı, Arap Baharını tarihi bir fırsat olarak gördü. İslam dünyasındaki başkaldırıyı, kendi çıkarlarına en uygun bir yeni düzeniçinde biçimlendirmeye girişti. Bunun için hem tarihsel birikimleri - bilinçleri - yönetme yetenekleri vardı hem de yıllardır besledikleri - destekledikleri yeterli işbirlikçi kadroları.

\n

AKP, Libyada kışkırtılmış iç savaş patladığında, Libyanın birliğini savunuyordu! Ne zamanki NATOnun (Mahşerin) Dört Atlısının Kaddafiyi yıkma kararlılığını gördü, NATOnun Libyada ne işi var? politikasından utangaç bir manevra ile döndü. Dört Atlının Libyanın işini bitirdikten sonra Suriyeye yöneleceği belli olunca, bizim iktidar da Şamla mesafe koymaya başladı... Adım adım... Sonra köprüleri tam attı, hatta Dört Atlının önünde koşmaya başladı!

\n

Şüphesiz, Esadın, isyanın ilk aylarında kanlı bastırma operasyonlarını kimse onaylayamaz. Bunun, otoriter rejimin doğasından ileri geldiği tartışılmazdır. Rejimin demokratikleşmesini kim istemez?!

\n

***

\n

Ama olayın diğer yönü var: Dört Atlı, sadece rejimi değil Suriyenin de işini bitirecek, İran cephesi çıplak bırakılacaktır. Amerikan ordusunun gayri resmi dergisinde 2050 yılı için yayımlanan yeni Ortadoğu haritasını anımsar mı bizim Dışişleri? Mine (Kırıkkanat) önceki gün anımsattı (www.cumhuriyet.com.tr/?hn=353694)

\n

Haritada İsrail hariç tüm ülkeler ve Türkiye bölünmüş, büyük bir Kürdistan imal edilmişti. Ralphs Peters, haritayı şu sözlerle takdim ediyordu: Demokrasiyi yaymak ve terörün kökünü kurutmak için Ortadoğuda sınırların yeniden çizilmesi gerek. Özgür bir Kürdistan, Bulgaristandan Japonyaya uzanan coğrafyanın en Batı yanlısı ülkesi olacaktır. Ermenistan, Ağrı Dağının da bulunduğu tarihi topraklarına yeniden kavuşmalı’…” (2006)

\n

Dışişleri yeni Suriye ile işbirliği diyor!

\n

Hangi parçasıyla? Sünni? Şii? Kürt? Daha 3 Temmuzda bu köşede Suriyenin bölünmesinden çıkarınız nedir?diye sormuştuk. (www.cumhuriyet.com.tr/?hn=349266) Yanıtlanmamış bir dizi soru! Ama bütün bu soruların yanıtları bilinmez değildir, hayat bir bir yanıtlarını veriyor!

\n

Ama bakıyorum iktidar ve basındaki çığırtkanları, hoşlarına gitmeyen gelişmelerden de iç savaş içindeki Esadı sorumlu tutuyorlar: Kardeşim, ülkene neden sahip çıkamıyorsun, hâkim olamıyorsun, Kürtlerin Kürt bölgesi kurmasına izin veriyorsun... Bunu bize hainlik olsun diye yapıyorsun değil mi?

\n

Amerikalıların 2050 için öngördükleri yeni Ortadoğu haritasının ömrü tamamlanmıştır! Öne çekilmiştir tarih... O halde yeni soru şudur: 2015-2020de nasıl bir Ortadoğu fotoğrafı olacaktır, bir öngörünüz var mı?

\n

Daha ciddi bir soru: 2023’te, Cumhuriyetin kuruluşunun 100 yılında, nasıl bir Türkiyenin temellerini atıyorsunuz, hiçbir fikriniz de mi yok?

\n

Ne Kadar Çok ‘Şıracının Şahidi’ Varmış

\n

Şu mübarek ramazanda bu kadar yalanı sürdürme becerisi, ancak Zamana nasip olurmuş. Adamlar Genelkurmay, ıslak imzalı Balyoz belgelerini gönderdi uyduruk haberlerini bu kez de piyasadaki kendi adamlarına doğrulatmak için haber takipçiliği yapmışlar, iyi mi!

\n

Tam şıracının şahidi bozacı hikâyesi!

\n

Olay şöyle oldu: Tarlaya önce kendilerini klonladılar... Önemli isimler ve mevkiler biçiminde... Burada davulu çaldıklarında, bu kişi ve kurumlardan aynı sesler yükseliyor.

\n

Bakıyorum, ne kadar çok kurum, dernek, enstitü, prof, hukukçu, avukat... hemen ses vermiş. Zaman, borazanı tutmuş, bağırın şuradan diye. Hukukçular Derneği, Boğaziçi Avukatlar Derneği, Adalet ve Hukuk Derneği, Turgut Özal Üniversitesi Profu... isimlerini yazmak yazık bir dizi figür, üfürmüşler borudan: Eveeeet, ıslak imzalar soru işaretlerini ortadan kaldırdı. Deliller sahte savları çöktü. TSK diğer ıslak belgeleri de göndersin.”

\n

Gönderilen belgeler Balyozla ilgili değilmiş. Ama boşver. Önemli olan öyleymiş algısı yaratmak.

\n

Toplumu, mahkemeleri yöneten de bu -mış gibi algılar (mı?).

\n

Yeniden diyorum ki: Uydurulmuş davanın enkazı altında kalanların çığlığını duyuyoruz..

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları