Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Eksik Özerklik
DEVLET üniversitelerinin rektörleri belli oldu.
\nNe seçim ne de atama denebilecek tuhaf bir yöntemle: Üniversiteler kendi organlarında yaptıkları bir seçimle altı aday belirliyor, YÖK, yani Yükseköğretim Kurumu bu listedeki sayıyı üçe indiriyor; cumhurbaşkanı da bunlardan birini rektör yapıyor.
\nÖnüne gelen listedeki sıra nasıl olursa olsun, o sırayla bağlı olmadan o üç kişiden beğendiği birini o makama atayarak.
\nSeçim mi, atama mı?
\nYüksek kamu görevlerine atamanın cumhurbaşkanının imzasını taşıyan bir üçlü kararnameyle, yani devlet başkanının imzası yanında başbakanla ilgili bakanın da imzasını taşıyan bir yürütme kararıyla yapılması, yönetim hukukumuzun kurallarından biridir. Çünkü parlamenter sistemlerde genel olarak devlet başkanlarının sorumsuzluğu esas olduğu için bizim anayasa hukukumuzda da genel müdürlük, büyükelçilik gibi makamlara atamanın devlet başkanınca yapılması aslında daha çok bir “protokol” işlemi, yani atanılan makamın yüksekliğiyle ilgili bir işlemdir. Ama kamu hukukundaki işlemler sorumluluk yüklenilmeden yapılamayacağı için bu tür kararlar başbakan ve ilgili bakanca imzalanır.
\nAncak rektör atamalarında üniversitelerce ve YÖK’çe yapılan ve bir çeşit “aday gösterme” sayılabilecek işlemleri bu tür işlemlerden saymak ve onlarda cumhurbaşkanının sorumluluğunu üstlenen bir nitelik aramak yanlış olur. Zaten devlet başkanınca yapılan atamaların sıradan yürütme işlemleri olmadığı ve anayasadaki deyimle bunların cumhurbaşkanın başka imzalara gerek olmaksızın “tek başına yapabileceği işlemler”den sayılacağı doğaldır. Ne var ki, bu durum parlamenter bir sistemde zaten çok tartışmalı olan bu çeşit istisnalar listesine bir yenisini daha eklemekte ve devlet başkanının sistemdeki ağırlığını iyice artırmış olmaktadır.
\nHem de, yine anayasadaki metne göre üniversiteler için “bilimsel özerklik” isteyen koşulu yok sayarak.
\nBöyle olunca, yapısında iktidarca atanmış üyelerin de bulunduğu YÖK gibi bir kuruluşun ve bulunduğu makama seçilirken iktidar oylarına dayanmış bir cumhurbaşkanının üniversitelere ilişkin davranışlarını titizlikle izlemek ülkedeki akademik özgürlük açısından büyük önem taşıdığı gibi böyle bir ortamda üniversiteler de kendi özerkliklerini korumada gösterecekleri titizlik bakımından olağanüstü bir sorumluluk yüklenmiş oluyor.
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı