Mümtaz Soysal

Kuklalıktan Akılcılığa

18 Haziran 2012 Pazartesi
\n\n\n

SON olaylar, dünya sahnesinde kukla oynatır gibi Türkiyeyi oynatmaya kalkışanların başarısızlığa mahkûm olduklarını gösterdi. Ülkenin jeostratejik konumu böyle oyunların oynanmasına elverişli değil. Ortadoğunun siyasal tablosunu ABDnin isteği yönünde değiştirmeye soyunan şimdiki iktidar bile Suriyeyi yola getirmeye çabalarken Rusyayı ve İranı düşünmek zorunda kaldı. \n

\n

Türkiyeyi tam birIlımlı İslamcumhuriyetine dönüştürme amacının da o yöndeki bütün çabalara karşın başarılı olamayacağı yavaş yavaş belli oluyor. ABDnin kanat gerdiği sinsi halife adayı Başbakanın dramatik dönüş çağrısına yanaşmaktan çekindi. Oysa, yaklaşık on yıl önceki bir söyleşide yandaşlarına seslenirken acele ederek kuşku uyandırmayın, sabırlı çalışmayla hedefe varmak için bol vaktiniz var demişti. Demek ki geçen uzun süreye karşın burayı kendi açısından henüz tekin bulmuyor. O halde, Kemalist devletin kuruluş hamurunda ılımlı İslam cumhuriyetiheveslilerini hâlâ ürküten ve onları uzakta tutan bir güç var. \n

\n

Ama buna güvenerek büsbütün tepkisiz kalabilir misiniz?\n

\n

Aslında daha gerçekçi davranarak, Cumhuriyetçi kesimde yenilgidenen şimdiki durumu şöyle açıklayıp daha doğru bir sonuca varılabilir: Evet, iç ve dış etkiler, hatta baskılarla dinci kesim nüfuz alanını genişletmiş, başta hukuk ve yargı olmak üzere önemli alanlarda ağırlık kazanmıştır. Öte yanda, her şeye karşın toplumun yapısında sağlam kalan ve yenilgiyi kabullenmeyen, geriye gidişe teslim olmamakta direnen bir kesim de var.\n

\n

Üstelik, toplumda ve kurumlarda kutuplaşma zamanla azalacağına artmış ve birbirinden çok farklı iki yaşam tarzı, iki ayrı düşünce ve inanç dünyası doğmuştur. Cumhuriyetçi marşlarda sözü edilenkaynaşmış bir kitleyok artık. Belki millet yaratma tasarımının çökmesi yahut millet kavramının iflası da denebilir buna.” \n

\n

Ne var ki bu üzücü sonucun teselli verici bir yanı da olabilir: Kutuplaşmanın bir yanında Cumhuriyete inanmayı sürdüren ve Cumhuriyetçi ilkelerin etnik ayrışma gibi ciddi sorunları bile çözmeye yeteceğine güvenenlerin sayısı hiç de küçümsenecek gibi değil. Zıtlığı gidermek hevesiyle kutuplaşmanın akılcı yanıyla safsatacıyanını bir araya getirmek için debelenip vakit kaybetmek yerine Cumhuriyetçi yanını güçlendirerek iktidara gelmek ve ülkenin yazgısına onun egemen olmasını sağlamak daha doğru olmaz mı?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları