Bilimsellikten uzak

İnönü Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği (İNÖDER) 4+4+4 eğitim modeline tepki gösterdi. Dernek, bu durumun çocuk işçiliğini teşvik ettiği ve kız çocuklarının eğitimi önünde engel oluşturduğunu vurguladı. Koç Üniversitesi Sosyal Politika Merkezi de (KOÇ-SPM), mesleki eğitime yönlendirme yaşının erkene alınmasının, öğrencilerin temel becerilerdeki başarıları ve toplumsal cinsiyet eşitliği açısından arzu edilen sonuçları vermeyeceğini bildirdi.

İNÖDER’den yapılan açıklamada, 4+4+4 sisteminin Türkiye Cumhuriyeti devletinin temel nitelikleri ve felsefesine aykırı olduğu, pedagojik bir yaklaşım sergilemediği, çağdaş ve bilimsel eğitim sistemi ilkeleri ile bağdaşmadığı vurguladı. Açıklamada, “Çocuklarımızın 10-11 yaşından itibaren, nedeni ne olursa olsun, okul ortamından uzaklaştırılmalarının akıl ve mantıkla açıklanacak bir tarafı bulunmadığı gibi, bu yaklaşım bilimsel gerçeklere de açıkça aykırıdır. Özellikle kız çocuklarımızı, özellikle kırsalda ve varoşlarda okuldan uzaklaştırmaya hizmet edeceği şimdiden görülen bir yasal düzenleme neye ve hangi amaca hizmet edecektir?” denildi.

KOÇ-SPM ise, eldeki bilimsel veriler ışığında yaptığı değerlendirmede, mesleki eğitime yönlendirmenin erken yaşa alınmasının doğuracağı sakıncaları sıraladı.
 

‘Sorunlar derinleşir’

Açıklamada şunlar kaydedildi: “Türkiye’de meslek eğitiminin kalitesi ve bu eğitim sonrasında hem çalışma yaşamına hem yüksek eğitime geçiş alanlarında ciddi sorunlar olduğunu ortaya koyan birçok çalışma bulunuyor. Ancak bu sorunların çözümünün yönlendirme/seçme yaşını öne almakla kolaylaşacağını gösteren herhangi bir bilimsel kanıt bulunmamaktadır. Aksine, var olan uluslararası bilimsel bulgular yönlendirme/seçme yaşını öne almanın bu sorunların çözümünü zorlaştıracağına, daha da önemlisi bu sorunları derinleştirici etkisi olacağına işaret etmektedir. Mesleki eğitime yönlendirme yaşının erkene alınması, mesleki eğitim alanında var olan toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini daha da arttırma tehlikesini barındırmaktadır.”

Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından hazırlanan raporda ise, “Bilimsel değerlendirmeye dayanmayan değişiklikler, insan gücü açısından olduğu kadar ekonomik açıdan da savurganlığa neden olur” denildi.
 

‘Eşitsizlik yaratır’

Değerlendirmede, okul öncesi eğitime ilişkin bir düzenlemenin yer almadığı önerinin, “Alt sosyo-ekonomik düzeyden gelen çocuklar aleyhine onarılması güç eşitsizlikler oluşturacağı” belirtildi. “İlköğretimin ilk kademesindeki 4 yıllık eğitimin hiçbir bilimsel temele dayanmadığı”nın ifade edildiği raporda, “İnsan hakları açısından görevi, ilköğretimin çağ nüfusunun tümünü kapsamasıdır” denildi.