Uzmanı uyardı: Prostat büyümesi belirti göstermeyebiliyor

Üroloji uzmanı Doç. Dr. Serdar Aykan prostat hastalığı ile ilgili bilgi verdi. Prostatın idrar yollarını bağlayan ve sadece erkeklerde olan üreme sistemiyle ilgili bir organ olduğunu söyleyen Aykan, her prostat büyümesinin şikâyete neden olmadığını belirtti. Aykan, bu tür prostat büyümelerinin belirti göstermeden ilerleyebileceğini kaydetti.

DHA

Prostatta iki türlü büyümenin görülebileceğini vurgulayan Üroloji uzmanı Doç. Dr. Serdar Aykan, “Dışarı doğru büyüyen prostat 100 grama ulaşsa dahi kişide şikayete neden olmayabilir. Bazı prostatlar ise 25 gram olabilir ama prostatı tıkayabileceği için şikayetlere neden olabilir. Yani prostatın büyüklüğü ile şikâyetin bir ilgisi yoktur” dedi. 

“50 YAŞINDAN SONRA RİSK ARTIYOR” 

Her erkeğin 40 yaşından sonra prostat büyümesi yaşayabildiğini fakat bazı kişilerde bunun probleme dönüşebildiğini söyleyen Aykan, “Hastanın şikâyet yaşaması prostatın kanalın içine doğru büyüyerek tıkanması sonucu ortaya çıkar. Halk arasında iyi huylu büyüme ve kötü huylu büyüme olarak bilinen prostat, büyümesi ve kanseri şeklinde ikiye ayrılır. 50 yaşından sonra erkeklerin yüzde 20’sinin ameliyat olması gerekir. Hastalar, medikal tedavi ve cerrahi tedavi olarak iki şekilde bu sıkıntılardan kurtulabilirler. Ayrıca bu iki tedaviye ek olarak 10 yıldır kullanılan HOLEP tekniğini de unutmamak gerek. Kanama problemi olan iyi huylu prostat büyümesi olan hastalarda, 60- 80 gram ve üstü prostatı olan kişilerde HOLEP ameliyatı uygulanabilir. Prostat kaynaklı kapanan kanalı açma ameliyatlarında veya prostat dokusu büyük ise açık ameliyat veya HOLEP ile cerrahi olarak prostat tedavi edilebilir” ifadelerini kullandı. 

“GENÇLERDE BÖBREK FONKSİYONLARI BOZULABİLİR” 

Özellikle 45 yaşını geçmiş kişilerin üroloji hekimleri tarafından muayene edilmesi gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Serdar Aykan gençlere de “Ailede prostat kanseri öyküsü olan kişilerin 40 yaşından itibaren muayenelerini yaptırması gerekir. Genç prostat hastalarında mesane fonksiyonlarıyla bu sorunu ekarte etmeye çalışıyorlar ancak bu da idrar kesesinde fonksiyon bozukluğuna, böbrek fonksiyonlarının bozulmasına neden olabiliyor” uyarılarında bulundu.