Uzmanı anlattı: Beslenme tarzı, meme kanseri riskini tetikliyor
Meme kanseri, tüm dünyada ve ülkemizde en sık görülen kadın kanseri olarak biliniyor. Her yıl yaklaşık 18 bin kadına meme kanseri tanısı konuluyor. Son yıllarda ülkemizde görülme sıklığı giderek artan meme kanserine birçok etken zemin hazırlayabiliyor. Cumhuriyet'e konuşan Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ali Özlük, meme kanserinde erken teşhisin önemine dikkat çekti.
cumhuriyet.com.trDünya Sağlık Örgütü’nün bir alt kuruluşu olan Kanser Araştırma Ajansı (IARC) tarafından yayımlanan son verilere göre Türkiye’de 2020 yılında en çok görülen ilk beş kanser türlerinden biri meme kanseri olarak açıklandı. Kadınlarda en yüksek oranda görülen meme kanseri oranı istatistiklerde yüzde 23,9 olarak tespit edildi. Buna göre meme kanseri her 8 kadından birinde görülüyor. İstatistiklere göre, Türkiye’de bir yıl içinde meme kanseri teşhisi yaklaşık 19 bin kadına konuldu.
ERKEN TEŞHİSTE MUAYENE ÖNEMLİ
Meme kanserinde erken teşhisin önemine değinen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ali Özlük, konuya ilişkin Cumhuriyet'ten Pınar Dereli'nin sorularını yanıtladı.
Özlük, "20’li yaşlardan sonra her ay kadınların meme muayenelerini kendi kendilerine yapmaları, 35’li yaşlardan itibaren yılda bir kez doktor muayenesinin yapılması ve meme yapısına, yaşa uygun görüntüleme yönteminin uygulanması gereklidir" diye konuştu.
MEME KANSERİ NEDİR?
İlk olarak meme kanserinin tanımını yapan Özlük, şöyle konuştu:
"Meme dokusunda bulunan süt bezleri ve üretilen sütü meme başına taşıyan kanalları döşeyen hücrelerin, kontrol dışı çoğalması sebebiyle meydana gelir. Kontrolsüz çoğalan fasulye şeklinde hücreler, koltuk altı lenf bezlerinden başlayarak vücudun çeşitli bölgelerine giderek çoğalmaya devam eder."
MEME KANSERİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Meme kanserinin en sık 50-60 yaş aralığında görüldüğünün altını çizen Özlük, "Meme kanserinin belirtileri, memede ele kitle gelmesi, koltuk altında beze, memede şişlik veya derisinde kalınlaşma, memede şekil bozukluğu, meme başı akıntısı olması, memenin veya meme başının renginde ya da dokuda bir değişiklik olarak sayılıyor" dedi.
"KADINLAR KENDİNİ MUAYENE ETMELİ"
Erken teşhis için kadınların kendilerini muayene etmesi gerektiğini aktaran Özlük, "20’li yaşlardan sonra her ay kadınların meme muayenelerini kendi kendilerine yapmaları, 35’li yaşlardan itibaren yılda bir kez doktor muayenesinin yapılması ve meme yapısına, yaşa uygun görüntüleme yönteminin uygulanması gerekiyor" diye konuştu.
"Meme kanserinin tedavisinde başarılı olmak için hastalığın erken evrelerinde teşhis edilmesi çok önemlidir" diyen Özlük, "Kadınların kendi kendilerini muayene etmesi erken teşhis için önemli bir adımdır. Böylece erken evrede tanı konulan meme kanserinin yüzde 95 inin tedavisinin olumlu sonuçlanması mümkündür" ifadelerini kullandı.
"BESLENME ŞEKLİ, RİSKİ ARTIRIYOR"
"Fazla alkol alan kadınlarda, almayan kadınlara göre risk nispeten artıyor" diye konuşan Özlük, "Günde 3 bardak yüksek dereceli alkol içen bir kadının meme kanserine yakalanma riski, hiç içmeyen kadına göre 2 kat daha fazla oluyor. Yağ bakımından zengin beslenme şekli ve kilo alma, özellikle menopozdaki kadınlarda meme kanseri riskini artırmaktadır. Bunun yanı sıra düzenli egzersiz ve fiziksel aktivite meme kanseri riskini azaltıyor" dedi.
Özlük, şöyle devam etti:
"Alkol ve sigara tüketimini aza indirmek, lif açısından zengin gıdaları tüketimini arttırmak, hayvansal gıda ve yağ tüketimini azaltmak, işlenmiş gıdalardan uzak durmak meme kanserine yakalanma riskini azaltıyor."
HER HASTADA MUTLAKA CERRAHİ TEDAVİ GEREKLİ Mİ?
Meme kanserinin tedavisi için ‘multidisipliner’ bir yaklaşım izlendiğini belirten Özlük, "Meme kanseri ile ilgilenen birçok uzmanlık dalının bir araya gelerek verdiği kararlar doğrultusunda hastaya bütün tedavi seçeneklerinin ayrıntıları ile anlatılarak ve hastanın da tedavi sürecine aktif olarak katılımı sağlanıyor" ifadelerini kullandı.